Günahsız Tohum

8. Bölüm

-Dertlere nasıl kurtulması , dertlere nasıl katlanmalıyız-

Kahvaltılık almak için markete girdim hızla ihtiyacım olanları aldım . Selim abide zamanın nasıl geçtiğini anlayamamış,  yarım saatten beridir anlatıyomuşum . Acaba Özgür uyanmışmıdır.  Evi karıştırmasında . Aslında ev  daha çok ahır gibi ama orasını karıştırmayalım .

Sesizce kapıyı açıp eve girdim .
Salona baktığımda Özgürün hala koltukta uyuduğnu görmemle rahat bi nefes aldım .

Gölge geldiğimi farkedip hemen  bacaklarıma sürtünüyordu. Tabi bu sevimliliklerinin neden olduğunu anlamıştım . Mama kabını doldurduktan sonra  mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım . Çayı demledikten sonra peynirli yumurta yapmaya başladım , yumurtayı kısık ateşe koydum o sırada da peynirleri tabaklar koyuyorum . Yumurtayıda ocaktan alıp iki tabağa böldükten sonra masaya taşıcaktım ki uykulu gözlerle sırıtarak beni izleyen Özgürü görmemle yerimde sıçrayıp  bir iki adım geriledim

"Ödümü kopardın. "

Bu uykulu hali gözüme sevimli ve komik görünmüştü .
Gülerek .

"Günaydın " dedim .

"Günaydın"

Masaya doğru gelip peynirlerden bi dilimini ağzına attı.

"Heyyy . İlk önce bi elini yüzünü yıka uyuyan güzel !"

Gerçekten mi ? Bakışı atarak

"Uyuyan güzel mi ? O yakışıklı , karizmatik falan  olmasın. " dedi gevşekçe

"Uzatma ,lavabo koridorun sonunda solda ama ben olsam üstekini tercih ederim.  Niye diye sorma . Pek temiz bi kız olmadığımı fark etmişin dir."

Sırıtıp onaylamazca başını salladı .

"Gelicekteki kocana yazık , ki bu gidişle evde kalırsın bücür. "

"Off uzatma uyuyan güzel! yoksa çayına tükürcem.  Aslında fena fikir değil bak."

Kahkaha atıp "Nasıl fantazilerin var senin bücür. "dedi.

merdivenleri çıkarak . Tam o anda da kapı çalmıştı . Kapıyı açtım . Karşımda Furkanı görünce kapıyı hafif aralık bırakıp kapının önüne çıktım. Çatık kaşlarla

"Ne işin var burda ? "

"Aa ne kadar ayıp tı tı !yeni nesil hep böyle.  Ee gardeş mikrop yuvası evini yaşanılır yapçaktık , bak geçiştirme . Hem  iyimisin sen ? Bu yüzünün hali de ne?" Dedi.

Yüzümdeki ve kollarımdaki morluklar yeni farkederek.

"Bak Furkan yanlış yerde yanlış zamandasın. Ne olur şimdi git . Bak söz anlatçam sonra ." Dedim yalvarırcasına .

Özgürün kapının önüne gelip Furkanı görmesinden korkuyordum . Onun için Furkanı çabucak postalamalıydım. 

"Bak biri bir şey mi yaptı  ? Polise gidelim . O şerefsiz mi bir şey yaptı yoksa ?..."

"Hayır hayır onla hiç bir alakası yok ama şu an gerçekten zamanı değil "

"Hayır tam zamanı Derin ."

"Bak telefon numaramı vereyim konuşur ,buluşuruz tamam mı ? Söz veriyorum ."

Telefonunu çıkartıp bekledi.

"053. ... .. .."

"Tamam o zaman ben seni ararım ve her şeyi anlatçaksın . Ve hala temizlik ten kaytaramadın." Göz kırpıp yavaş adımlarla yürüdü . Hemen içeri geçip derin bir oh çekip kapıyı kapadım .