ÇİRKİN ŞANSI (Düzenleniyor)

2-sares şirketi

Sabah erkenden kuşların sesiyle uykumu almış ve dinç birşekilde uyandım ne kadar güzel birgün demek isterdim fakat benim öyle uyandığım birgün olacagını sanmıyorum. Tabikide nalet alarmın başımın dibinde cırlamasıyla küfürler savurarak uyandım.uykuyu tam almam için en az 6ay uyumam lazım benim ya. sahi biz 6ay uyuma işini nasıl kutup ayılarını kaptırdık.uyku ne kutsal şey değilmi.birşey diyimmi, reenkarnasyon'a inanmıyorum ama eger gerçekten öyle birşey olsaydı önceki hayatımda kesin kutup ayısı olurdum.aslında ben gece yatmak bilmez gündüz kalkmak bilmez birisiyimdir bence bu yüzden uykumu tam alamıyorum.mantıklı.geceleri dışarda filan geçirdiğimi sanıyorsanız yanılıyorsunuz çünkü ben kitap manyagının tekiyim gece geç saatlere kadar kitap okurum,sabah daha dogrusu öğlen saat 12de uyanırım.simdi siz diyeceksinizki okul veya işin yokmu kızım senin. okulum biteli iki ay oldu ve ben bu iki ay içinde binlerce şirkete basvuruda bulundum fakat hala bir işim yok ve 1saat sonra bir iş görüşmesine daha gideceğim.
Ne ben az önce bir saatmi dedim. Allahım yarabbim ben bir saatte nasıl hazırlanacagım neyse sakin tamam önce duş alayım.Allahım resmen yürümeyi unuttum...

Duşumu aldıktan sonra hemen dolaba yöneldim... mavi ve beyaz renklerden oluşan uçuş uçuş ve gömlek yaka olan bir bluz ,beyaz bir şort, ufak mavi bir çanta ve çantayla uyumlu ayakkabı aldım.hemen giyindim.

aynanın karşısına gecip düzlestirdigim saçımı at kuyruğu yapıp. rimel ve hafif bir parlatıcı sürdükten sonra hazırdım.merdivenlerden koştur koştur inerken Nalan sultan benim için yaptıgı su böreğini koyduğu ufak saklama kabını elime verdi. agzımada bir tane su böregi tıkıştırdı.afiyetle su böreğimi mideme indirdikten sonra "I love you.naloşum benim"diyip kendimi evden dışarı attım.arabam tamirde olduğu için bir taksi çağırdım.Acaba yetişebilirmiyim. bu iş benim için çok önemli çünkü artık yavaş yavaş umudumu yitirmeye başladım. Eger bu iş olmazsa babam beni bizim şirket ve otellerin başına geçirecek ama ben tasarımcılıkla uğraşmak istiyorum. Mükemmel bir CV'im olmasına ragmen dış görünüşümden dolayı işe alınmadım.sanki çirkin olmak benim suçum.birgün o kadar iyi bir tasarımcı olacagım ki herkes benim onların şirketinin tasarımcısı olmam için ayaklarıma kapanacaklar,yani herhalde inşallah amin.

*

"Hanımefendi geldik"
"buyrun paranız"diyip o muhteşem binanın önünde indim... saate bakıp bir ohh çektim neyseki trafiğe takılmadıgımız için görüşmeye tam vaktin de yetiştim... yavaş yavaş binanın girişine yaklaşırken kalbim hızlı hızlı atmaya başladı heyecandan bayılmak üzereyim...

İçeriye girince ağzım açık kaldı mükemmel bir yer burası beni bu şirkete gömün.
"Buyrun efendim nasıl yardımcı olabilirim" dedi karşımda duran sarışın, mavi gözlü güzel görünen bu manken fizikli kemçük. Güzel kızlara karşı gıcığım var.birtek samimi arkadaslarıma gıcık olmam onun harici tüm güzeller Ölmeli bence.
"Şey ben Bora Akmanla görüşecektim"
"Tabi ben geldiğinizi haber vereyim isminiz neydi?"
"Arya Soykan"dedim ve kemçük kız Bora'yı arayıp geldiğimi haber verdi bende Bora'nın odasına gittim...

*

"Arya hanım CV'nizi inceledim mükemmel ve çizimlerinizide inceledim gayet başarılısınız fakat sizden önce bir tasarımcıyla görüştüm ve onu işe aldım"
"Hmm öyle mi?" Dedim üzgün bir sesle bu işi çok istiyordum.
"Ama" lütfen kızı kovup sizi alcam de nolur nolur.
"Ama ne? "dedim heyecanla.
"Benim bir arkadaşımın şirketine tasarımcı lazımmış ona sizi önerebilirim eger isterseniz"
"Tabi tabi"diyerek çılgınlar gibi kafamı bir aşagı bir yukarı sallıyordum. Bora'nın sirketi olmazsa olmasın aslında yakışıklı meteor bora patroncukumla iş yapmak çok güzel olurdu neyse sonuçta bir işim olacak ayy çok mutlu oldum çok.önceden de dedigim gibi bir sürü şirkete iş başvurusunda bulunmuştum. neymiş efendim 'çirkin bir tasarımcı olurmuymuş gazeteciler tasarımcınızı görmek isteriz derlerse çirkin oldugum için gazetecilere rezil olurlarmış 'tabi bende dururmuyum. başlarından aşağıya su döktüm,masalarındaki tasarımları büyük bir zevkle yırttım ve buna benzer bir sürü şeyler yaptım. Ohhh olsundu.
"Arya hanım arkadaşımı aradım. internettende CV'nizide gönderirim. birde 'müsaitse gelsin görüşelim'dedi"
"Şimdi mi ?"
"Ewet"
"Ay o zaman ben gidiyorum"diyip odadan dışarı kendimi attım sonra Bora'nın odasına tekrar döndüm.
"Ne oldu arya hanım" diyerek o maviş gozleri şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Şey çantamı unutmuşumda" malım harbi malım ben.
"Hmm tmm"diyip cool cool eline aldıgı tasarımları incelemeye dewam etti.
"Bora bey bu arada bana yardımcı olduğunuz için teşekkürler" aslında sadece teşekkür yeterli degil. İcimden 'ver elini öpem ağam' filan diyesim var yada o da az kalır evlenme teklifimi etsem. Ay ama bu benle evlenmez, çirkinim diye sonucta adam yakuşuklu bir playboy. Dünyada bir tek ikimiz kalsak 'mecburen evlenelim' demek yerine intihar edip dünyada bir başıma bırakır bu meteor beni.
"Rica ederim arya hanım" dedi. bende gülümseyip odadan çıkıp asansöre bindim.