Gel Bide Benden Bak!

Ben Ne Yapıyorum !

Sabah her zamanki gibi uyandım evde kimde yoktu. Dün gecede.kimse yoktu zaten. Ve bu durum karşısında bende onları arama gereği duymadım. Umrumda bile deillerdi off neden bunları düşünüyorum ki ya. Aşağı inerken aklıma dün gece geldi kendimi tutamadan gülmeye basladım. Bu sırada karşı komşumuz meral teyze elindeki çöpü kapının önüne bırakarak "bu sabah çok mutluyuz" dedi gülerek. "aslında aklıma komik bişey geldi " dedim. "baya komik olmalı seni okula giderken bile güldürdüyse. Neyse canım hadi iyi dersler" dedi büyük bir sevecanlıkla. Ben bu meral tezeyi çok seviyom ya.

.......

Ders matematikti. En sevdiğim ders(!) Ve bu yüzden kafamı sıraya koyup yarım kalan uykumu devam ettirmeye karar verdim. Reyhan yanımda oturuyordu. (biz ona ReyRey diyos) önümde melis ve fatma oturuyodu (ve biz fatmaya,fatoş diyoss) kapı çalındı ben kafa mı kaldırmadım bile acayip derecede uykum var. Melis bana dönerek "meteor yağmuru var lan" diye fısıldadı. Sonra bagırarak" hocam şemsiye açalım mı?" Diye sordu. Fatoş'ta ensesine bir şaplak indirdi. E bunu haketti ayıp bu kızı bi uslandıramıcaz. Ben de bu lafların üstüne kafamı yavaşça kaldırdım. Baktığımda dün yerlerde yatan orkun'u görmüştüm. Dün fark etmemişim baya yakışıklıymış. Yanında iki kişi daha vardı biri esmer uzun boyluydu ve diğeri ise kumral saçlı ela gözlü biriydi. BU POYRAZDI! Hemen gözlerimi fatoş'a çevirdim. Sabah neler olduğunu anlatmıştım."dünki çocuklar bunlar." Dedim fısıltıyla. Orkun fatoş'tan melis'in yanına geçmek için kibarca izin istedi.

-garip- Poyraz'da damla'nın yanına oturdu. Bulut'unda yanı boştu oraya oturabilirdi. Başımı sıraya koydum . melis'le Orkun'un konuşması beni öldürmeden uyumaya karar verdim.

********

Akşam eglenmeye gidicez cuma günleri genelde sürekli gittiğimiz bir bar var ve bugün oraya gidicez. Eve geldiğimde annem evde valizini hazırlıyordu. Babamla birlikte işleri olduğundan dolayı 1 hafta ankara'ya gidiceklermiş. Umrumda bile deil...

Altıma yırtık kotumu ,üzerime kahve rengi dirseğime kadar olan kazağımı giydim ve altına kahve rengi botlarımı. Saçlarımı hemen yandan bir at kuyruğu yaptım.

******

Fatoş, Melis ve ben oturup konuşuyorduk ki Orkun'un Melis'i dansa kaldırması ve fatoş'un tuvalete gitme gereği beni masada yalnız bıraktı. Ben salak salak dans edenler izlerkenyanıma biri oturdu Fatoş olduğunu bildiğim için ona bakmadan gülerek bir çifti gösterdim kafayı bulmuşlardı ve hala ayakta durmaya çalışıyorlardı. Bu gerçekten komikti. Ben kahkaha atarken burnuma gelen parfüm kokusuyla "ne zamandan beri erkek parfümü kullanıyorsun." Dedim dönerken. Bulanık görüyordum ama bunun kim olduğunu anlamayacak kadar sarhoş deildim. Bu Poyraz'dı ve bana bakarak gülüyordu." Seninde onlardan farkın yok. Sen sadece oturuyorsun." Dedi.

"henüz sarhoş deilim yalnızca bu halleri fazla komik."diyerek kahkahalarımı sürdürdüm.

"seni evine bırakmamı ister misin? İyi görünmüyorsun."

"yooo,ben çok iyiyim " dedim sanırım yoo baya bi uzadı. Ama kendim gidebilirim.

" kalk hadi seni evine bırakıcam. Ayıkken başına bela alıyorsun sarhoşken neler olucağını düşünmek istemiyorum" diyip elimi tutup beni çıkışa doğru sürüklemeye başladı. Hiçbir şey diyemiyorum çünkü gerçekten kötüyüm. motora binip bana gözleriyle binmemi işaret etti. "zaten zor ayakta duruyorum ciddi misin ? Düşebilirim!" Dedim korkarak. "sıkı tutunursan birşey olmaz." Bende bindim ama arayı biraz boş bırakmaya özen göstererek. " arkadaşlarım kal-" cümlemi resmen ağzıma tıktı ve affallayarak ona yaslandım.

Sahilin önünden geçerken durmasını söyledim durdu. Sanırım kusucağımı düşündü. Böyle birşey yapıcak olsam onu durdurmam üstüne kusarım. Motordan indim ve yavaş bir şekilde yürümeye başladım. Beni takip ediyordu. Kendimi birden yere bıraktım dizlerim beni taşımıyordu. Sırt üstü yattım ve ellerimi başımın altına koydum . Poyraz ise yanımda bağdaş kurmuş oturuyordu." Neden durduk?"

" yatıyorum görmüyor musun? Şimdi gide bilirsin saol yani... Herneyse hadi git." Dedim çünkü yanımda olmasını istemiyorum. Birinin beni önemsemesi çok garip geliyor. Bilirsiniz helede bu bir erkek olunca ve şuan acayip derecede sarhoşum muhtemelen yarın hiç bir şey hatırlamıycam. Yani içimden ne geçiyorsa onu yapabilirim değil mi? Sanırım. Yada yaparım ya kim bana karışıcak ki? " seni yanlız bırakıcağımı falan mı sandın?"

" hayır sanmıyorum biliyorum ve bunu ben istediğimde yap ihtiyacım olduğunda çekip gidiceğine şimdi git." Yanıma yattı ve ellerini başının altına koydu.

"Gitmek istemiyorum. Eee buraya hep gelir misin?" Tebrik etmeliyim konu değiştirmede baya yetenekli. "Aslında pek sık gelmem."

"Anladım ailen seni bekliyodur gidelim istersen."

"Şehir dışındalar. Zaten burda olsalar bile merak etmezler."

"Neden peki?"

"Benden fazla konuşuyorsun farkında mısın?" dedim gülerek. Kafamı ona çevirdiğimde beni izlediğini gördüm. Utandım hatta kendimi pancar ailesinin kızı gibi hissettim. Bana doğru döndü ve sol kolunun üzerine yattı. Bende ona dönüp sağ kolumun üstüne yattım. Bu çocuk neden bu kadar yakışılı ve ben neden şuanda ona bu kadar yakınım? Neden daha yakın olmaya başladık? Burun burunaydık ve içimdeki garip his beni sersemleştiriyordu. Bi anda dudaklarıma yapıştı. Şaşırmadım çünkü bu yakınlığın sonu belliydi. Hiç tanımadığım biriyle öpüşüyorum. Kim olduğu ve neyin nesi olduğunu da bilmiyorum.

Ben Ne Yapıyorum!