Y/N: Evet yine farklı bir kurgu. Üç ayrı kurgu üzerinden ilerleyecek. Burada Calum başroldedir.
Onu ilk gördüğümde içimde kurumuş toprakların canlandığını hissetmiştim. Bakışı, tutuşu, saçlarını savuruşu, somurtuşu her şeyi kusursuzdu ve hayranlık uyandırıcıydı.
Ne olduğunu anlamaz bir halde baka kalmıştım o gün. Benden yaşça büyüktü. Saçları kırlaşmış ve kirli sakallarının arasında gizlenen sağ yanağında uzun ince bir yara vardı. Dudaklarlı koyu pembeydi, aynı zamanda da diliyle sürekli ıslatıyordu. Kabarık dalgalı saçların özgürlüğünü kısıtlayan asker yeşili bir şapka takıyordu. Etnik desenlere sahip olan bir ceket ve içinede lacivert örgü bir kazak giymişti. Siyah kot ve spor ayakkabılar ile kusursuzluğun kusurunu açığa çıkartıyordu.
Tutulmuştum. Onu göremediğim her saniye nefes alamadığımı hissediyordum. Esmer tenime sürtünen griye dönmüş kirli sakalları hissetmek istiyordum. Kokusunu ezberlemek. her bir hücresine şükranlarımı sunmak istiyordum. Boğuluyordum. Daha adını bile bilmediğim bir adama aşık olmak gurur kırıcıydı. Kendime yabancıydım. Zihnim bulanık, mantığım boynuna ip geçirmiş sandalyeyide ayak ucuyla itivermişti.
Yalnızdım. Hiç olmadığım kadar da kaybolmuştum. İliklerime kadar özlemle dolmuştum. Onu görmem gerekiyordu. Delirdiğimi hissediyordum ama deliremeyecek kadarda deliydim.
Bu da benim cehennemimdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Moonlight || girlxgirl
Fanfiction"Tutman için avuçlarımı göz önüne serdiğimde içinde kalbimin son kırıntıları vardı." -Tüm Hakları Saklıdır.