Bölüm 5

51 6 0
                                    

-Tamam. Soruların cevabını seçiyorum. Dedim bir anda. Garip adam şaşkın ve mutluydu.

-Doğru seçim. Şimdi turuncu kapıyı aç ve içeri gir. Ben seni burda bekleyeceğim. Burdan sonrasını yalnız halletmelisin. Vereceğin kararları enine boyuna düşün. Asla hemen karar verme. Verdiğin kararlar burdaki yaşamını etkileyecek. Istediğin kadar düşünebilirsin. Kararını ver ve yanıma gel, seni burda bekleyeceğim. Ama sakın acele etme. Şimdi git. Dedi. Sanki biraz endişeliydi. Yanlış karar vermemden korkuyordu belki de. Belki de beni kaybetmekten. Bir daha görememekten korkuyordu. Tamam anlamında kafamı sallayıp kapıya doğru yavaşça yürümeye başladım. Korkuyordum. Onu kaybetmekten korkuyordum. Bir daha görememekten korkuyordum..

"Endişeliyim. Ya yanlış kararlar verirse? Ya bir daha onu göremezsem? Lütfen.. lütfen doğru kararlar ver. Onu kaybetmekten korkuyorum. Bir daha görememekten korkuyorum. Seni burda bekleyeceğim. Lütfen gel.."

-Sue. Dediği gibi arkamı döndüm. Bana doğru yürümeye başladı. Ben de bir kaç adım attıktan sonra nefesini hissedibiliyordum. Dayanamadım ve kollarımı boynuna sardım. Garip adam da karşılık verdi. Duygularındaki samimiyeti hissettim bir an.

-Geri döneceğim. Dedim yüzüne bakarak. Ve yanından ayrılıp turuncu kapıyı açtım. Içeri girdim ve farklı bir dünyadaydım. Görevli insanlar vardı. Insanların birden kafası bana çevrilmişti. Hepsi merakla bir sonraki adımımı izliyordu. Yanıma görevli bir bayan geldi.

-Buyrun efendim. Bu taraftan. Dedi, koridorun sonundaki kapıyı göstererek. Endişeliydim. Görevli bayanı takip etmeye devam ettim. Kapının önüne gelmiştik.

-Siz burada bekleyin. Dedi görevli ve içeri girdi. Kapının önünde usulca beklemeye başladım. Çok geçmeden kapı açıldı. Görevli bayan elindeki cihazlarla üstümü aramaya başladı.

-Güvenlik için yapılması gerekiyor. Rahatsızlık için özür dilerim. Dedi. aramaya devam ediyordu. Bitiminde ise;

-Takılarınızı almam gerekiyor. Dedi. Saatimi, gümüş yüzüğümü ve gümüş bilekliğimi çıkardım. Görevli bayan elimdekileri alıp;

-Buyurun, girebilirsiniz. Dedi. Kapıyı açtı. Içeride ne olacağına dair hiçbir fikrim yoktu. Korkuyordum. Yalnızdım. Garip adama çok ihtiyacım vardı. Biraz tereddüt, biraz endişe dolu kalbimle attım adımımı içeri. Girer girmez güvenle dolmuştu içim. Ne korku ne endişe. Hepsi uçup gitmişti. Tanıdığım bir histi bu. Ama anlayamıyordum  neden olduğunu. İçerisi  huzur veriyordu. Duvarın rengi, koltukların  rengi, pencereden gözüken manzara, içeriğe vuran ışık. Hepsi huzur vermişti bana. Masanın ardındaki arkası dönük biri vardı. Nedense korkmuyordum  ne olacağından. Ayrı bir güven vermişti bu oda bana. Benim tarzımdı. Küçüklüğümü hatırlatıyordu. Babamın kokusu vardı bu odada. Babamla hatıralarım vardı. Hepsi film şeridi gibi geçti gözümün önünden. Ne kadar da özlemiştim babamı. Ne kadar da mutluyduk. Bir anda yok olup gitti. Bırakıp gitti bizi. En mutlu günlerimizdi o zamanlar. Babama en çok ısındığım zamanlardı. Hiçbir açıklama yapmadan, haber vermeden bırakıp gitti. Vicdanı hiç mi sızlamamıştı? Nasıl dayanmıştı bizsizliğe? Nasıl dayanmıştık onsuzluğa? Düşüncelerde boğulurken arkası dönük adam;

-Koltuğa oturun lütfen. Dedi, sesi narin ve ağlamaklıydı. Korkumdan eser kalmamıştı.  Koltuğa oturdum. Adam arkası dönük konuşmaya başladı.

-Öncelikle bizi seçtiğiniz için teşekkürler. Umarım kuralları biliyorsunuzdur. Kurallara önem vererek hareket ederseniz yaşamınız için daha kolay olur. Konuşmamız bittikten sonra dışardaki görevliler size yeni yaşamınız için yardımcı olacaklar. Benim görevim ise sizi motive etmek. Öncelikle neden ailenizi değil de burayı seçtiğinizi öğrenebilir miyim?

İKİ DÜNYA ARASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin