3-At Mı Adamdan Çıkmış Adam Mı Attan?

276 29 10
                                    

YENİ BÖLÜMÜ SONUNDA EKLEDİM. BUNDAN SONRA YENİ BÖLÜMÜN DAHA DÜZENLİ EKLENECEĞİNDEN EMİN OLABİLİRSİNİZ. HER NEYSE O YORUMLARI GÖRÜNCE ÇOK MUTLU OLDUM KŞHJLGGJLGLJLJG. İÇİME YAZMA İSTEĞİ GELDİ FELAM:D. HA BİR DE KAFANIZDAKİ BERTHA'YA UYGUN BİR ÜNLÜ BULURSANIZ ONU MESAJ ATARSANIZ VEYA YORUM YAPARSANIZ ÇOK MUTLU OLURUUM^^. BU BÖLÜME ŞARKI EKLEMEDİM. BÖLÜME -EN AZINDAN KAFAMDA TASARLADIĞIM HALİNE- UYAN ŞARKI YOKTU. KEYİFLİ OKUMALAR!!

Tüm sorular kafamı karıştırıyordu. Bir de üstelik günler geçtikçe aklımdaki soru işaretleri artıyordu. Yanımdaki kız beni sürükleyerek başka bir odaya taşıdı. Oradaysa ilk geldiğimde gördüğüm belden aşağısı at olan adam duruyordu. Fakat bu sefer bacakları insan bacaklarıydı. Şu drakonun zehirli ateşi yüzünden akla gelmeyecek şeyler görmüştüm. Adam konuşmaya başladı:

-Merhaba ben Kheiron. Sen de Bertha olmalısın. Direkt konuya geçiyorum: Olimpos'u bilir misin?

-Şaka mı yapıyorsun? Annem bana her akşam farklı bir Yunan mitolojisiyle ilgili efsane anlatırdı.

-O zaman uzun uzun açıklamak zorunda kalmayacağım. Anlatmak istediğim şu ki Yunan tanrıları gerçek. Onların bazen yertüzüne indikleri bilinir. Ve bazen de insanlardan çocukları olur. Biz bu çocuklara 'melez' ya da 'yarıtanrı' diyoruz. Yunan tanrıları gerçek olduğu gibi mitolojik canavarlar da gerçek. Bu canavarlar melezlerin peşlerine düşerler. Burası da siz melezlerin güvende olduğu tek yer: Melez Kampı.

Sesimi çıkaramıyordum çünkü yıllardır gülerek dinlediğim hikayelerin aslında gerçek olmasınayğı şaşırtıcıydı. Ya da biri benimle dalga geçiyordu. Veya bir rüyadaydım. Ölmüş de olabilirdim.

Birinin benle dalga geçiyor olabileceği pek mümkün değildi. Bu tarz bir şakayı planlamak yıllar alabilirdi.

Bir rüyada olduğum da pek olası değildi. Çünkü bu kadar uzun ve zihnimin bu kadar berrak olduğu bir rüyayı hatırlamıyordum.

Geriye tek bir seneçek kalıyordu: ölü olabilirdim. Uzun süre sessiz kalmış olacaktım ki at-adam konuştu:

-Bertha?

-Tek bir soru soracağım: şu an ölüyüm, değil mi?

-Hayır.

-O zaman tüm bu olayların mantığı ne?

-Böyle konuşmamalısın. Tanrıları kızdırabilirsin.

-Peki sen nesin?

-Sentor.

-Benim ebeveynim kim?

-Bilmiyoruz.

-Şimdi napacağım?

-Victoria sana kampı gezdirebilir.

-Bu halimle mi? doğru düzgün yürüyemiyorken?

Seslice nefesini bıraktı ve ufak bir tebessümle biraz daha dinlenmemi söyledi. Adının Victoria olduğunu sandığım kız beni odama geri götürdü. Günlerce sadece oturdum. Bana verdiği içeceğin adının nektar olduğunu öğrendim.

Nektar tanrıların içeceğiymiş. Biz melezlere az miktarda iyileştirici etki gösterse de dozunu kaçırdığımızda bizi toza dönüştürebilir. Ölümlüler içinse iyileştirici gibi bir etki dahi yok.

Adeta yürümeyi unuttuğumu düşünüyordum ki Victoria artık tedavimin bittiğini söyledi. Sordum:

-Victoria, peki sen hangi tanrının çocuğusun?

-Tabii ki Apollon. Bu yüzden seninle ben ilgilendim. Senin özellikle revir yerine buraya getirilmen istendi. Şimdi antrenman yapman lazım.

-Ne antrenmanı?

Eski Melez HikayeleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin