Fatma, Cemre'yi sudan kurtardı ama Özgür kararlıydı. Onun albino kızı olamazdı. Ama Fatma için o kız Allah'ın bir mucizesiydi. Fatma üç yıl önce kızını kaybetti. Kızı denizde boğuldu ve cesetinin kafası olmadan Fatma'nın eline verildi. Bu nedenle Özgür'ün yaptığı onun için en büyük günahtı. Cemre'yi kucağında ısıttı. Ve odaya götürüp üzerini değiştirip mama yedirdi. Özgür ise hala banyodaydı. Ve kızını boğmak istediği suya gözyaşlarını döküyordu. Fatma Cemre'yi uyuttu. Ve odasına götürdü. Rahmetli Sare kızları için herşeyi düşünüp öyle son nefesini vermişti. Fatma televizyon karşısında uyuyakalmıştı. Yarı gözleri açık kapıdan siyah bir gölge hızlıca geçti. Fatma hızlıca kalktı. Ama iş işten geçmişti. O siyah gölge çoktan Cemre'nin odasına girmişti. Bağıra bağıra kapıya vura vura ağlayan Fatma" yapma! O senin kızın! Aç kapıyı ne olur!" Derken içeride Özgür Cemre'yi kucağına aldı ve kapıyı açtı. Fatma'nın kucağına verip "bu kızın nefesi kesilecek. Dikkat et." Dedi ve gitti. Fatma'nın kucağında ise sadece Titreyen Nefesle Cemre Kalmıştı
Fatma için Cemre kibritçi kız gibiydi ama onun kibritlerini söndüren sadece
babasıydı...