Ben sana yanımdayken dokunamadım. Uyurken bakamadım. Mutluyken sevemedim seni. Özledim göremedim mavi gözlerini hasretin yakarken bedenimi,dindiremedim ateşimi.
Kabuk bağlayan yaralarımı kanattın.Mutluluk demiştik hani nerde lanet olası söyle, anlat bana anlatki unutmayayım seni. Yanımdayken bile öpedigim nefesini!
Bedenimi içkilere vurmusken son sigaramda elimde dinle odanın ölüm sessizliğini, sadece dinle...
Bak sıgaram yine elimde, tutuyorum. Sen yoksun yine yanımda
Her gün icim kan ağlarken dışarıdan sadece gülüyorum.Git dedim mi sana? Yoksa Sevme mi dedim sana?
Ben kimim biliyor musun? Acılar icinde karanlığa atılan küçük bir kız çocugu. Acılarla büyümüş bir genç, hatta hatta ölümün yandaşı!!
Yaşam evet evet yaşam ben yaşarken öldüm ne kadar yasasamda.
Hergece kabuslarla uyandım lanet gecelerden acılarla bağırdım kendime.Ben Ateş bi o kadar yaşayan, bi okadarda ölü ateş defalarca nehirlerde sönen bir ateş.
"Yorgun, bitkin, tükenmiş bit ateş"
Kendi ateşinde kavrulmuş bir ateş .Belki yaşamıyor bile, nefes bile almıyor çünkü o ateş o mahkum yanmaya ,kimsesizlige de mahkum. Yalnız bir ateş acınası bir ateş ...
Ates sevmedi bu hayatı ,istemedi bu şekilde yaşamayı ama sevdirdikler ,istettiler...
Unutmayın!! "Ateş yanmaya mahkumdur"
Ateşin yanışında benimle olur musunuz? Onun acılarında benimle aglarmısınız ? Yaralarınıda sararmısınız?
Sürükleyici bir kitaba beraber imza atmaya ne dersiniz?
Bundan sonra benimlesiniz ateş severleri...
