Bucky 2 gündür yataktan çıkmayan kardeşine baktı.
"Hadi ama Tony lütfen biraz kendine gel. Hem birazdan Steve burada olacak."
"O sik kafalıyı görmek istemiyorum."
Tam o sırada kapı çaldı.
Bucky tuvalete doğru giderken bağırdı. "Benim tuvalette olmam ve kapıya bakamayacak olmam çok kötü Anthony!"
Tony yatağından kalktı ve ofkeli bir şekilde kapıyı açmaya indi.
Kapıyı açtığında kendisine gülümseyen bir adet Steve Rogers buldu.
"Merhaba Tony."
"Selam Steve. Bucky tuvalette içeri geç sen."
Steve gülümseyerek başıyla onayladı. Çocuğun iyi olmadığı ve ona bakmadığı gözünden kaçmamıştı.
"İyi misin Tony?"
Tony tam merdivenlerden odasına çıkacakken gelen soruyla durdu. Ona döndü ve sahte olduğu belli bir gülümseme verdi.
"İyiyim Steve teşekkür ederim."
Steve bu hareket karşısında gergince başını salladı ve önüne döndü. Tony hemen merdivenleri çıkarak odasına girdi.
Telefonunu eline alınca mesaj geldiğini fark etti.
Steve Rogers: Kalbini kırmak istemezdim.
Steve Rogers: Ama seni tanımıyorum bile!
Steve Rogers: Bu yüzden bana kızmakta haklı değilsin.
Bilinmeyen Numara: Kim olduğumu söyleyince her şey daha mı kolay olacak sanıyorsun?
Bilinmeyen Numara: Sharon'dan ayrılıp benle çıkacaksan durum farklı tabiki.
Steve Rogers: Tanımadığım birini nasıl sevebilirim ki? Neden bu işe benim açımdan da bakmıyorsun.
Bilinmeyen Numara: Neden başta beni engellemedin?
Steve Rogers: Ne?
Bilinmeyen Numara: Neden başta beni engellemedin?
Steve Rogers: Bilmiyorum
Steve Rogers: İlgimi çektin sanırım.
Bilinmeyen Numara: İyi bir başlangıç.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Your Eyes - Stony Texting
FanfictionBilinmeyen Numara: Biliyor musun bir keresinde gözlerini özlediğim için bir tepeye çıkıp ordan gökyüzünü izledim. Steve Rogers: Sonra ne oldu? Bilinmeyen Numara: Gökyüzüne aşık oldum.
