Bölüm-3

477 30 7
                                    

Hilal bir kendisine uzanan ele bir de ablasına baktı.Ablası sinirden köpürmüştü.Leon ise hala gülerek elini uzatıyordu.

-Benimle dans eder misiniz küçük hanim? ,diyerek sorusunu yineledi.

Hilal'in uzun süre beklemesiyle etraf sessizleşmisti.Yıldız ve Azize  Hilal'in vereceği cevabı bekliyordu.Hilal ise kibar bir şekilde Leon'un elini indirdi.

-Oturup izlemeyi tercih ederim, dedi.

Leon böyle bi cevap bekliyordu tabiki.Ama hemen vazgeçmeyecekti.

-İsrar ediyorum.

Hilal bu anlamsız ısrara bir anlam vermemişti.Ablasından hoşlanmıyor muydu bu teğmen ?Ayrıca bir düşmanla dans edeceğini mi sanıyordu ?

-O zaman ben de ısrarla reddediyorum.,dedi Hilal.Biraz sesli söylemiş olsa gerek babasının gözleri de ikisine çevrilmişti.Cevdet bu durumdan rahatsız olmuştu.Vasiliyle olan ilişkisi ne kadar iyi olursa o kadar çok bilgi alırdı.Cevdet:

-Kızım neden geri çeviriyorsun Leon'u? Nezaketen eşlik et lütfen.

Hilal babasının bu kesin emri üzerine istemeye istemeye ayağa kalkıp piste yürüdü.Daha sonra dans etmeye başladılar.Leon oldukça mutlu görünüyordu.Hilal'i yönlendiren Leon ailelerin gözünün önünden çekmişti ikisini de.Leon:

-Simdi söyle bakalim küçük hanim.Benimle bir sorunun mu var?

Hilal bunu beklemiyordu.Ama Leon'un bir problem olduğunu anlayacak kadar zeki olduğuna sevinmişti.Hilal:

-Kendinize haksızlık ediyorsunuz teğmen.Sizinle ne gibi bir problemim olabilir ?Alt tarafımı şehrimize gelip bize esir hayatı yaşatıyorsunuz.

-Ben bundan bahsetmiyorum küçük hanim.Beni neden yok sayiyorsunuz?Kendinize silah doğrultan asker bile konuşmaya değerken benimle neden konuşmuyorsunuz ?

-Sizinle konuşmuyorsam ne yapıyorum şuan?

-Ne demek istediğimi çok iyi anladınız.

-Peki söylüyorum.Buraya geldiğiniz ilk gün abim saydığım Hasan Tahsin 'ı vurdunuz.Sizi saygı göstereceğim veya herhangi bir duygu besleyebileceğim biri olarak görmüyorum.Bu nedenle varlığınızla olabildiğince alakadar olmamaya çalışıyorum.

O günü hatırladı Leon.Halkin arasından biri babasına silah çekmişti.O kişiyi vurmak istemezdi ama ateş etmek üzereydi.Babasını kurtarmak için ateş etmişti.Daha erken kesfetmeliydi.Halkı aramalıydı.Belki arasa Hasan Tahsin ölmemiş olabilirdi.Ama olan olmuştu.Bunun için kendini çok da suçlamıyordu.

-Bakin küçük hanim ilk ateş eden o'ydu. Ben orada savunma yaptım sadece.Yani suç bende değ-

-Tabi siz savunma yaptınız çünkü o vatan toprağını savunuyordu değil mi?!Boşverin teğmen.Olaylara bakış açımız farklı.deyip dansı kesip yürümeye başladı Hilal.Leon bu kız beni hiç dinlemiyor diyerek Hilal'i kolundan yakaladı.

-Sözlerim bitmeden bir daha gitmeye cüret etmeyin küçük hanim.diyerek Hilal'in çıkıştı.

-Söyleyin öyleyse dinliyorum.

-Suç bende olmasada Hasan Tahsin'in ölümü için üzgünüm.Ben buraya kimseyi öldürmek amaçlı gelmedim.Sizinle de bir alıp veremediğim yok.Ben sadece aramız kötü olsun istemedim.Simdi musadenizle ablanıza ayip olacak.,deyip Hilal'in bir başına bırakıp Yıldız'ı dansa kaldırdı.

Ali Kemal Yıldız'ı dansa hazırlanıyordu.Üstünü başını son kez düzelttikten sonra Yıldız'a doğru yürümeye başladı.

Karşıdan gelen Ali Kemal'e bakan Yıldız da oturmaktan sıkılıp dans etmek için gelen bu fırsatı değerlendirmeye başladı.Leon'la yapmak istediği dansı Ali Kemal'le yapacaktı.İçi burkulmuştu biraz.Kafasını önüne çevirdiğinde karşıdan gelen Leon'u gördü.O da kendisine gülerek bakıyor.Dans teklifi edeceğe benziyordu.Ali Kemal ve Leon ikisi de aynı anda dans teklifi yaptı.Yıldız seçimini tabiki teğmenden yana kullandı.Ona göre Ali Kemal daha yakışıklı olabilirdi.Ama çok toydu.Onla bir işe kalkışmak-Ne diyorum ben diyerek dikkatini Leon'u verdi.

Leon'un  gülümsemesinin nedeni Yıldız'la dans ediyor oluşu değildi.Daha deminki tartışmada Hilal'in nasıl alt ettiğine gülüyordu.Sonunda ablasıyla dans edeceğini söyleyince kıskanmış miydi ?

Hilal ise Leon'a karşı çok sert davrandığını yeni yeni farkediyordu.Bir bakımdan o da haklıydı.Her ne kadar toprağını savunan Hasan Tahsin de olsa o durumda olan herkes savunma yaptığını söylerdi.Gerci niye Leon'u kafasına takıyordu ki?Ablasıyla gayet mesut dans ediyordu işte.Yarım saat sonra Hilal'in canı sıkıldığından annesinden  izin alıp balodan ayrıldı.Eve girdiğinde babaannesi uyuyordu.O da odasına girip kapıyı kilitleyip yazı yazmaya hazırlandı.Babaannesi uyusa da kalkma ihtimali vardı.Kalkıp bu yazılarını görse bir şey anlamazdı belki.Ama annesine söylediğinde annesi ne işler karıştırdığını anlardı.Yazılarını yazarken bir anda sokaktan sesler gelmeye başladı."Vatan haini çık meydana " diyordu halk.Herkes "daha ne kadar eğilicez?"diyordu birbirine.Bir anda içeri taşlar girmeye başladı.Hilal panikleyip çığlık attı.Yanmıs kağıda sarılı taş perdeye gelince perde tutuşmak başladı.Odanın kapısına koşan Hilal kapıyı açamadı.

-Şimdi olmaz.Şimdi bozulamazsın.

Arada bir bozulan kilit yine bozulmuştu.Hilal odadan çıkamıyordu.Babaannesinden ses çıkmıyordu.Babaannesine seslenmeye başladı:

-Babaanne!Babaanne!

Babaannesi de Hilal'in sesine karşılık verdi:

-Geldim yavrum.Yavrum deyip ağlıyordu.Ama merdivende gazdan dolayı bayıldı kaldı.Bağıran Hilal'in de sesi bir süre sonra kesilmişti.

Yıldız'la dansa devam ederken Hilal'i göremeyen Leon'un da bir anda hevesi kaçtı.Sanki Hilal için dans ediyordu Yıldız'la.Öyle bir şey yoktu tabiki.Ama Hilal yoksa dışardan keyifli görünmesinin de bir anlamı yoktu.Yıldız'a yorulduğunu söyleyip dışarı çıktı.
Dışarı çıktığında bir kaç kişinin "daha ne kadar eğilicez?" diye konuşup ellerinde bayrakla bir yere doğru yürüdüklerini gördü.Gittikleri istikamet Hilal'lerin eviydi.O taraftan duman geliyordu.Aklına gelen şey olmuş olabilir miydi?Adımlarını hızlandırıp oraya varınca düşüncelerinde haklı olduğunu anladı.Hilal evde olmalıydı.Paltosunu başının üstüne örterek eve girdi.

Mehmet akşamki baloya çok sinirlenmişti.Bu baloya engel olmak istiyordu.İnsanların uyuduğu yeterdi.Kahveye gidip halkı kışkırtmak istedi.Mehmet insanları baloya karşı örgütlerken örgütlenenlerin  yunanlıların balosu değil,Hilal'in evini bastıklarını öğrenince hızla oraya gitti.Eve vardığında Hilal'in sesi gelmiyordu.Bayılmış olmalıydı.Eve girecekken içeri giren teğmeni gördü.Arkasından Mehmet de içeri girdi.

Leon eve girdiğinde gözü hiç bir şey görmüyordu dumandan.Merdivenlere doğru ilerleyince Albay Cevdet'in annesini gördü.Hilal de içerideydi ama önündeki kadına da yardım etmeliydi.Hilal'in babaannesinin kucaklayıp dışarı çıktı.

Mehmet ise eve girip Leon'un başka birini çıkardığını görünce merdivenlerden üst kata çıkıp odalara bakmaya başladı.Bir odanın önüne gelince kapısını açamadı.Hilal bu odadaydı.Kapıyı kırmaya çalıştı.Bir anda kapı kırıldı.Yanında yunan teğmen vardı.

Leon Hilal'in babaannesini dışarı bırakıp içeri girdiğinde kapıyı kırmaya çalışan çocuğun yanına gidip kapıyı girdi.Eğilip Hilal'i kaldıracakken çocuk kendisini tuttu.

-Bırak sen ben taşırım dedi Mehmet.Onun sana minnet borcu olsun istemem.

Hilal'i kucağına alan Leon:

-Simdi bu minnet borcunu sana karşı mı hissedecek?Cekil önümden yoksa geç  kalacağis.deyip Hilal'i dışarı çıkardı.

Bilinci yerinde olmasa da Hilal kendisini kurtaranı tanıyordu.Gözlerini araladı.Ağzından iki kelime döküldü.

-Özür dilerim.

Küçük HanimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin