5

4 0 0
                                    

" Hemen odama gelin. "  dedi manyak müdüremiz.  Mert abimin üstünden kalktı ve bana korkudan titreyceğim bir bakış bahşedip müdüremizi takip etti.  Hızla abimin yanına oturdum.  Dudağı patlamıştı.  Durumu o kadar da kötü değildi.  Cebimde her zaman bulundurduğum peçeteyi çıkardım ve abimin kanayan dudağına koydum.  Abim elimi itti ve  " gerek yok. "  deyip ayağa kalktı.  Bende kalkınca beraber müdürenin odasına gittik. 

" Yaptınız yine yapacağınızı.  Mia,  Toprak  evladım size kaç defa daha kavga etmeyin diyeceğim ?  " dedi sakin tutmaya çalıştığı sesiyle.  Abim rahat bir tavırla kendini  koltuğa attı ve "  okuldan atın diyeceğim  ama ne kadar para düşkünü olduğunuz aklıma gelince demekten vazgeçiyorum.  " dedi alay dolu sesiyle.  Her zamanki Toprak işte,  açık sözlü,  alay dolu sesi ve soğuk bakışları. 

Müdüre utançla kafasını eğdi.  " Bana bakın bu son kavganız olacak.  Eğer siz iki kardeş bir daha kavga yüzünden karşıma gelirseniz  okuldan atarım. "  dedi.  Toprak ayağa kalktı ve müdürenin masasına doğru yavaş yavaş yürüdü.  Tam masanın önüne gelince durdu ve ellerini masaya yerleştirip  yüzünü müdürenin yüzüne yaklaştırdı. 

" aynı hikaye,  farklı gün.  Atamazsın bayan para düşkünü.  " dedi ve elimden tutup odadan çıkardı.  Odadan çıkar çıkmaz bahçeye gittik ve  sormaya başladı. "  Siz ikinizin  siktiğimin ders saatinde tek başınıza koridorda ne işi vardı ?  " dedi tıslayarak.  Korkudan ellerimle oynamaya başladım.  Abim "  Sana bir soru sordum Mia. "  deyince kafamı kaldırıp gözlerine baktım. 

" Ondan kopya çekerken beni yakaladı,  hocaya söyledi.  Sonra bende yanacaksak beraber yanalım diye o da benden çekti dedim.  Sonra hoca sınavdan attı.  " dedim.  Abim gözlerini kıstı ve "  Bu kadar salak bir kardeşim olduğu için kendimden utanıyorum.  Kızım çocuk senin peşinde öldürecek diyorum,  sen ondan kopya çekiyorsun.  Sabah beynini evde unutup mu geldin okula ?  " dedi. Ofladım ve  "  eve gitmek istiyorum. "  dedim.  Abim elini çeneme koydu ve kafamı hafifçe kaldırıp  boynumu açığa çıkardı.  Sinirle parlayan gözlerine bakınca morardığını anladım.  Çocuk yavaş yavaş her tarafımı  morartıyordu. 

Elini çenemden çekti ve  " bir daha seni o çocukla yan yana tek başınıza göremeyeceğim.  Şimdi yürü eve gidiyoruz. "  dedi.  Usulca kafamı salladım ve önümden yürüyen abimin peşine takıldım. Tam okuldan çıkacakken Mert 'in alay dolu sesini duyduk ve ikimizde olduğumuz yerde durduk. "  Çakır,  kardeşine kopya çekmemesini öğret. "  dedi ve yanımızdan geçip gitti.  Sinirle gözlerimi kısarken abim okuldan çıktı ve otoparka doğru yürüdü.  Hemen arkasından gitmeye başladım.  İkimizde yerlerimize oturunca  abim arabayı çalıştırdı. 

Eve gelene kadar ikimizde konuşmadık.  Arabadan indim ve hızlıca eve doğru koştum.  Boynumun halini merak ediyordum.  Kapıyı çalıp beklerken boynum  gözükmesin  diye ceketimi boğazıma kadar çektim.  Yardımcımız kapıyı açıp gülümsedi ve  " Hoşgeldiniz Mia Hanım. "  dedi.  Gülümsedim ve hızlı adımlarla odama gittim.  Odama girince kapıyı kapattım ve ceketimi  çıkarıp yere fırlattım.  Aynanın  karşısına geçip beş parmak izi çıkan boynuma baktım.  Morarmıştı. Gözlerim dolarken  boynuma bakmaya son verip duşa girdim. 

Duştan çıkınca üzerimi giydim.  Boynumu kapatacak şeyler giymeye özen göstermiştim.  Telefonumu alıp odamdan çıktım ve salona gittim.  Abim televizyon izliyordu.  Gidip yanına oturdum  ve kafamı göğsüne yasladım.  Bana ne kadar soğuk davranırsa davransın,  beni sevdiğini  bana değer verdiğini biliyordum.  Elini belime sardı ve yanağını kafama yasladı.

" Sana zarar gelmesinden nefret ediyorum.  " dedi fısıldayarak.  Tam ağzımı açmış bir şey diyecekken  evin her köşesinden yankılanan zil sesi bana engel oldu.  Yardımcımız kapıyı  açarken gelenin kim olduğunu görmek için kafamı abimin göğsünden kaldırdım.  İçeriye annem ve babam girince hızlıca ayağa kalktım ve  " Anne, baba "  dedim bağırarak.  İkisinide çok özlemiştim.  Hızla ellerimi annemin sonra da babamın  boynuna doladım.
" Çok özledim sizi.  " dedim.  Annem saçlarımı okşadı ve "  bizde sizi birtanem. " dedi.  Babam abime bakınca bende abime baktım.  İfadesiz gözlerle bizi izliyordu.  Kimse onun kalkıp anne ve babama benim gibi sarılmasını  beklemezdi ama en azından bi Hoşgeldiniz  diyebilirdi. 

Mavi Hayatın Siyah KurbanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin