"Şu lanet olası sesi kes artık! Sabahtan beri aynı şeyi 10 bin kere izlendin Yoongi!" Yoongi, Namjoon'nun bağırması ile gözüne kadar soktuğu telefonu korkuyla yere düşürdü.
"Sesini keser misin?" Yerde ki telefonu sinirle alırken Namjoon kollarını göğsünde birleştirmiş bir şekilde Yoongi'ye bakmaya devam etti.
"Ne bu? Çocuktan etkilenmiş olamazsın değil mi?" Yoongi telefonunun ekranına bakarak herhangi bir şey olup olmadığını kontrol etti. Parası vardı evet ama bu her dakika telefon değiştirecek demek değildi. Açıkçası Yoongi para konusunda gerçekten cimri bir insandı.
Öyle her şeye parasını harcamak istemezdi. Kendini koltuğa geri bırakıp telefonunu açtı ve videoyu izlemeye devam etti.
Taa ki telefon elinden çekilene kadar.
"Ne yapıyorsun?" Namjoon telefonu arka cebine sıkıştırıp koltuğa oturdu.
"Anlat." Yoongi genelde olayları içinde yaşayan bir insandı. Kimseye bir şey anlatmak istemezdi. Her şeyi kendi başına halledebileceğini düşünürdü.
"Anlatacak bir şey yok." Yerinden kalkmaya çalışan Yoongi'yi yerine oturttu Namjoon.
"Anlat dedim Yoongi." Namjoon'nun sert sesine karşılık sadece yutkundu Yoongi. Köşeye sıkışmış gibi hissediyordu.
"Onu izlemek hoşuma gidiyor." Namjoon Yoongi'nin dediği şey ile dona kalmıştı. Yoongi'nin daha önce böyle bir şey söylediğini hatırlamıyordu.
"Bu ne anlama geliyor?" Yoongi artık dayanamayarak yerinden hızla kalktı.
"Hiçbir şey Namjoon hiç!" Salondan hızla çıkarken Namjoon arkasından bakakalmıştı. Yoongi kesinlikle o çocuktan hoşlanmıştı.
Garip bir şekilde onun için heyecanlandı Namjoon.
Sonunda sol tarafını dolduracak birini bulmuştu galiba.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
did you notice? ❆ yoonmin✔
FanfictionYoongi görebileceğiniz en iyi kötü yorum yazarıydı.