DENİZİN AĞZINDAN
Artık biliyordum o hayran olduğum adam gölge, tunaydı peki ya şimdi ne yapıcam? bir yanda ilk aşkım diģer yanda beni cok seven, bana değer veren Adam. Yiğit olmaz olamaz yani irem onu seviyor yigitte iremi gerçe ben sandığı için seviyor ama olsun sonuçta seviyor. Tuna benim için önemli Ona oyle hitap etmek istemiyorum. Onu üzmekte istemiyorum. Tuna benim kahramanım... evet... ben Yiğitin kahramanıyım Tuna da benim kahramanım ama ne olucak biliyor musun?.. bu kahramana karşılık vericem... Evet abi sonuçta adam beni su tipimle seviyor... Beni seviyor ya... beni... düşüne biliyor musun ? beni kim severki bu tipimle
İrem: (Endişeli bir ses tonuyla) zuzu iyi misin ?
Deniz: iyiyim kötü mü gözüküyorum?
İrem: bir ciddi oluyorsun bir gülüyorsun bir sorun yok değil mi?
Deniz: biraz konuşa bilir miyiz?
İrem: Tabiki de zuzuu
Deniz: Ben galiba aşık oldum.
(İrem ağzı acık bir sekilde şaşkınlıkla bakar)
Deniz: ne! bakma öyle.
İrem: sen ne dediğinin farkındasın dimi zuzu?
Deniz: Evet zuzu
İrem: haa eminsin de yani?
Deniz: niye bu kadar şaşırdın ben anlamadim ki ne yani ben aşık mı olamam?
İrem: ben öyle birsey demedim zuzu ne demek istediğimi anladın yani sen hani yiğit...
Deniz: Tamam sus. Yiğit yok. Yiğit bitti. hem yiğit seni seviyor, sende onu bitti yani o konu kapansin artık.
Irem: peki... bu aşık olduğun kişi kim ?
Deniz: Hazır mısın?
İrem: deniz...
Deniz: hazır mısın?
İrem: Hazırım
Deniz: Tuna !!
(İrem afallar irem şok irem iptal)
Deniz: Iyi misin?
İrem: Tuna ?
Deniz: Evet Tuna
İrem: hangi tuna bu?
Deniz: Hayatımızda kaç adet tuna var zuzu ?
İrem: Şoktayım.
Deniz: bana değer veriyor, beni bu halimle seviyor, bana her konuda yardım edip destek oluyor, onunla birlikteyken çok eğleniyorum, Mutluyum onunla
İrem: gözlerinde ki bu parlama uzun zamandır yoktu zuzu.
Deniz: bu duyguları da ilk kez hissediyorum
İrem: Sen hep böyle ol be zuzum.
Deniz: Tunayla beraber olursam olcakmış gibi hissediyorum.
İrem: Eminsin değil mi zuzu?
Deniz: Eminim. Net. Seviyorum.
İrem: Üzülmeni istemiyorum.
Deniz: Tuna beni üzmeye çalışacak dünyadaki en son kişi.
İrem: Haklısın aslında ben bile...
Deniz: İrem... Yapma... Lütfen...
İrem: Özür Dilerim.
Deniz: Seni seviyorum zuzu.
İrem: bende seni zuzu çok seviyorum
(Birbirlerine sarılırlar ikiside gülüyor)
Deniz: Mutluyuz
İrem:Evet Mutluyuz...Mutluyuzda sen ne yapmayı planlıyorsun?
Deniz: Bilmiyorum işte onu
(İrem düsünmeye başlar)
İrem:Aslında...
Deniz:Aslında ne...? hadi dokul
İrem: mesaj at önemli bir konu var musaitsen konuşabilir miyiz de.
Deniz:Saat kaç ki geç değil mi ?
İrem: Deniz hadi bu saatte dısarı çıkabilirsin
Deniz: cıkarımda ne konuşcam ki ?
İrem:Bu çocuk sana açılmadı mı hiç?
Deniz: Açıl dı... açıl dı da
İrem: da sı ne işte? ne güzel. Şimdi mesaj at ve konuşmamız gerek müsait misin de.
( Deniz iremi dinler ve Tunaya mesaj atar tuna ise Babasının yanındadır yani heykelin...)
TUNANIN AĞZINDAN
Tuna:Her Allahın günü burdayım be seninle dertleşiyorum beni dinliyorsun iyi ki varsın be bak bu gun ne oldu biliyor musun? Sevdiğim kıza çok sevdiği yazarin yani gölgenin ben olduğuna söyledim itiraf ettim onca yıl sakla micheal sıkıştırınca söyle malım ama şaşırmadı biliyormuş gibiydi emin değildi sadece artık emin.
(Denizin Mesajı gelir)
Mesaj; Seninle konuşmam gerek. Önemli musait misin?
Allah allah ne dicek acaba gerçe ne dicek işte yine normal birşey istiycek ona yardım etmemi falan... Ederiz yardım da ederiz... Hatta var ya en güzel yardımıda biz ederiz... neyse arasam mı mesaj mı atsam ? Arayım ya hem sesini duymuş olurum.
(Bu karardan sonra tuna denizi arar)
Deniz: Efendim
Tuna: Telefon elindeydi sanırım çabuk açtın
Deniz: Evet... şey alında mesaj atmanı bekliyordum şasırdım biraz neyse musait misin ?
Tuna : Tabiki de.. seni dinliyorum
(Deniz o anda ne yapaçagini bilemez ve iremle konuşmaya baslar ama bunu tuna duymaz)
Tuna: micheal orda mısın
Deniz: Bu bur burdayım.
Tuna: iyi misin?
Deniz: olucam
Tuna: seni dinliyorum micheal
Deniz: yüz yüze mi konuşsak?
Tuna: köfte ekmek gömeriz o zaman
Deniz: olur olur gömeriz
Tuna: güzel o zaman orda görüşürüz.
Deniz: görüşürüz.
(Tuna telefonu kapatır ve gülümser)
Tuna: Bak baba görüyor musun cokta birşey konuşmadık ama benim yine gülümsememe neden oldu. Bu kız sürekli bende böyle etki yapıyor be baba. Eğer aramızda ilerde birsey olursa gelip göstercem sana görürsün oğlunu bu hale getiren kızı gelinin olur belki? Cok mu abarttım ama seviyorum be baba
Heykel:....
Tuna: Neyse ben kaçtım gelinin bekler
(Kendi kendine )
Tuna: ne diyorum ben ya seviyor mu beni ki kanka diyor ben ona babamın gelini diyorum tuna kendine gel
(Kendine bir tokat atar)
Şimdi oldu. Gidelim bakalım. Ya acaba öptüm diye bir daha görüşmeyelim falan mı diyecek? Gitmesem mi ? Sonunu düşünen kahraman olamaz! Gidiyorum !
(Tuna kendine gaz veririr ve gider Deniz ordadır. Göz göze gelirler deniz kızarır tuna ise gülümser ve gider karşına oturur)
Tuna: Anlat bakalım micheal
Deniz:Teşekkür ederim bende iyiyim
Tuna:Yok adamın biri gece yatmış sabah gemi
(Gülmeye başlarlar)
Deniz: Tamam konumuza dönelim artık
Tuna:Seni dinliyorum
Deniz: Ben çok düşündüm tuna
Tuna: karar verir vermez beni aradın... peki bu çok düşündüğün konu neymiş dökül bakalım.
Deniz: Tamam dökülüyorum... Ya zaten ben yüzmeyi boğulurken öğrendim...şimdi şöyle ki nasıl desem...
Tuna: Micheal öncelikle sakin ol sana heycan yaramıyor çünkü. Sakin ol ve tek tek tane tane anlat
Deniz: Tuna ben...
Köfteci Amca: çocuklar ne alırdınız?
(Tuna adama bakar )
Tuna: Her zamankinden abi
Deniz: Aynen
( Amca arkasını döner deniz tam konuşucakken tekrar döner)
Köfteci Amca: İçicekte mi aynı evladım
Tuna: Aynı baba aynı.. içicekte aynı
(Adam kafasını peki dercesine sallar ve gider)
Tuna: Deniz Seni dinliyorum.
Deniz: Yedikten sonra mı konuşsak?
Tuna: micheal heycanlandırdın şimdi ama olmaz hadı konuşalım ne güzel akıyordun.
Deniz: Tuna..
Tuna: Tamam micheal yemek yedikten sonra konuşuruz
Deniz: Teşekkür ederim
Tuna: Teşekkür ne için ? Hesabı bana mı kitledin? anlamadım bak şimdi.
(Deniz gülmeye başlar)
Deniz: Ya hayır... gerçe olabilir ya sen niye ödemiyorsun sürekli bana kitliyorsun
Tuna: Yemeğin bedavası doyurur
Deniz: Doyurur ! Ha diyerleri doyurmuyor yani
Tuna: ya saka yaptim öyle hani...
(Hos bir muhappet yaparlar Yemeklerini yerler ve kalkarlar yürümeye başlarlar)
Tuna: Micheal
Deniz: Efendim
Tuna: beni bana yemek ısmarlamak için çağırmadın sanırım.
Deniz: nasıl diceğimi bilmiyorum ben yani nasıl gircem konuya nasıl girebilirim bilmiyorum.
Tuna: ne demek nasıl girceğimi Çal kapıyı gir micheal.
Deniz: Beni rahatlatmak için yapiyorsun ama yapma cunku bu durumda gerçekten rahatlıyamıyorum.
Tuna: 3 dediğimde söylüceksin tamam mı?
(Deniz tamam der gibi kafasını sallar ve tuna saymaya başlar)
Tuna: 1... 2... 3.!
