VAMPİRLER :SAF KANIN DOGUŞU

Jess Ve Ben

Jess pencereden bir saga bir sola baktıktan sonra başla dedi.
-Ne yapıcagımı bilmiyorum neye  başlayacagım ki. - Vur bana  birşeyler yap kendini savun.
-Sana vuramam canın yanar.
Jenn bunu yapmak zorundayız. Önünde uzun bir yol var hatta çaglar var. Jenn jess'e bakarken ona yavaş yavaş aşık oluyor gibiydim. Ona karşı hislerim içimdeki birşeyleri harekete geçiriyordu. İçimde kendimle çatışıyordum.
-ona aşıksın jenn.
-hayır degilim.
-ama olacaksın.
Ona neden  aşık oldugumu kabullenemiyordum derken.
Jess'in öksürme sesiyle kendime geldim. - başlıyacakmısın artık.
-ona vurmaya bile kıyamıyordum.
Neydi bu daha 2 gün olmuştu.
Hızlıca omuzuna bir yumruk attım. - aman tanrım jess iyimisin
- jenn şunu söylemeliyim ki elin çok agır. Sanırım  senin degil de benim senden birşeyler ögrenmem gerekiyor diyip güldü.
Hafiften kıkırdarken. Kıkırdamamı yapıp jessi dikkatlice  izliyordum.
Önce koltuga oturdu.  Sonra ayaklarını uzattı.  Hala gözlerim onun üstündeydi. Sonra birden afalladı.  Ne oluyor  diye baktıgımda telefon çalıyordu  gözleri telefon sesinin geldigi yeri  arıyordu. Birden gözleri  bana bakmaya başladı.kırmızı kazagıyla çok tatlıydı dedim içimden. Kendi kendime affalamış halini düşünürken ona biraz daha aşık olmuştum. Ben ona bakıyor o bana bakıyordu bir sesizlik oluşmuştu.  Telefon susmuştu. 2. Defa çalmasıyla sessizlik bozuldu -  jenn açmıycakmısın telefonu.
-pardon benim telefonum mu
-alo
(ses gelmiyordu)
-alo kimsiniz.
Telefonun mikrofon kısmını kapatıp jess'e baktım.  Bana meraklı gözlerle bakıyordu.  Kısık sesle - konuşmuyor dedim.
Telefonu kulagıma tekrar kotup son kez - alo dedim.
Birisi sakin ve diri bir sesle.
-merhaba güzellik oyun oynamaya hazırmısın diyordu.
Gözlerimdeki şaşkınlıgı jess farketmişti.  Telefonu hemen elimden aldı.
Alırken birşeyler daha söylüyordu.
Cevap vermemiştim.
Jess o daha hazır degil  ama hazır oldugunda hepsini bitirecegiz simon
Bu jessin arkadaşı olmalıydı.
Numaramı nerden buldu ki. Sordugumda soru ya yıllardır beni takip ediyorlar nasıl bulamasınlar.
Jess konuşmaya başladıgında onu dinliyordum. Gözlerine odaklanmıştım.  Oysa dalıp gidiyordu. -  jenn 18 yaşında oldugunu biliyoruz  ama dikkat  çekmemen için lisede 11. Sınıf olarak  devam ediceksin.
2 sene lise okuyacaksın bu iki sene seni fark etmemeleri gerekiyor daha sonra başka ülkeye gidecegiz.  Savaşlar başlıyacak ve hiç bitmeyecek her adımında başka bir savaşın içinde kalacaksın.  Simon geldiginde kaydını liseye  yaptıracagız.  Gittigin lisede her sınıftan senikoruyacak vampirler olacak okulda bende okuyorum yanlız vampir oldugunu dierleri gibi fark ettirmeyeceksin. Ettirirsen cezamız soyumuzun tükenmesi olur.  Tüm insanlık peşimize düşer.  Ve bizim olmasını en son istedigimiz şey.
Jess üstünü degiştirmek için yukarı çıktı.  Bende peşinden çıkıp kendi odama gittim.  Güzel bir banyo yaptım  havluyla tam odamda kıyafet seçicekken jess içeri geldi. Panikle arkamı döndüm. - ne istiyorsun beni böyle görmemelisin. - ha- haklısın dedi kekeliyordu sanırım.  Beni  böyle görünce  heycanlanmıştı. Bunları düşünmeyi bırakıp biraz utandım. Daha sonra  havlumu düzeltip ona döndüm. - ne oldugunu söyliyecek misin.
Yanıma yaklaştı. Utandıgı gözlerinden belliydi ve hala odamdan çıkmamıştı. Bir bana bakıyor  birde yatagımın üstüne.
Daha sonra kendini toparlıyıp  gözlerime bakmaya başladı.
-jenn sana birşey  söylemem gerekiyordu.
Söyleyip söyliyememe konusunda kendimle uzun süre çatıştım hemde çok uzun. - bekliyorum jessy.
-bu  arada özür dilerim.  Sanırım biraz daha bekliye bilirim.  Giyin  ve aşagıya gel. - tamam dedim.  Ve odamdan çıktı. Kendi kendime zıplamaya başladım.  Odama girdiginde nefesim kesilecek sandım.  Parfüm kokusu koridorlara ve odama dagılmıştı.
Dolaptan kıyafet seçtikten sonra giyinmeye çalıştım ne söliyecegini düşünerek. Siyah şortumu üstüme de beyaz  bir badi giydim.  Aşagı koşarak indim.  Ne söyliyecegini düşünmekten benimi yiyip bitirmiştim. Merdivenin son  basamagında duurdum öylece jess'in bana gelişini izliyordum. Etrafta kim var kim yok  hiçbirşey dikkatimi çekmiyordu.  Gözüm jessin üstündeyken kimse umrumda degildi.
O çok yakışıklı olmuştu.
Oradan bir ses gözlerimi jessten uzaklaştırıp kendine çekmişti. Sesi tanıdık geliyordu
-ne o aşık mı oldun  jessye.
Kızgın  bir bakış attım.
Jess bakışlarımı fark etmiş olacak ki cocugun  yanına gidip omuzuna bir  yumruk attı.
-kapa çeneni simon.
Bu telefonda konuştugum kişi miydi? Jess bizi tanıştırdı. -  bu simon dedi. Simona da sen zaten onu tanıyorsun hadi çıkalım dedi.
Bana ne söliyecekti. Hala söylememişti. Kendi kendime konuşurken jessin cümlesiyle dikmatim dagıldı.
-sokaga böyle mi çıkacaksın?
- nasıl çıkmalıyım?.
-Bacakların oldugu gibi gözüküyor  başka birşey giy. dedi sinirle
Sanırım beni kıskanıyordu. Gözlerim parlıyordu.  O ise gözLerimin parladıgını görünce kızgın suratı inmiş yerine aptal aşık yüzü gelmişti. Bu cocuga aşıgım  dedim içimden ve yukarı çıkıp siyah bir pantolon giydim.
Kafam jessle fazla meşkul dü.