02.08.1997 #6

122 11 1
                                    

-Tarçın evdenmi kaçtı?
Diyerek sıkıştırdım babamı.
Cevap bile vermeden salondaki anneme seslenip yatacağını söyledi ve masadan kalktı.
Babam son zamanlar gerçekten garipti. . Her akşam muhakkak beni kontrol etmeye başlamıştı.
İş hayatı da fazlasıyla düzensizleşmişti sanki.
Hala cevaplar aramaya çalışıyordum.
Fakat bulabildiğim tek şey yeni sorulardı.

-----
Gün yine doğmuştu.
En son gördüğüm rüya ile devam ediyordu gecelerim.
Okula gitmek için tekrar hazırlandım.
Esin son zamanlar meraklı bir kız olmaya başlamıştı.
Babamla konuşmalarımı ertesi gün ona anlatmış olmama rağmen hala birşeyleri merak ediyordu.
Hergün okulun kapısında beni bekliyor ve şaşırtıcı bir şekilde benimle sürekli konuşmaya çalışıyordu.
Bugün artık gereğinden fazla çatlamış olmalı ki içini döktü sonunda.
-Nehir,yolunda gitmeyen bir şeyler varsa, benimle paylaşabileceğini biliyorsun değil mi?
Dedi. Henüz tam anlamı ile içini dökemediği belliydi.
-Evet, biliyorum. Merak etme birşey olur ise muhakkak sana anlatırım.
Diyerek onu bir nevze de olsa rahatlatmayı demedim.
-Bence ters giden birşeyler var ve sen bana anlatmıyorsun...
Dediğinde söylediklerimi yemediğinin farkına vardım.
Biraz kekeleyerek;
-Zaten senden başka arkadaşım yok Esin. Birşey olsa senden  başka kime anlatabilirim. Gerçekten herşey yolunda, merak etme.
Dedim. Sanırım bu sefer yemişti.
Kimseye anlatmak istemiyordum hiçbir şeyi.
Kendim bu sorunların üstesinden gelebilirdim.
Fakat umudum tükeniyordu.
Milyonda kaç kişinin başına böyle birşey gelebilirdi ki...?
İlk dersi bitirip Esin ile kantine gitmiştik.
Yemeğimi almak için sıraya girmiştim.Tam sıra bana gelmişken önüme bir anda birisi atladı ve yere düştüm.
Sanki ben onu düşürmüşüm gibi bana bağrınmaya başlamıştı.
-Seni pis hasta. Iyy banada bulaştıracaksın.
Demesi ile bütün gözler benim üzetimdeydi.
Yıkılmıştım...
Esin beni kaldırmaya çalıştı fakat ben sinirimden onuda iterek kendimi okuldan dışarı attım.
Öyle sinirliydim ki, bu okula bir daha dönmeyecektim.  Hemen eşyalarımı toplayıp evimin yolunu tuttum.
Eve girdiğimde annem salondaydı.
Ben olduğumu anlaması için seslendim ve banyoya çıktım.
Aynanın karşısına geçmem ile şok olmuştum.

Yüzüm bembeyaz, gözlerim kan çanağıydı. Göz çevrem morarmıştı.
Bu anın korkusu ile bir çığlık attım.
Annem anında kapıda bitmişti.
Kapıyı açtığında bana baktı ve gözleri bir anda dolmuştu.
Bana sarılarak ağlamaya başladı.
Bende ona....
Bedenim direncini kaybediyordu.
Sanırım ölecektim..
Annemle salona oturduk.
Çok stresliydi. Bana sürekli canımın birşey isteyip istemediğimi soruyordu.
Onu yanıma oturtup;
-Bir daha okula gitmek istemiyorum ve bir daha yüzümü bu halde görmek istemiyorum anne.
Dedim. Bana hemen karşılık verdi.
-Sen nasıl istiyorsan öyle kızım. Merak etme. Ben herşeyi halledeceğim.  Ben hep senin yanındayım.
Diyerek bana sarıldı.
Hemen evdeki bütün aynaları kaldırıp örtmeye başladı.
Büyük olanları ise boyadı.
Okulumu arayıp rahatsız olduğumdan  dolayı artık okula gelmeyeceğimi söyledi.
En son babamı aradı.
Başka bir odaya geçerek konuşmuştu.
Yarım saat sonra babam eve gelmişti ve yanıma oturdu.
Bana stresli gözlerle bakıyordu.
Korkuyordum.
Elinde bir poşet vardı ve onu bana uzattı.
-Al kızım eğer üşüyecek olursan bunu benim için tak olur mu?
Diyerek hüznünü belli etti.
İçerisinde bir bere vardı.
Kafamı sallayarak 'Peki' dedim.
Bana ne oluyordu böyle.
Rüyalar görmem yetmezmiş gibi resmen ayakta çürüyordum.
Canım artık günlük yazmak istemiyordu.
Ölsemde kurtulsam diyordum.
Bu acı bana çok fazlaydı.
O gece farklı bir rüya görmüştüm.

Etraf gürültülü değildi.
O küçük kız yatağımda yatıyordu. Bende hemen yanında. ..
Sırtı bana dönüktü..
Hiç kıpırdamadan yatıyorduk.
İçeriye bir gölge girdi. Kadındı belli.  Bana doğru yavaşça yaklaştı.
Elini kafama uzattı ve başımı okşamaya başladı. Her okşayışında saçlarım ellerinde kalıyordu.
Gözlerimi yumdum.
Korkup hemen yanımda yatan kıza sarıldım.
Gözümü hafif araladığımda yüz yüzedik.
Saçları sadece bana bakan tek gözünü kapatmıyordu. Elleri ile arkasında kalan saçını sol omzuna getirdi. İki eli ile saçlarını çekiştirdi. Her çekiştirmesinde saçları uzuyordu.
En sonunda uzayan saçlarını başıma uzattı ve koydu. Çok soğuktu saçları.
Babamın bana verdiği bereyi yastığımın altından çıkarıp kafama taktım.
Saçları benım saçlarımmış gibi iki yanıma ayrılmıştı.
Bana gülümsediğini gördüm.  Bende ona gülümsedim.
İçeriye bir gölge daha girdi.
Kız gözlerini fazlası ile büyütmüştü.
Sanırım korktu.  Gelen gölgeye bakmak için başımı çevirdiğimde , kız çığlık atarak yok oldu.
Yine hiçbir şey görememiştim.

Bu farklı bir rüyaydı. Fakat benim fazla gücüm kalmamıştı.
Galiba zaten ölecektim.
Belkide diretmeme hiç gerek yoktu...

Bugünlükte bu kadar olsun :)
Yorum ve votelerinizi ayrıca takip etmeyi unutmayın :)
Hatalarım var ise beni uyarabilirsiniz.
Diğer kitabım TOPLU FİKİR ETKİSİ' ne göz atmayı da sakın unutmayın.
Siz yorumlarınızı atmadan o kitaba ne başlayabilirim nede bitirebilirim...
SEVİLİYORSUNUZ :))

FISILTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin