did you notice? ❆ yoonmin✔

20

"Onun iyi olduğuna emin olmadan nasıl gelebilirsin buraya?" Yoongi sinirle odada dönüp dolaşırken Jimin olanları merakla dinliyordu.Ne olduğunu bilmediği için biraz meraklanmıştı.

"Seokjin'e bıraktım diyorum." Yoongi durup Namjoon'nun yüzüne baktı.

"Sevgiline güvenmiyorum.Geçen sefer ne olduğunu gayet iyi biliyorsun." Namjoon kendini ve sevgilisini savunmak için ağzını araladı.

"Onun pembe oyuncakları ile oynamaya dalması , ona iyi bakamayacağı anlamına gelmez." Jimin ve jungkook öylece dinliyordu onları.Kimden bahsedildiğini bilmiyorlardı.

"Az kalsın araba çarpıyordu Namjoon!" Namjoon yerinden kalkıp Yoongi'nin karşısına geçti.

"Onu öylece evde bırakan ve buraya işi pişirmeye gelen abisine kardeşinin kriz geçirdiğini haber vermek için o soğukta bu velet ile birlikte gelmişken gördüğüm muameleye bak!" Namjoon eliyle Jungkook'u gösterirken Jungkook'un kaşları çatılmıştı.Ona velet denmesinden artık nefret etmeye başlamıştı.

"Annen aradı." Yoongi kafasını kaldırıp ona bakarken gözlerinde görülen sinir korkutacak derecedeydi.Jimin'nin merak katsayısı giderek artıyordu.Hem kardeşinin hastalığının ne olduğunu hem de annesine neden bu kadar sinirli olduğunu merak ediyordu.Aynı zamanda ona sarılmakta istiyordu.

"Ne istiyor?" Namjoon ayakta durmayı bırakıp tekrar yerine oturdu ve dudaklarını araladı.

"Sence?" Yönelttiği soru karşısında Yoongi sadece ellerini saçlarının arasından geçirmiş ve odada dolaşmaya devam etmişti.Jimin onu deli gibi tanımak , çevresinde ki kötülükleri dağıtmak istiyordu.Onu üzen , sinir eden ne varsa etrafından uzaklaştırmak istiyordu.

Jimin , Yoongi'yi nedensizce korumak istiyordu.