Gel Bide Benden Bak!

1K 11 3
                                    

Ben derin. sıradan bi hayatım var iste bilirsiniz ev ve okul arasında.

Sabah alarm sesiyle uyandım benim alarm sesimde tam kopmalık ve sabahları yataktan sıçrayarak uyanıyorum o ayrı mesele.hemen üzerime nefret ettiğim okul formalarını giyip kendimi kapının önüne attım. Çantamla uğraşırken birine çarptım ve kim olduğu hakkında hiç bir fikrim yok ama bayağı kas yığını olduğu belliydi hayvan resmen kolumu kırdı "pardon" diyip sıyrılmayı planlıyordum ama arkamdaki sesle yerimde durdum ve topuklarımın üzerinde dönerek ona baktım "kolumu kırdın resmen, önüne bakmayı denemelisin bücür " bana bücür dedi."kusura bakma senin gibi oduna benim gibi bir bücürün  vuruşu etki etmez diye düşündüm" evet iste bu aferin derin iyi laf soktun."seni daha önce burada hiç görmedim" dedi bana göre seksi ve şaşkın haliyle "evet aslında bakarsan buraya yeni geldim 2-3 ay oldu ve benim acelem var by." Dedim. yürümeye devam ettim "görüşürüz" dedi bende elimi kaldırıp  salladım arkama dönük olduğumdan dolayı ne tepki verdiğini göremedim. Okula gittim ve çıkışta melis'le buluşucaz . Okul bitince Eve gittim hazırlandım. her zaman buluştuğumuz kafeye doğru yol aldım. Kafeye girdiğimde melisi gördüm ve hemen yanına gitip oturdum.

"naber"

" idare eder senden"

"idare eder ee anlat bakalım nasıl gidiyor" melis okulun popüler olan grubunda bulut diye bir çocukla çıkıyor e haliylede havasından geçilmiyor. Benim gözüm geldiğimden beri bu çocuğu hiç tutmadı zaten."ben bulut'tan ayrılmayı düşünüyorum."

"ciddi misin? Sen daha dün buna deli divane aşık deil miydin,ne ara değisti fikrin?" .

"değilmiş işte ya aman neyse hadi sinemaya geidelim"dedi bende kabul ettim tabikide! Sinemaya bayılırım -özellikle sinemada yiyişenler mısır atmaya- Sinemadan cıktım ve yürüyerek gitmeyi seçtim. İçimde bir his vardı ve ben onun ne olduğunu daha çõzememişti ki bu his sanırım takip edilme hissi gibi bir şeydi. Arkama dõndüğümde iki kişinin beni takip ettiğini gördüm sanırım sarhoştular dans eden bir maymun gibi yürüyorlardı (siz anladınız iste) hemen ara sokaga dondüm ve açık olan ilk apartmana girmeyi planlıyordum ama bu haksızlık neden bütün kapılar kapalı ki! Allah'ım yardım et !arkama baktıgımda söylenerek koşmaya başladılar. Tabi ben dururmuyum? Hayır. Allah ne verdiyse koşuyordum . Aptallar söyleniyolar ama ben anlamıom haliyle pis sarhoşlar. Evime çok az kalmıstı. Tam giderken önüme beş yakışıklı çocuk gördüm sevinsem mi ağlasam mı bilemedim. Bu bu çocuğu hatırlıyorum o gözler ah Allah'ım tesekkür ederim. Hemen yanına gidip "bana yardım et." Bana "neden ki" diye bir bakış attığında arkama kulağıma gelen ıslık sesiyle döndüm. Hemen arkasına geçip "lütfennn" diye fısıldadım. "Ne var " dedi adını bilmediğim onu sadece sabah gördüğüm kadarıyla hatırladığım kas yıgını. Evet bu tamda onu ifade ediyordu "kas yığını".

"Birsey olduğu yok dostum sadece kızla biraz eğlenmeyi düşünüyorduk." dedi pis sarhoşlardan biri.

"Kız bizle ve eğer bu bölgeye bizim bölgemize bir daha gelicek olursanız deil bu kızla eğlenmek başka kızlarla eğlenicek olduğunuz bir yerleriniz olmayacak" . "Tamam dostum bu kadar sinirlenme gidiyoruz " dedi ellerini havaya kaldırdı ve arkalarını dönüp gittiler.

Kas yığını bana dõndü ve "adın ne" diye sordu."derin" diyebildim. O kadar korkmuştum ki onlars  söylediği o lafları duyunca. Benim yerimde siz olsanız altınıza yapabilirdiniz. Ciddiyim." Bu saate dışarıda ne işin var?" Bana sordugu soruya bak! Ben simdiye kadar kimseye hesap vermedim buna mı vericem ya? "Sanane. Nerdeysen nerdeydim işte bu seni ilgilendirmez . Sana hesap vericek deilim " dedim ve arkamı dönüp gidicektim ki önümde, uzun boylu biri durunca gitmek çokta mümkün olmuyo tabi.

"Nereye?" Dedi uzun boylu yaratık . Allah'ım bunları sıraylamı gönderiyosun bilmem ki ? Daha deminki taşa sanane dedim ama bu anlamadı herhalde.

"içmeye bu yükü atlatmam lazım koca yaratık" tabiki aklımdan eve gitmek geçiyor ve öylede yapacağım. "Güzelim istersen beraber benim evde atlatabiliriz?" Dedi . "Defol seni sapık." dedim bağırarak. "insan bir tesekür eder ama deil mi?" Ooo bizim kas yığınına bak sonunda konuştu. Ukala. " teşekkür ederim . Şimdi izin verirseniz gidicem."

Bana asılan sapık " evet beyler bizim eve gidicez hadi gidelim " deyip elini uzattı bana. Hepsi etrafıma dolanmıştı. Kas yığınının arkasındaki boş sokağa bakarak " hayır olamaz." diyerek kafamı salladım ve hepsi oraya bakınca yanımdaki sapığın kolunu tutup özel bölgesine hızlı bir tekme atıp koşmaya başladım evime doğru . Pis sapıkyere boylu boyunca uzanmıştı ve bu haline yanındaki iki kişi kahkaha atıyorlardı, istemeden güldüm ve koşmaya devam ettim. Bu sırada elimi çantama attım ve evin anahtarını aramaya basladım ve arkamı döndüğümde kas yığınını e ve uzun boylu yaratığın beni kostuduklarını gördüm . Bu hızlanmam ve korkmam için güzel bir neden! Dur diye bağırmalarına ldırmadan koşuyordum. Kapıyı açıp içeri daldım ve merdivenlere yöneldim. Kas yığını benimle birlikte merdivenleri çıkıyordu kapının önüne geçip bir çırpıda içeri daldım beni yakalamasına iki adım vardı ve iyi sıyırmıştım . Sonra aklıma bir soru takıldı ve iki elimi kapıya dayayarak konuştum " Adın ne kas yığını?" Gülümsediğini gördüm. Evet gördüm çünkü delikten onu izliyorum. Çok yakışıklı , acayip yakışıklı...  kendime bir tokat attım arada kendime gelmem gerkiyor ama. "Poyraz. Tanışığıma memnun oldum mu desem bilemedim. Sen daha demin Orkun'a ne yaptın öyle?" dedi ve gülmeye devam etti. Dayanamayıp bende gülmeye başladım. "seninde başına böyle bir şey gelsin istemiyorsan dikkatli olmalısın." Dedim kapının arkasından gülerek. "kapıyı açarsan daha rahat konuşabiliriz" diye bi tavsiyede bulundu sanırım ama ben kabul edermiyim? Hayır tabiki ." Soyadın ne?" diye bir soru daha sordum. " oda biraz düşündü cevap alamadığımda sinirlenip "merak etme soyadını kendi adıma yakışır mı diye sormadım . Merak ettim o kadar. Yinede sen bilirsin artık gitsen iyi olur kas yığını" dedim sinirle. Tam arkamı döndüm gidiyordum ki arkamdaki sesle durdum . "Yiğit. Poyraz YİĞİT . İyi geceler bidaha bu saate kalma derim sevgilini uyarmamız gerekecek baş belası "

"adımı söyledimi sanıyordum?"

"Evet ama soyadını söylemediniz. Derin hanım." Gülümsemiştim. Benimle dalga geçiyor daha on dakika önce beni koşturan kas yığını şimdi hanım efendi diyor! "Sevinçgül. Derin Sevinçgül" dedim ve "peki görüşmek dileğiyle ve mümkünse gece böyle bir daha görüşmemek dileğiyle"

"Görüşmek dileğiyle " dedim ve kapının deliğinden gidisini izledim. Kapıya sırtımı dayadım .

Bu kadar aksiyon benim için fazla ben bu kadarına hiç hemde hiç alışık deilim...

Selam bu benim ilk hikayem umarım beğenirsiniz yorumda yaparsanız mutlu olurum malum ilk hikayem :)

Gel Bide Benden Bak!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin