Pagan Günlükleri 1. Bölüm devamı Ve 2. Bölüm -Ölüm

82 7 0
                                    

-Pardon
-Evet.
-Ona neden assolis diyorsunuz?
-Bir kaç aydır kendini eski bir assolist sanıyor çoğu zaman şarkı söyleyerek gecenin bir yarısı bütün insanları uyandırıyor. Ailesinin onu terk etmesine şaşmamalı.
Donuk bir ifade ile kadının yüzüne baktım gözlerim doldu ağladım ağlayacağım derken göz yaşlarım gözümden aşağıya inci tanesi gibi döküldü. Kalbim kan ağlıyordu resmen kafaya koydum onu dönüştüreceğim benim gibi olacak ölmemeli ama bunun için bu gün uygun değildi. Hemen çıktım Huzur evinden evime doğru yola koyuldum bu sefer lüks bir arabaya otostop çektim ve onu etkim altına aldım. Makam aracına binmek istiyorum ama genelde kalabalık oluyor etrafı okadar insan etrafta iken birilerini etkim altına alamam farkedilebilirim. Neticede bir insan görünümüne sahip olsam bile insan değilim anlaşılırsa işim biter. Eve geldim Anahtarlarımı çıkarttım kapımı tam açıcaktım ki ne farkedeyim kapım zaten açık! Çok hızlı bir şekilde içeri girdim. Etrafa baktım  Çalınmış bir şey yoktu ama oturma odamın duvarında kanla yazılmış bir yazı vardı korkunç bir yazı bir vampirin evine bir insan girerse eşya çalar ve gider ki bu umrumda olmaz insanları etkim altına alarak  iki katını alabilirim. Duvarda kocaman "Ölümün  Tadını Özledin Mi Esra?"yazıyordu. Kanım dondu diyebilirdim Ölümüm yüz yıl önce olmuştu nasıl mı?

BÖLÜM 2
ÖLÜM
Annem kendimi bildim bileli yoktu. Ben küçükken kaçtığını söyledi babam bazı akrabalar ise öldüğünü söyleyip duruyor... fazla büyük değilim ama çok küçükte sayılmam gittiğim lisede en ezik kız olaraka tanınıyorum liseden sonra çalışıyorum babam bütün gün evde oturup sarhoş olmakla meşgul o yuzden ve okul masraflarımı karşılamak için çalışmak zorundayım. Okula geldim. ama içeri giresim yok yinede girdim dolabıma yürüdüm tam açıcakken kendiğiliğinden açıldı anladım ki  yine dolabımı patlatmışlar dolabımın içerisinde bir sürü cinsel ürün var nasıl atıcam bunları kimse görmeden. Neyse bir ara çıkartırım şuan etraf kalabalık ders zili çaldı ve derse girdim. Girer girmez biyoloji öğretmeni içeriye girdi gerçekten de bu kadın kadınlığın adını veriyordu türk değildi ama çok iyi türkçe konuşuyordu ona Profesör Olvin dememizi istiyordu. Tam Adı Julia Olvin'idi. İngiliz kökenli bir baba ile Türk bir annenin kızıydı hayatı boyunca türkiye ve ingiltere arasında gidip gelmiş, en azından bize böyle anlattı.
- Merhaba gençler nasılsınız?
Arkadamda oturan bir cocuk var ondan çok hoşlanıyorum. Adı Cihangir. Arkadan cevap verdi
- Merhaba Profesör Olvin Teşekkürler siz nasılsınız?
-Çok naziksin Cihangir hep bir beyefendiydin umarım öyle kalırsın.
Cihangir güldü.
-Öyle kalacağım.
-Evet her neyse kitabınızın 147 sayfasını açın bu gün insan'ı bitireceğiz ve bir sonraki konumuz olan virüslerin antibiyotiklere olan direncini işleyeceğiz...
Ahh bioloji'ye bayılırım neden mi Çünkü Cihangir Biyolojide yeteneksiz bu da onunla konuşabilmem için bir bahane oluyor sınavlarda sürekli kopya veriyorum ama rakibim çok güçlü okuldaki sayılı zengin ailelerden birinin kızı. İrem... Gözleri eşşek gözleri kadar büyük ve simsiyah saçlarındaki perma okadar çok başarılı ki o bukle bukle saçları cidden saçıma bak diyor. Ama maalesef çakma sarışın üzgünüm kızım sınıfta kaldın tabi zengin olmanı göz önünde buldurmazsak!... Benim saçlarım onunkinin yanında biraz sönük kalıyor ne yapayım benım okadar kişisel bakım ürünlerine ya da kuaförlere verecek param yok... Kapı hızlıca açıldı müdür içeri girdi.:
-ESRA!
O kadar güçlü bağırdı ki nerdeyse altıma işeyecektim!
-Efendim, buyrun?

Pagan GünlükleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin