Rüyalara İnan

5. Bölüm: Soru işaretleri???

*Multimedia' mızda Artık Rüzgarda var! lütfen beğenmeyi unutmayın ve bize yardımcı olmak için whatsapp veya diğer hesaplarınızdan arkaşlarınızla paylaşırmısınız? Beğeni ve yorumlarınızla bize yardımcı olabilirsiniz. Hepinizi seviyoruz. "

***

...Bu çocuğu her gördüğumde sinir bedenimi sarıyordu, nefreti bu kadar derinden hissetmemiştim...Rüzgarında bu okulda olmasını hiç düşünmemiştim? Toprağa döndüğümde bir küfür mırıldandığını duydum. Nefret dolu bir o kadarda aşağılayıcı gözlerle onu izliyordu. Rüzgarın elinde siyah bir elektro gitar vardı.Hocaya yaklaştı

Rüzgar "Hocam İlkay hoca gitar grubu ile piyano grubu birleştireceğini söyledi ama geçici bir süre gitar sınıfı boya badana bitene kadar böyle idare edeceğiz." dedi.

Cansel hoca "Tabiki, geçici ise eğer sorun olmaz." dedi

Cansel hoca ile İlkay hoca evli ve bu okulda Özcan diye bir oğulları varmış ama geçen sene mezun olmuş. İkiside müzikle ilgileniyor ve çok tatlı bir çiftler.
İlkay hocanın grubu içeriye Girdi ( başta Rüzgar olmak üzere!) başımı Toprağa çevirdiğimde bana baktığını yakaladım.

Toprak "Kaşların çatıldı."dedi.

Anlaşılan beni uzun zamandır izliyor (yoye eziqler.)
İç sesime küfür ettiğinizi biliyorum banada arada oluyo öyle çokta şey yapmayın. Neyse. Saçma sapan şey ediyosunuz. Bence susmalıyım. Her neyse işte bana bakıyodu...

" Ondan! Nefret! Ediyorum!" dedim.

Sadece kendi duyabileceği şekilde "yanlız değilmişim demekki"dedi ama ben duyabilmiştim.

" Rüzgara olan nefretimin yanı sıra birazcık...sebepsizce korkuda var, sonuçta beni tanıyabilirde."

Toprak " Onun sana zarar vermesine izin vermem ayrıca...tanıması pekte mümkün değil sanırım. Eğer tanısa bile..."

"Tanısa bile ne?..."

Kulağıma eğildi. Nefesi boynumu yakarken aynı zamanda içimde bir ürperti belirdi.

"...Tanısa bile..." saçlarımın bir tutamını alıp kulağımın arkasına koydu.

"...Dokunamaz ."

Söyledikleriyle ağzım bir karış açıldı. Söylediğine o hoş hareketine...ister istemez gülümsedim. Gülümsediğini görür gibi oldum ama benim gördüğümü fark edince anında gülümsemesi silindi. Kendini toparlar gibi bir hareket yaptı ardından Rüzgarın bize baktığını gördüm. Beni görünce tuhaf ve 'muzipçe!' bir bakış attı. Ardından pis bakışlarını Toprağa çevirdi.
İlkay hoca elindeki kahverengi gitarını çalmaya başladığında Rüzgar'da gitarıyla ona eşlik etti,Rüzgar gitarı güzel çalıyordu ama iyi bir sesi olduğu söylenemezdi... veya ben Toprağın sesini duyduktan sonra bana diğer bütün sesler yetersiz gelmişti... Belki...Bilemiyorum....

Bizim tayfada olan Bora ve Ece de gitar grubunda olduğunu farkedince onların yanına gittim.

"Ooo sizdemi burdaydınız best çiftler."

Bora "Tabii,Sevgilimle gitar çalıyoruz bizde" dedi ve Ece'nin yanağından makas aldı ardından kolunu omzundan atıp kendine çekti. (Çok tatlılar. Bazen kıskanıyorum!).
Ama onların bu haline gülümsemeden edemedim.
Ece yanıma geldi.Kısık bir sesle;

"Şu Kumral saçlı çocukla işi pişirdiniz mi?" dedi sırıtarak.

"Ya Ne Ha-Hayır. Toprak mı? Biz sadece piyano çalıyoduk yani şey yani...galiba şey...yanlış anladınız..." diye saçmalarken...