BÖLÜM 5 |GİTTİ İLKİ

71 7 3
                                    

Kaan oo kimler varmış kimler n' aber Mert vay Bora efendi de burdaymış dedi sırıtarak . Bora malesefki senin sülalene kaymak konusunda efendi olamayacağım Kaan.dedi ve yürüdü. Beni görünce o ne lan dedi. Ne var be diye çemkirdim. Kızım Defacto ' nun sahibi krize mi girmiş batıyor muymuş lan bu eteğin yarısı nerde lan dedi. Gözlerimi devirerek Bu bir şort etek değil dedim. Bora bana " valla mı " bakışlarını atmaya başladı. Mert aranızda ilaçlaçlama şirketinin numarası olan var mı ? Bizim kızın dolabını güveler basmış heralde . Ulan bu şortun yarısı nerde lan dedi . Poyraz ise üstündeki deri ceketi çıkartıp belime bağladı . Anasını satayım kızda benim kadar boy var bacaklarının hala yarısı dışarda dedi. Herkes kahkaha atmaya başlamıştı. Hatçe tepine tepine gülüyordu. Gökhan bence eski hali daha iyiydi Ezgiciğim . Sence kuzen dedi.Kaan sırıttı bence de kuzen bu fırtınaların kızlarının hiç bir kusuru yok ama işte yanlış şahısların yanındalar  dedi. Poyraz sırıttı ve n ' aparsın Kaan bazı daha şahıs bile olamamış dünyaya gelmeleri bir  yanlış olan yaratıklar var şu dünya da  Allah ' ın işi dedi. İdil Poyraz ' ı çekiştirdi Poyraz biz bi hava almaya dışarı çıkalım dedi. Poyraz arkadan üstündeki o yaratığı değiştir diye bağırdı. Mert ve Bora aynı anda duydun dediler. Melis karşı çıktı ve ya hayır Ez üstünü falan değiştirme çok güzel olmuşsun. dedi. Anıl mal mısın zaten o yüzden değiştirmesini istiyorlar. dedi. Hatçe Anöl ' e hafifçe vurdu. Ben olsaydım ama beni ponçiklerdi iki saat.Söz konusu Anıl bu farklı bir fışık bu . Hatçe bence de kanka değiştirme çok güzel olmuş hatta bana da alalım bir kaç şort benim bu tarzdan hiç yok dedi. Anıl olmasında zaten ne yapcaksın şortu giy gitsin pantolon dedi. Hatçe hemen lafı yapıştırdı. Ne yani sen "sana pantolondan başka bi şey yakışmaz" mı diyorsun dedi. Ben onları dinlerken içeri uzun boylu koyu sarı saçlı çam yeşili gözleri olan bir "insan olmayan göktaşı " girdi. Bu insansa valla ben neyim acep düşünülür. Şuan kendimi " ziyan olmasın " diye sonuna kadar sıyırdığım kek kabı gibi hissediyordum. Ziyan olmasın diye gözlerim dört dönüyordu. İsimsiz göktaşı en arkaya oturup telefonuyla uğraşmaya başlamıştı . Ben hala onu incelerken hoca içeri girdi. Evet gençler yerleşelim hemen oturun dedi. Melis ' , Hatçe , İdil hepsi dönmüş arkadaki daşa bakıyorlardı . Hoca konuşmaya devam etti. Merhaba gençler ben Semih bu yıl drama dersimizi beraber işleyeceğiz diğer gruba göre fenomen kişiler var . Ben  bu okula yeni geldim fakat seni tanıyorum örneğin dedi. İdil 'i göstermişti . İdil ben mi demişti. Hoca evet sen şu yanında ki kız eski okulumdaki bir grup erkekle tartışmıştı. Sen de onu durdurmaya çalışıyordun oradan hatırladım  dedi. Bizimkiler dönüp bana bakmıştı. Çünkü  bilin bakalım bahsettiği kız kimdi? Tabiki de bendim . Hoca sırıtıyordu. Adını bilmediğim bir kız hocam hadi artık başlayalım dedi ve beni açıklama yapmaktan kurtardı. Hoca başlayalım tabi ama önce sesi güzel olan var mı ? diye sordu . Alttan Hatçe 'nin sırasına doğru tekme atmaya başladım . Hoca peki o zaman herkesin sesini bir dinliyelim çünkü şarkılı bir bölümümüz var dedi. Aylin en baştaydı . Hoca evet kızım senle başlayalım dedi. Aylin yabancı bir parça söyledi ve tabikide Simten ' de . Onun arkasında Alara oturuyordu. Hemen başladı şarkıya.

"Bak yıldızlar altında gözlerimin içine .
"Duy rüzgarların bize anlattığı bir şey var ."
"Bir fısıltı gibi o en büyük çığlıklar ."
"Bilmezler mi gelir  geçer en büyük fırtınalar "
" Biz aşkı meleklerden çaldık "
"Birbirimize sımsıkı bağlandık..."
Güzel söylemişti sıra Mert 'teydi . O da öflüye püfleye başladı.

"Adresim aynı , kaderim aynı günlerim aynı geceler aynı ."
"Sarı saçlım hasretimsin sen kara dantel sokağımda ben "
"Kapımda akşam gülleri mateminle tutuşurken."

Her zaman ki gibi Kayahan ama bayağı iyi söylemişti Allah 'ı var. Sıra Bora 'daydı .

Söylemeyeceğim. dedi. Sıra otomatikman İdil'e

"Olur olmaz hayallerin üstüne sislenmiş bir perde örttü sevgimizin."
"Bak yanık yanık çığlıkların duyulmaz oldu sanki."
"Dilsizim belki çoktan kaybettin sende bir beni bende vazgeçtim top sende ne istersen ol istiyorsan git."
"Benim kadar sevince aşkta ne olursa acele et ."
"Çaldığın yılları hıybe ettin ."
"Bende net hayat bu belli olur mu ?"
"Pişman olup geri dönersen vay hemde ne vay haline "

İdil 'de iyiydi. Sıra Poyraz daydı.

Şarkı söylemek yerine arkasına dönüp Anıl'a bir şeyler fısıldadı.
Ve sınıfı Anıl'ın sesi doldurdu.

"Ne kağıt kalemsiz olmayı bilir ne ben sensiz kalmayı."
"Neden bir dert başlayıp diğeri gelir ."
"Ateştir bu iyi bilir yakmayı "
"Kuşları anladım da senin kanatların yok nasıl uçtun da gittin "
"Kırık cam misali hatalarım acıtır seni böyle mi kaybettim "
Sıra Hatçe'deydi.

"Seni sevmiyorum artık çamura pasağa bulaştık yalana dolana battık."
"Ele nispet gülüşler günü dolmuş vaatler bana uymaz git yazık."

Sıra bendeyi derin bir nefes aldım ve...

İSTEMİYORUM dedim. Ne yani söyleyecek miydim bir de?

Arkamdan mühteşem bir ses geldi.

"Bir gelsen diyorum
Beni çekip alsan çıkmazlardan
Hiç bir şartım yok
Sadece tutsan kollarımdan "

"Yar yine çık yoluma
Aldın aklımı ah
Dile benden sen ne istersen
Bir ömür varım"

"Bir ben yaşıyorum
Sensizliğin zorluğunu
Bir şey duydun mu ?
Farkettin mi yokluğumu ?"

Arkama dönüp bakınca Oh My Allah diye bağırdı içimdeki Ez . Tabi haklı yavrucak her gün böyle daşlarla  karşılaşmıyor ya. Hoca adın ne oğlum gerçekten sesin çok  güzel  dedi. Daş gülümsedi . Yüzü bayağı sertti normalde ama gülümseyince suratı yumuşuyordu. Yumuşamaması elde değildi çünkü gamzeleri vardı. Berke hocam. dedi. Hoca suratına "I want to  play game " ifadesini takındı ve sırıtmaya başladı. Ve tamam. Adın Berke hocam dı değil mi ? dedi . Ben bu herifi öldürürüm. Kesin Yunus olsa "alın şu malı başımdan mal katili olacağım yoksa " derdi. E haklı abi çocuk haklı yani . Ben galiba delirdim diye düşünürken Berke ' nin sesini  yine işittim. Sadece Berke hocam dedi. Hoca ise sadece Berke hocam değil mi işte dedi. Daha fazla dayanamadım ve adı Berke dedim. Onu işaret ederek. Berke bana bakıp gülümsedi. Bende ona gülümseyerek cevap verdim. Biz birbirimize güle dururken Poyraz'ın öksürme sesleri geldi. Kafamı ona doğru çevirdim. Kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Yanında oturan Bora 'ya kardeşim ya ben Ezgi 'nin yanına geçeyim ya sen geç dedi. Yine ne oldu lan . Sen geç dedi Bora. Berke etrafa n oluyor kardaşlar bakışları atıyordu. Poyraz yanıma geçti . İdil de Bora 'nın yanına. Poyraz kulağama bu da  ne lan şimdi diye fısıldadı. Bende ona asıl sen söyle bana bu ne dedim. Bana sanki yaklaşması daha mümkünmüş gibi daha da yaklaştı. Ve benim dışında hiç kimsenin gülümsemeni görmesini istemiyorum.  dedi. Bunu sanki oyuncağı elinden alınmış bir çocuk gibi söylemişti. Haa dedim. Ezgi lütfen anlamıyormuş gibi yapma . Bu kadar saf olamazsın her şey gayet açık ve net dedi. Hoca kızım konuşmayın dedi. Ben mi hocam dedim. Evet kızım sen sessiz olun yanındakiyle dedi.Tamam hocam dedim. Poyraz 'a teneffüste konuşalım Poyraz dedim . Tamam diye  homurdandı. Hoca evet herkesin sesini dinledik ve bir karar verdim. dedi. Berke 'yi ve Hatçe 'yi işaret ederek sen ve sen dedi. Hatçe ben mi dedi. Hoca evet kızım sen ve adın Berke 'ydi galiba dedi. Ardında zil çaldı. Poyraz direk kolumdan tutarak beni çekiştirmeye başladı. Hızla arka bahçeye indik. 9. sınıf belli oldukları bir kaç oğlana kaybolun lan !! diye bağırdı . Çocuklar anında toz olmuşlardı. Bileğimi kavradı ve belimden tutarak beni kendisiyle bir bütün haline getirdi. Ben daha ne olduğunu anlayamadan dudaklarıma yapıştı....

♣♣☆☆★★★★♧♧♣♣♣

Bu bölümde burda bitti. Yorum ve vote yi esirgemeyin lütfen. Kapak tasarımı konusunda yetenekli olan kişiler varsa haber versin lütfen. Bu arada en sevdiğiniz karakter veya çift kim ???

Birde İdölüm ün hesabı

xkremsantix

Hayat Dedikleri Bu Mu ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin