Marinette evde ağlamıştı ve gözleri yaşlar içinde kalmıştı, kıpkırmızı olmuştu. Şişmişti gözleri. Sanırım o kadar ağlamıştı ki Bir daha ağlayamayacaktı. Tikki:
- Ahh Marinette :) Merak etme hepsi geçecek. Chloe seni böyle ağlatamaz.
Chloe ise evde bas bas bağırıyordu. Bir ara annesi " N'oluyor Chloe?" demişti. O da "YOK BİR ŞEY! ODAMDAN ÇIK ANNE!" diye sertçe cevap vermişti. Chloe:
-Ahhh, Marinette salağı. (pardon) Adrien'imi elimden alamaz! Kokuşmuş şey.
Hawkmouth ise kurbanını bulmuş gibi görünüyordu:
-Ahh, evet, sinir, kıskançlık ve nefret duygusu. Tam aradığım şey! Git küçük akumam!! Ve onu kötüleştir!!! Hahahah!
Akuma gelip Chloe'nin şapkasına konmuştu. Hawkmouth:
-Merhaba, Antibug! Ben Hawkmouth!! Marinette'den nefret ettiğini biliyorum. Sana vereceğim güçlerle Adrian'ı kendine aşık edebileceksin! Ama karşılığında bana Uğur böceği ve karakedinin mucizelerini getireceksin. Antibug:
-Emredersiniz, yüce Hawkmouth.
Ahhh, hayır olamaz!!, Antibug gözlerinden saçtığı ışıkla evleri yıkıyordu! Bu bir felaketti! Tabii Adrian pencereden baktığında onu farketmişti. Marinette'nin evini yıkacaktı! Hemen Kara kediye dönüşmesi gerektiğini biliyordu. Adrian:
-Plagg, Pençeler! Plagg:
-Ah hayır peynirim bitmemişti!
Artık karakediydi. Antibug:
-Zavallı Marinette, evde saklanmış olmalı, ve ben de... Sözünü kesmişti Kara kedi:
-Ve ben de... , ona YARDIM EDECEĞİM! antibug:
-Ah evettt! Bir dakika, NEYY?! Arkasına döndüğünde kara kediyi görmüştü. Şimdi upuzun kollarıyla onu ezmeye çalışıyordu. Karakedi:
-Sıkıysa yakala! :P :D
Asasını eline aldı ve büyüttü:
-Haydi bismillah :D :P
Kendini yukarı çekmişti ve artık yerde değildi, uçuyordu! Ama antibug onu yakalamıştı. Hawkmouth:
-Evet!!! Mucizesini al, yüzüğünde!
O sırada Olanları pencereden bakan Marinette de görmüştü:
-Ah hayır, olamaz! Tikki:
-Dönüşelim! Marinette:
-Tikki! Benekler! Evvett!
Artık o da uğur böceğiydi. Antibug:
-Hah, mucizeni bana... Ahh ne!!??
Uğur böceği yoyosuyla iki elinide birbine bağlamıştı. Antibug haraket edemiyordu:
-Ahh çöz beni! Mahkum gibi kalmak istemiyorum! Kara kedi:
-Çok teşekkürler böceğim, Ummah! Uğur böceği:
-Sırası değil karakedi! Akumasını almalıyız, Şapkasında olmalı! Al onu çabuk... Yoksa...
AHH OLAMAZ! Karakedi akumayı yakalayamadan Antibug elindeki ipi çözmüştü:
-Ahahahah! Bana karşı gücün yok! Hawkmouth:
-Al mucizesini ! Küpelerinde!
Tam yakalayacakken uğur böceği:
-Hayır Alamazsın! Nesin sen? Antibug:
-Ahhh! Uğur böceği:
-Chloe???
Karakedi:
-Çabuk, ıhh, şanslı tılsımını kullan! Ben onu oyalarım! Uğur Böceği:
-Şanslı Tılsımm!
Şanslı tılsım ona bir ağız bandı ve elleri bağlamak için kelepçe vermişti. Artık bunları nereye kullanıcağını biliyordu. Ama o sırada Antibug:
-Ahh hayır, olmaz! Benim yoyom var! Uğur böceği:
-Senin varsa benim de var, ama gücü yok! Antibug yoyosunu onu bağlamak için kullanamamıştı, Çünkü o bir oyuncaktı! Fırsatı kaçırmayan ladybug, Yoyoyu bıraktı ve Antibug'u kelepçeledi.Ve ağzını bantladı. Şapkayı aldı ve kırdı:
-Artık kötülük yapamayacaksın küçük akuma! İyileştirme zamanı!!! İşte yakaladım! :) Görüşürüz Küçük kelebekcik!
Şapkayı havaya fırlatır:
-Mucize uğur böceği!!
Her şey eski haline döner.
Uğur böceği ile kara kedi: "çak bakalım ;) " Karakedi:
-Bugün yine harikaydın! Uğur böceği:
-Sen de :)
İkisininde mucizelerinin gücü bitmek üzeredir.
Uğur böceği ve karakedi: Ih benim gitmem lazım görüşürüz!
Karakedi: "ne harika biri!"
O sırada Chloe'nin annesi Bayan Burjuva:
-Chloe Burjuva! Neredesin!?
Chloe eve döner.
Bakalım sonra ne olacak