Bir, iki, üç, dört. Yılın değil Delinin dört mevsimi bu. Şehrinin dört durağı, sessiz çünkü duymaz sol kulağı. Görmez çoğunun gözü, görülmek istemeyeni. Şehrin sakinleri pek konuşmaz gerekmedikçe cevaplar. Zaten konuşulan birkaç çümle, oda sorulara verilen cevaplar. "Kimsin? Nesin? Nerden geldin?" ve bunun gibi kısa kısa birkaç hecelik sorulara yanıt arıyor sakinler uzun uzun cümlelerle. Çünkü onlara göre uğraşmak zor delilerle.
Her sabah işe gider gitmesini bilen vede eli kolu bağlı olmayan zincirlerle. Tabi bu şehrin yüksek zekalerına göre böyledir belki bilinmez ama bilenir beyinler bu ilkeye göre. Kimine göre her erken kalkan, dükkana ilk giren akıllıdır. Dükkanlar hep son duraktır, gitmek için gereklidir bir otobüs bileti. Bilet bilettir ne fark eder elektroniklisi. Ama ücrete tabiidir her koltuk ve boş alan ve ücretlendirilecektir durak durak o uzun yollar.
Bir sabah bir akıllı deliri verir onca akıllının içinde ve bu bir tehlikedir. Ağızından şu cümle çıkar yanar dağı patlamışçasına;
" Delinin şehrinde akıllı semtler son duraktır. " .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Delirmek
Short StoryYaşantımıza yönelik olayları, düşüncelerimizi farklı bir dille anlatmaktadır. Şiirsel bir anlatım biçimiyle okunulması zevkli ve düşündürücüdür. Bir anlamda kafayı kırıp okumak ruh sağlığınıza yarar sağlamakla beraber yan etkileri olabilir.