AŞK

I

Medya'da dinlemekten zevk aldığım bir piano parçası var dilerseniz dinleyebilirsiniz

Sadece ay ışığının aydınlattığı karanlık odada yatakta yatmış onu izliyordum. O ise büyüleyiciydi. Vücuduna sardığı çarşaf birkaç yerini açıkta bırakmıştı , hafif dağınık saçları bu gece ne yapmış olduğumuzu belli eder nitelikteydi. 

Uzun ince parmakları piano'yu okşuyordu, çaldığı şarkı ruhuma işliyor gibiydi adeta. Bu şarkıyı sadece benim için çaldığını düşünmek istedim.

Ay ışığının vurduğu saçları , kısık gözleri ve beyaz teni parıldıyordu , yüzü hafifçe yukarı bakıyordu. Şarkıyı çalarken arada mırıldanıyordu da. O küçük mırıldanmalar benim için dünyadaki en huzurlu müzikti. Uzun kirpikleri, kızarmış elmacık kemiklerine gölge yapıyordu. Öylesine büyüleyiciydi ki , hayatımda gördüğün en muhteşem manzara olduğundan emindim. 

Yüzüne küçük bir gülümseme yayılarak bana baktı. Gözleri gülümsediği için kısılmıştı. Elimde olmadan ''Seni seviyorum'' diye mırıldandım. Bu onun gülümsemesini daha da genişletti. Yüzünü tekrar yukarı döndürürken artık bu şarkıyı sadece benim için çaldığının farkındaydım. Düşündüm. Ona aşık olduğumu biliyordum, onun her şeyine aşıktım. Sıralamaktan korkmuyordum ; Onun gülüşüne aşıktım, onun bakışına aşıktım, onun gözlerine aşıktım,onun sesine aşıktım, onun nefesine aşıktım,onun sevgisine aşıktım,onun kelimelerine aşıktım,onun bana bakış şekline aşıktım,onun gülerken gözlerinin kısılmasına aşıktım,ona aşık olmaya bile aşıktım. Şimdi bu sözleri söylüyor olsam bile bunun anlamsız olduğunun farkındaydım. Çünkü artık kelimelerin ona olan aşkımı ifade edemeyeceğinin de farkındaydım.

Farkında olmadan yanına ilerledim. Kollarımı çıplak omuzlarına doladım, burnumu saçlarına gömüp yıllardır nefes alamıyormuşum gibi kokusunu içime çektim. Kulağına fısıldadım ''Seni seviyorum, seni seviyorum... Seni çok seviyorum''' ve bu belkide ona söylemekten asla usanmayacağım tek cümleydi. 

O akşam sabaha kadar kollarım ona dolalı bir şekilde bu sözleri fısıldamaya devam ettim.