Geldiklerinde daha normal bir şekilde tanışıp ayrıntıları konuştular saatlerce.
Chanyeol telefon görüşmesi yaparken
Baekhyun da etrafı inceliyordu.Chanyeol kocaman bir evde tek başına yaşıyordu. Baekhyun iç çekip onun ne kadar şanslı olduğunu düşündü.
Uzun olan telefonu kapatıp ona bakınca Baekhyun da gözlerini ona çevirdi.
"Evi kısaca gezdireyim sonra senin için alışverişe gideriz olur mu?"
"Ama... Sadece biraz param var, yeni bir iş bulana kadar idare etmeliyim..."
Chanyeol güldü.
"Yakında kocan olacağım, bunları düşünme. Sen istediğin şeyi seçebilirsin ben ödeyeceğim."
"Ama Chanyeol... Bu çok kabaca olur. Ayrıca bir role bu kadar kaptırmaya gerek yok..."
Chanyeol'ün yüzü düşse de çabucak toparladı.
"Sözümü dinle Baekhyun."
Baekhyun bir şey söylemedi. Bu sert ifadesini ilk kez görüyordu. Elleriyle oynarken önünde sallanan anahtarla kafasını kaldırdı.
"Bu senin odanın anahtarı. İstersen kapıyı kilitlersin... Şimdi sana orayı ve diğer odaları göstereceğim zaten."
Baekhyun kafasıyla onaylayıp kalktı.
Chanyeol sırayla odaları gösterdikten sonra, gülümsedi."Teşekkür ederim."
Chanyeol de güldü.
"Bir şeye ihtiyacın olursa söyle. Biliyorsun, çaprazdaki benim odam."
"Tamam..."
Chanyeol gittikten sonra Baekhyun odasına girip pencerenin önünde durdu.
Manzara cidden güzeldi.
Bir süre daha dışarıyı seyredip yatağına gitti Baekhyun. Uzanıp gözlerini kapattı. Rahat bir yerde uyumayı özlemişti.
Baekhyun düşüncelerinden bir süreliğine arınmak için uyumayı tercih etmişti.
---------------------------