Artık çok yaşlıyım ve hayatım bitmek üzere bu nedenle artık hayatımı saklamak bana doğru gelmiyor. Hayatımı, yaptığım hataları, acılarımı ve tabi olan olayları diğer insanlarda bilmeli çünkü hata yapanlar acı çekmediler. Ailemi aldılar benden ama kimse umursamadı bende bunu onlara ödetmeye adadım kendimi.
Ailem onlar harika insanlardı başlarına gelecekleri hiç hak etmediler yani ölümü hak etmediler. Tabi ki ecelleriyle ölmediler bu bir cinayetti. Onlar üçü de öldüğünde ben 12 yaşına daha basmamıştım basmama 1 gün kalmıştı. O cinayettin olduğu akşam çok sessiz ve ılımlıydı sanki fırtına öncesi sessizlik gibiydi. Neler olduğunu tam anlamıyla hiç bilemeyeceğim sanırdım.
Ben onların öldüğü gece öldüklerinin bile farkında değildim. Nasıl mı? O akşam herkes uyuduktan sonra evde bir takım sesler ile uyanmıştım. Uykum çok hafiftir. Sesler biraz sürdü sonra kesildi ben de ailemin uyanıp su falan içtiğini sandım ve uyumaya çalıştım olmayacağını anlayınca uyku hapı aldım bu tür şeyler hep başıma geldiğinden odamda her zaman bir kutu uyku hapı bulunurdu. Sabah uyandığım da her yer yine aynı sessizlikteydi saat çok erkendi altı civarlarındaydı. Kapının çalındığını duydum aşağı indim ve kapıyı açtım ama kapıda kimse yoktu sadece küçük bir koli vardı. Koli bana gelmişti hemen ve heyecanla açtım çünkü o gün doğum günümdü büyük ihtimal akrabalardan biri bir sürpriz yapmıştı. Yani ben öyle sandım ama kolinin içinde küçük bir not ve USB’den başka bir şey çıkmamıştı. Notta bilgisayar çıktısı olduğunu hemen anlayabileceğiniz bir yazıyla yazılmış acilen aç yazısı vardı. Bende aynen öyle yaptım, yaptım ama pişman oldum, bilgisayara takıp açtım içinde tek bir video vardı bu bir yerin güvenlik kamera kayıtlarıydı.
Evimizin annem ve babamın odasını çeken kameranın kayıtları annem babam ve kardeşim yataklarında mışıl mışıl uyurken benim akşam duyduğum sesler gelmeye başladı. Birden pencerede biri belirdi kim olduğunu çözemiyordum. Sessizce hem de çok sessizce babama yaklaştı ve ben ne olduğunu anlamadan onun gırtlağını kesiverdi. Kardeşim onun yüzüne babamın boynundan akan kan ile uyandı ve kalktı ne olduğunu anlamadan onun kalbine bıçağı saplayıverdi nasıl bir cani böyle bir şeyi yapabilirdi o kadar küçük bir çocuğa yani o daha 6 yaşındaydı. Sonra birden bire bir alarm ötmeye başladı bu annemin ilaç alarmı olmalıydı annem bunu duymuş ve uyanmıştı neyse ki o akıllı bir kadın gördükleri karşısında şoka girmesine rağmen yataktan kendini attı ve annem ayağa kalkmıştı katil ona doğru geliyordu bir şeyler yapmalıydı. Çığlık çığlığa bağıracak sanmıştım ama yapmamıştı onun yerine masanın üstündeki lambayı alıp katile doğru fırlatmıştı bu katilin elinde derin bir yaranın oluşmasını sağladı katil annemi yarasına bakarken gördü ve bu fırsattan istifade ederek onun karnına hızlıca bıçağı geçirmişti. Annem hemen ölmedi hala ayaktaydı sonra katil bunu yani annemin ölmediğini anladığı zaman harekete geçti. Annem hiç vakit kaybetmeden kendi karnından bıçağı hızlıca çekerek onu yani katili bıçaklamayı denedi ama başaramadı katil onun elinden kurtulmuştu. Ben gördüklerim karşısında hayrete düşerken katil geri çekildi ve yüzündeki maskeyi çıkarmaya başladı. Birden görüntü gitti ne olduğunu anlayamadım sonra bilgisayara virüs girdiğini anladım ama çok geçti bilgisayarımdaki tüm bilgiler silinmişti tabi hemen USB’yi kurtarmaya çalıştım ama ona dokunduğum anda elim yandı. İstemsizce ağlamaya başladım hem de öyle böyle ağlamıyordum bir anda ayağa kalktım ve kendi kendime dedim şimdi yukarı çıkacak ve bunun gerçekten olup olmadığını öğreneceksin. Merdivenleri zorla ve hüngür hüngür ağlayarak çıkıyordum annem ve babamın odasına geldiğimde bir anda ağlamam kesildi.
Üzüntünün yerini korku aldı sanki. Evet korkuyordum. Kapıyı açıp da onları orada öylece ölü bulmak ödümü koparıyordu doğrusu. Bir süre orada öylece dikildikten sonra duygularım yine değişti bu sefer korku yerine merak duygusu vardı içimde ve ardından yine korku geldi ama bu sefer acı ile birlikte.
Kapı tokmağına uzanmaya dahi korkuyordum ama yapmalıydım bunu. Hayır, bunu öğrenmek görmektense hayatım boyu burada böylece durmayı tercih ederdim doğrusu ama bir yandan da belki hala hayattadırlar olamaz mı belki onlara yardım bile edebilirim. Kapı tokmağını yavaş yavaş ağır ağır açıyordum. Bir ses duyuldu bu kapının açılma sesiydi. gözlerimi istemsizce kapamıştım. İçeri girdim. Bunu duyabiliyordum, ben adım atarken yer gıcıyordu. Gözlerimi biranda açtım ve içerde hiçbir şey yoktu oda darmadağındı yerde ki kanlar hala burdaydı ama cesetler yoktu. yok olmuştu. Sersemlemiştim...