Karanlığın tiz çığlıkları

Bu nasıl olur?

Gözlerimi açtığımda perdeyi delip geçen güneş ışınları bana gülümsüyordu. Dün gece çıkan fırtınadan,yağan yağmurdan,çakan şimşeklerden eser yoktu. Dün gece yaşananları hatırladıkça içim ürperiyordu. Eve geldikten sonra yaşadıklarım beni rüyalarımda bile rahat bırakmamışlardı. Perdeyi araladım ve dışarıyı seyretmeye koyuldum. Anneleriyle gezen küçük çocuklar dünden kalma su birikintilerinde zıplıyorlar,üzerlerine her sıçrayan su damlası başına daha çok azar işitiyorlardı. Bugün kızlarla buluşacaktık. Bu yaşadıklarımı onların da bilmesi gerektiğini düşünüyordum. Üzerimi değiştirdikten sonra cüzdan telefon ve anahtarımı alıp annemle babama haber verdim ve evden çıktım. Kafeye gidip melisa Melisa,Rüya ve Elçin'in olduğu masayı gözlerimle aramaya başladım. Rüya el sallayarak "Meliiis! Burdayız canım"dedi. Onların masalarına doğru ilerleyince Melisa"Ne oldu ya çok merak ettik. Arayıp 'çok önemli bir şey oldu. Buluşmamız gerek'diyince"dedi. "Tamam anlatıyorum. Dün çok değişik şeyler yaşadım."diyerek söze başladım ve her şeyi anlattım. Birden telefonumun mesaj sesiyle irkildim. Ard arda 2 mesaj vardı. Birisi annemden diğeri ise..." İnanmıyorum." Diye bağırdım. Sesim fazla çıkmış olmalıydı ki tüm masa bize döndü. Elçin beni dalgayla karışık bir şekilde uyardı" Sessiz olsana biraz. Herkes neye inanmadığını merak etti." Hemen açıklama yapma gereği duydum. "Telefonuma tanımadığım ve kayıtlı olmayan bir numaradan mesaj gelmiş. Numarasına bakmaya çalışıyorum ama yok. Sadece isim var." Melisa". Eee bunda inanamayacak ne var? Bir numaradan mesaj gelmiş. Çok normal"diyince hemen ekledim" Yabir dinlesene. İsim:Bay Korkulu Rüya. Mesajı okuyorum dinleyin. Çakan şimşeklerde,yağan yağmurda su birikintilerinde zıplayarak çocukluğunu hatırlaman fazla güzel değil mi? Ancak bir tiz çığlık ve bir kedi hırlaması bu mutluluğunu bozmuş gibi görünüyor. Ne yazık mutluluğu yarıda kalmış kız." Diye mesajı okudum. Elçin"Bu kim ya? Polisi aramalıyız bence." Melisa"Kızlar saçmalamayın lütfen. Bu çok salakça bir şey. Delinin teki aklınca şaka yapmaya çalışıyor işte. Ciddiye almayın. Onu takmazsak gider kendine başka bir oyuncak bulur. Polisi bu saçmalıkla uğraştırmayalım."dedi. Rüya"Mesaj geldi."diyerek telefonumu aldı. Mesajı okumaya başladı. "Polisi bu işe karıştırmayı aklından bile geçirme. Tabi eğer ailene bir şey yapmamı istemiyorsan. Karar senin. Demiş. Nerden çıktı şimdi bu ya? Nasıl biliyor ne konuştuğumuzu?"
Melisa"Melis,bay korkulu rüyamız yine mesaj atmış. Şimdi ne demiştir acaba?" dedi dalga geçtiğini çok belli ederek.
Telefonu aldım ve"Bence konuyu arkadaşlarına anlatmadan önce iyi düşünseydin. Aileni koruman gerekebilir bazı durumlarda."diye mesajı okudum." Ya anneme,babama, berke'ye birşey yaptıysa?"masadan cüzdanımı falan alıp "Ben gidiyorum"dedim ve kafeden çıktım. Arkamdan Rüya ve Elçin"Melis biraz bekler misin?"diye bağırdılar. Yanıma geldiklerinde melisa'nın telefondan biriyle ciddi bir şekilde konuştuğunu ve arada bize baktığını fark ettim. Bu kızda birşeyler vardı. Ev yürüme mesafesinde olduğu için kızlarla yğrümeye başladık. Rüya"melisaya ne olmuş böyle? Bir umursamazlık falan. Biz çıkar çıkmaz da telefonla konuşmaya başlaması çok garip sanki-" elçinle aynı anda " bizden birşey saklıyor gibi" diyerek rüyanın sözlerini devam ettirdik. Gerçekten melisa aklıma takılmıştı. Evin kapısını hızlıca açıp içeriye girdim ama evde kimse yoktu. Rüya"bence ara bir. Belki bir yere gitmişlerdir." Dedi. Rüyaya hak verip annemi aradın. Açtığında telaşla" anne nerdesiniz?" Diye sordum. "Sakin ol kuzum. Bu kadar telaşlanacak birşey yok. Şu an uçaktayız" dediğinde hem şaşırmış hem sevinmiştim. "Ne uçağı anne? Nereye?" Diye bir soru yönelttim. "Bir de bilmiyormuş gibi yapıyorsun. Bizim kafa dinlememiz için tatil ayarlamışsın ya. Mesaj attın hani. " ne mesajı diye düşünmekten kendimi alamadım. Kim benim telefonumdan mesaj atabilirdi ki anneme? Hem telefonumu kızlar dışında kimse ellememişti. Beni düşüncelerimden alıkoyan annemin" meliiiiiiis!" Diye seslenmesiydi. "Ha evet anne. Unutmuşum. Ben ayarladım onu bir tatile ihtiyacınız olduğu gerçekten kafamı meşguk ediyordu. Siz eğlenmenize bakın. Bu arada abim nerede?" Dedim. Annem"onu da götürmek istedik ama o sana göz kulak olmayı tercih etti. Şanslısın" dediğinde kıkırdadım. "Ya ne kadar şanslıyım(!)" diyerek abimi aramayı düşündüm. "Neyse bebeğim, kapatmam lazım. Babanın da selamı var. Kendinize dikkat edin. Evi de dağıtmayın sakın ha." Dediğinde güldüm ve" gidince arayın. Öptüm" diyip kapattım. Rüya ve elçin bana soran gözlerle bakıyordu. Rüya"ne olduğunu anlatacak mısın? Endişeli başladı konuşmanız neşeli bitti. Bir şey anlamadık." Dedi ve onlara konuştuklarımızı anlattım. Cümlemi" ne güzel ya tatile gidiyırlar. Kafa dinleyecekler." Dediğmde ikisi de bana ters ters bakmaya başladı. Elçin" melis, arkadaşım, kankacım iyi misin sen? Kim yolladı onları tatile? Sen yollamadım diyorsun." Diyince aklım başıma gelmişti. " berke yolladı desem? O böyle şeyler yapmaz da sevmez de. O zaman kim yolladı?" Dediğimde karşımda oturan iki arkadaşımın da gözlerimden endişemi anladıklarına emindim. Ben onları kimin atile yolladığını nerden öğrenecektim şimdi? Rüya" telefonuna mesaj geldi melis!" Dediğinde düşüncelerimden sıyrıldım ve korkak adımlarla telefonu masasan aldım. Aslında pek de bakmaya hazır olmadığımı düşünüyordum. Aman ya ne olabilirdi ki. Saçma basit bir oyundu işte. Mesajı açtığımda okur okumaz telefon bir anda elimden kayıp gitmişti. Ancak bir an bile umrumda olmamıştı zarar görmesi. Koşar adımlarla evden çıktım. Biraz hava almam gerekiyordu. Arkadaşlarımın da bunu anlayışla karşılayacağını düşünüyordum. Deniz kenarındaki taşlara gidip oturdum. Böyle bir şey nasıl başıma gelmişti? Benden ne istiyordu ? Bana gelen mesajın doğru olmaması için her şeyini verirdim. Bu nasıl olabillirdi? Başımı iki elimin arasına alıp kollarımı diZlerime dayadım. Boş gözlerle dalgaları izlyordum. Yüzümde bir ıslakllık oluşunca elimin tersiyle sildim. Ağlıyodum. " benim bunları yaşamaya hakkım yok" diye bağırdım denize doğru. Dalgalar sesimi hapsediyorlardı. Benim mutluluğum da hapsolmuştu artık.