Evin içinde Kuranı Kerim okunmaktadır. Bir bayanın güzel sesinden okunan Kuranı Kerim evde bulunan herkesi kendinden geçirmiştir. Evin girişinden itibaren eski eşyalarla dolu tarihi yapısı bozulmamış bir ev olduğu belli olmaktadır. Yavaş yavaş görüntü de odanın köşesinde yatağın içinde beyaz sakallı yaşlı bir adam belirir. Gözlerini dikkatlice odanın tavanına doğru çevirmiş öylece durmaktadır. Bu arada Kuranı kerim okuması sona ermiştir. Yaşlı adam kafasını yana doğru çevirerek Kuran okuyan bayana seslenir.
- YAŞLI ADAM : Kızım ağzına sağlık. Allah sesinin güzelliği gibi ömrünü de güzel eylesin. Sizden bir istirhamım olacak torunumu Aras'ı buraya çağırır mısınız. Sizden özür dileyerek O geldikten sonra torunumla yalnız konuşmak istiyorum. Ve ben seslenene kadar odaya lütfen kimse girmesin.
Odadan yavaş yavaş herkes çıkar. Torunu Aras kapıda belirir. Odadan içeri girer. Dedesi kapıyı örtmesi için ona işaret yapar. Aras yavaş bir şekilde kapıyı kapatır. Dedesinin yattığı yatağın yanına gider. Eski el dokuması halının üzerine oturur. Dedesine doğru döner.
- ARAS : Dede hayırdır. Apar topar beni çağırtmışsın. Bugün nasılsın. Daha iyisindir İnşallah.
- DEDESİ : İyiyim evlat. Ama şu kapının önüne bak gel bizi dinleyen birileri veya kapının önünde kimse var mı? Bir bak gel sonra konuşmamıza devam edelim.
Aras yerinden kalkarak kapıya doğru yönelir. Kafasında da dedesinin bu tavırlarını çözmeye çalışmaktadır. Kapının önüne bakar kimsecikler yoktur. Tekrar kapıyı kapatarak dedesinin yanına döner.
- ARAS : Evet dede kimsecikler yok. Senin bir sıkıntın var söyle canım dedem ne istersen yaparım. Yeter ki sen yanımda ol.
- DEDESİ : Evet torun seni yanıma apar topar çağırmamın bir nedeni var. Çünkü ben kendimi iyi hissetmiyorum. Her an bu dünyadan göç edebilirim. O yüzden seninle çok önemli bir konuda konuşmak istedim. Sakın sözümü kesme, nasıl ,neden, olamaz gibi şeyler duymak istemiyorum. Sadece sözlerim bitene kadar beni dinle.
- ARAS : Tamam dedecim. Sen nasıl istersen. Dinliyorum.
- DEDESİ : Biliyorsun. Ben Ahi teşkilatında senelerdir görev yapıyorum. Sürekli toplantılara gidiyorum. Esnaflar ve Sanatkarlar için uğraşıyorum. Senide bu teşkilattan hep uzak tuttum. Tabi bunun bir nedeni vardı. Sen Bu Ahi teşkilatı ne demek onu dahi bilmezsin. İlk önce sana Ahi teşkilatı nedir. Neler yapar kısaca özetle onu anlatacağım. Daha sonra nereye varmak istediğimi anlayacaksın. Ahi Teşkilatı Evren tarafından kuruldu. Ahi kelimesi anlamına gelir. 13.yy' da Anadolu'da Moğol baskısı hakimdi. Anadolu'ya düzensiz bir şekilde Türkler geliyordu. Bunlara bir ve ahlaki beceriler kazandırmak amacıyla Ahi yani Lonca Teşkilatı kuruldu. Çırak, kalfa, usta sistemi vardı. Hem teorik hem de pratik verilirdi. Her Ahi birliğinin sandığı vardı. Bu sandık sayesinde tefecilerden korunur, zor durumda kaldığı edilirdi Yani anlayacağın vatanı milleti için uğraşan bir teşkilat. Osmanlının zor zamanlarında hep ahi teşkilatı Osmanlıyı ayağa kaldırdı. Sadece çırak ve esnaflarla uğraşmadı. Yeri geldi kılıcını kuşanıp savaş alanına indi. Cephelerde vatan millet Müslümanlık için savaştı. Bu teşkilat yüzyıllardır süregelen bir teşkilat ve bizde bu teşkilatın birer neferleriyiz. Ben ve benim gibi diğer 6 kişi bu teşkilatın savaşan yüzüyüz. Benim ölümüm yaklaştı. Artık bu bayrağı sen devam ettireceksin. Sana bir görev vereceğim. Bu görev çok zor bir görev Müslümanlık için, zorda kalmış insanlar için bu görevi yerine getirmelisin. Senden başka güvenecek kimsem yok. Senden başka bu görevi tamamlayacak kimsede yok. Mynmar diğer adıyla Burma ülkesinde Arakanda olanları biliyorsun. Oradaki cunta yani askeri rejiminin ve Budistlerin Müslüman halka yaptıklarını, çocuklara işkence yapıp onları astıklarını. Kadınlara tecavüz edip öldürdüklerini, insanları canlı canlı yakıp ateşe verdiklerini, Daha bir çok örnek var. Birileri bu kan akışına dur demesi lazım. Bizde buna son vermek için karar aldık. Bir ekip göndereceğiz. Aynı Kosova da, Afganistanda, Arnavutlukta, Bosna Hersek de, Irakta. Yemende, Mısırda , olduğu gibi, oralarda da biz vardık. O Ülkeleri hep biz kalkındırdık. Onları işkenceden zulümden kurtardık. Şimdi sıra geldi Arakana. Buraya bir ekip gidecek sende bu ekibe liderlik yapacaksın.
- ARAS : Dede bu bir rüyamı, sen nelerden bahsediyorsun. Sözünü kesmek istemezdim. Ama Ben ne anlarım bu işlerden. Ben üniversiteyi daha yeni bitirdim. Senin söylediklerinle uzaktan yakından alakam yok.
- DEDESİ : Evlat bu görevde yalnız olmayacaksın. Senin gibi yetişmiş altı kişi daha olacak. Bunlar diğer Türk devletlerinden sana eşlik edecek hepsi bir sanatta uzman hepsinin ayrı ayrı yeteneği var. Ama her zaman bu ekiplere bir Türk liderlik etmiştir. Bu geleneğimizi bozamayız. Sende zaten bu özelliklerin hepsi var. Ben seni özel yetiştirdim. Sen farkında olmadan yetiştirildin. Avrupa da dereceleri olan bir judo şampiyonusun. Seni küçüklüğünde ben yazdırdım bu judo sporuna. Savunma sanatında senin üstüne yok. Aynı anda zorlanmadan yedi kişiyi halt ettiğini biliyorum. Her hafta sonu Seninle Köye Atış talimine giderdik. Ava çıkardık. Mükemmel bir atıcısın. Seninle her akşam satranç oynayıp, stratejiden siyasetten sohbet ederdik. Senin Satrançta 20 hamle sonrasını görebilen bir becerin var. Bu yaşına kadar okuduğun kitap sayısını ben bile tahmin edemiyorum.Daha sayamadığım birçok özelliğin var. Sende yetenekten fazlası var. Ama sen bunların hiç farkında değildin.
- ARAS : Dede Türk devletinin yetişmiş bir dünya insanı var. İstihbarat timleri, askeri jandarması ne bileyim bir dünya uzman insan var. Ben bu görevin altından nasıl kalkarım.
- DEDESİ : Canım Torunum hiçbir dede böyle bir göreve torununu göndermek ister mi? Ama başka çaremiz yok. Biz Türkiye devletinden bağımsızız. En önemli özelliğimiz bu zamana kadar hiç deşifre olmadık. Bizi Amerika, Almanya, Rusya, İngiltere , İsrail gibi ülkelerin İstihbarat örgütleri senelerdir takip ediyor. Ama bize hiç ulaşamadılar. O yüzden güvenecek kimsemiz yok. Çünkü devletin içinde bir çok ajanları var. Ve sen bu kapıdan çıktıktan sonra yalnızsın kimseye güvenemezsin. Her attığın adımı her yaptığın hareketi hesap edip yapacaksın. Gizlilik çok önemli yoksa daha Türkiye' den çıkmadan işini bitirirler. Çok dikkatli olmalısın.
- ARAS : Dede neden ben. Neden Babam değil, Amcam değil. Veya başka bir akrabamız değil.
- DEDESİ : Onlarda bu erdemi göremedim. Baban Amcan onlarda liderlik vasfı yok. Hep ikinci adam olmayı seçtiler. Ama ben seninle özel olarak ilgilendim. Bebekken içtiğin süte bile karışırdım. Benim sana Vereceğim bu bayrağı en iyi yere getireceğinden şüphem yok.
Yaşlı Adam yerinden doğrularak kuşağından bir hançer çıkarır. Torunun avucunu açarak onu elinin arasına sıkıştırır. Diğer eline de bir banka kartı ve Banka Hesap cüzdanı verir.
- DEDESİ :Bu hançeri Al. Ahi Evran Üniversitesine git. Oranın Rektörünü bul. Bu hançeri ona göster. Sana gideceğin Türk devletlerinin adreslerinin yazılı olduğu bir Not verecek. O notta yazan adresleri ezberle. Sonra imha et. O adresteki kardeşlerini al. Tam yedi kişi olacaksınız. Ve önünüzde yedi seneniz olacak. Sakın acele etme. Yedi seneye yay. Eğer zamanı iyi kullanırsan. Zaman seni gizler. Yedi sayısının faziletini bil. Ona göre hareket et. Kuranı Kerimde Yedi sayısıyla ilgili bir çok bilgi var. Araştırmalarını ona göre yap. Mynmarı ve arkadaşlarını iyi ezberle, dersine iyi çalış, Ondan sonrası senin zekâna sana öğrettiklerimi uygulamana kalmış. O kardeşlerinin hepsinin Ayrı ayrı özelliği var. Onları değerlendirmek görevlendirmek, Mynmara nasıl girecekleri neler yapacakları sana kalmış. Bunları yapmak için paraya ihtiyacın olacak. Ahi teşkilatı tarafından ayrılmış bir sınırsız bütçen olacak istediğin gibi kullanabilirsin. Paran İsviçre deki çok güvenli bir banka hesabına yattı. Hesabında ne kadar para olduğunu senden başka kimse bilemez, göremez. Senden başka kimse parayı çekemez. Şifresi yedi tane yedi. Çok dikkatli ol. Kimseye güvenme. Buradan çıktıktan sonra yalnızsın.
Aras elindeki hançere göz gezdirir. Banka kartına ve Hesap Cüzdanına bakar. Dedesine doğru bakar. Dedesinin ona olan güven verici bakışlarını fark eder. Dedesi de ondaki korku dolu şaşkın gözlerle ona baktığını fark eder.
- DEDESİ : Hadi evlat hazırlığını yap. Bütün sevdiklerinle helalleş. Yolun açık olsun. Bu yolda ölmekte var. Yaşamakta. Ölürsen şehit. Yaşarsan Kahraman olursun. Korkup gitmez isen bir ömür helak olursun. Seçim senin. Allah yar ve yardımcın olsun.
Aras dedesinin elini öperek hiçbir şey demeden odadan çıkar.
vZ+WL
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CEHENNEMDE 7 TÜRK
ActionÜniversiteyi yeni bitiren Aras dedesi tarafından imkansız bir göreve gönderilir. Kendisi gibi özel yetiştirilmiş yedi Türk devletinden yedi Türk genci bu zorlu görevde ona eşlik edecektir. önünde yedi senesi vardır. Görevleri yedi sene içinde Mynmar...