1.Bölüm

313 27 4
                                    


Bunu yapıyor olduğuma inanamıyorum, diye aklından geçirdi Chanyeol cehennem deliği olarak adlandırdığı okulda yürürken.

Kim lanet olası Jongin az önce istenmeyen o iddiayı sunmuştu.
Neden tüm insanlar arasından o inek? Ama oh peki, arkadaşı herkese kaşı böyle yaramaz ve acımasızdı.
Tabikide, BabySoo'su hariç.

BabySoo'su dünyadaki diğer herkes gibi kırılmayı ve başının belaya girmesini hak etmiyordu. Onun BabySoo'su tüm tatlı tatlılardan daha tatlıydı. En azından Kim Jongin buna inanıyordu.

Chanyeol her gün etrafını saran kızlardan duyduğu 'Oppa!Seni çok seviyorum!" çığlıklarını görmezden geldi. Onların okullarında zengin, popüler ve yakışıklı olunca, şüphesiz çılgın takıntılı kızlar tarafından beğeniliyordu. Onun biseksüel olduğunu ve onunla hiçbir şansları olmadığını bilseler de, yine de ellerinden geldiğince onun üzerine atlıyorlardı. Hiçbiri onun ilgisini çekmiyordu. Evet, onların yüksek tondaki sesleri başını ağrıtıyordu ama bununla baş ediyordu. Neredeyse alışmıştı, neredeyse, tam olarak değil.
Belirledikleri ineği arayarak, koridorda büyük adımlarla ilerlemeye devam etti.
Adı neydi? Ah doğru Byun!
Hayır. Byun Baekhyun!
O kadar da kötü olmayacak, diyerek kendini ikna etti Chanyeol.' Yalnızca bir hafta ve sonra bitecek. Ve o inek bunu sorun etmeyecek, sadece çalışmaya ve asıl kimliğine geri dönecek. Bir inek.'
Peki, hadi hayırlısı...

Chanyeol büyük olan çocuğa doğru hızla yürüdü ve tam önünde durdu.
Baekhyun uzun ve popüler olan Chanyeol'un namı diğer hayatının aşkının etrafını saran kızlarla birlikte okula girdiğini gördü. Ki bu kıskançlıktan kanın kaynamasına neden olmuştu ama beklemediği şeyse genç olanın tam önünde durmasıydı.
Önündeki aşırı derece uzun olan çocuğa bir bakış attı ve sonra hemen başını indirdi.Baekhyun uzun süre ona bakamamıştı aksi takdirde aklını tamamen kaybedebilirdi. Tam Chanyeol'u pas geçmek için uzaklaşacakken, Chanyeol konuştu.

"Benimle çık." Etraflarındaki kızlar yerlerinde donakalmışlardı. İç çekişler ve onlardan gelen 'Oppa' şeklindeki belli belirsiz fısıltılar duyuluyordu.
Ne kadar şaşırmış olurlarsa olsunlar, bu Baekhyun'un şaşkınlık durumuyla karşılaştırılınca hiçbir şeydi. Şaşırmış demek yetersizdi. Evet, bunu istemişti ama bu sadece rüyasında olurdu. Gerçekte oluyor olmamalıydı. Sadece olamazdı, imkansızdı.

"Bana mı...dedin?" Kısık sesle sordu ve kekeledi. İlk kez konuştuğu birine karşı kekelemek her zaman yaptığı bir şeydi. Neredeyse onun kişisel yeteneklerinden biri olarak sayılabilirdi. Tabii ki bir yetenek olarak sayılırsa.
Chanyeol boğazını temizledi.
"Evet,başka kim olabilir?Yani..?"

Bu gerçekten oluyordu. Baekhyunla konuşuyordu. Ama Baekhyun buna inanamıyordu, sadece hayır.Neden şimdi biri ona yakınlaşıyordu? Tek değerli arkadaşını kaybettiği günden beri başka arkadaşı olmamıştı. Ve şimdi Park Chanyeol, Baekhyun'un hayranlık ve sevgi beslediği tek insan, ona geliyor ve çıkma teklifi ediyordu.

İşte böyle.

Bu çılgıncaydı. Eğer bunun gününün bir parçası olacağını bilseydi, asla uyanmazdı. Bu onun için çok fazlaydı.
Baekhyun cevap vermek için dudaklarını ayırmadan önce yutkundu.

"Ben..Neden seninle ç-çıkacağım ki?"

Chanyeol'un ineğin az önce ona ne dediğini algılaması bir saniyesini almıştı. Neden mi?
Chanyeol afallamıştı ama ifadesini havalı tutmayı başarabilmişti. Peki, olacağını düşündüğü kadar kolay değildi. Bir kez daha içinden Kai'ye sövdü sonra çocuğun sorusunu yanıtladı.

"Çünkü..senden hoşlanıyorum."

"Öyle mi?" Baekhyun'un kalbi aşırı hızlanmıştı, her şey onun için aşırı bunaltıcıydı ve doğru düzgün düşünemiyordu.

It Began With A BetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin