7.Bölüm

2.1K 98 24
                                    

Merhaba yeni bölüm geldi umarım begenirsiniz yorumlarınızı bekliyorum. Bu bölümde bana yardımcı olan kuzenim Gülhan Gazelci'ye çok teşekkür ederim..

"Hayatını cehenneme cevirecegim, bu ev senin ölümün olucak.."

Bu notta neyin nesiydi?, kim neden bu notu gönderdi ki?

Beynimdeki bu soruları bırakıp  bahçedeki cicekleri duzenleyen bahçıvanı gördüğüm de belki notu bırakını görmüş olma ihtimaliyle hızlıca bahçıvan'ın yanına gittim. 

Bahçıvan benim yanına geldiğimi görünce işini bırakıp hemen söze atlayarak "Buyrun hanım efendi ne istemiştiniz" diyip benim söyleyeceğim cümleyi merak edermiscesine gözlerime bakıyordu.

"Bu eve bizden sonra biri geldi mi" dediğimde bahçıvan bu soruyu beklemedigi her halinden belliydi.

"Evet hanım efendi, sizin boylarınızda kumral saçlı biri girdi"  diyip cevabını verdi. Bu tarif ettiği hastanede ki kızla aynıydı ben tam birşey söyleyecektim ki bahçıvan tekrardan söze girerek "Birde çıkarken gördügüm kadarıyla kırmızı bir arabaya binip gitmişti" dedi. "Peki teşekkürler" diyip arkamı döndüğümde bahçıvan  "Hanım efendi bir dakika arabanın üstünde John honding diye bir yazı vardı" dediğinde sevinmistim oraya gidip o kadını bulabilirdim. Gülümseyerek bahçıvanın yanından ayrılarak eve girdigimde özgür'ü elinde bir fotoğraf albümüyle gördüm. Özgür elimi tutup koltuğa oturtturup orda yanıma oturdu fotoğraf albümünü açmadan önce "Sevgilim sana bizim fotoğraflarımızı göstermek istiyorum" diyip albümü açtı. İlk fotoğrafta deniz kıyısında özgür ve ben birbirimize pamuk seker yedirirkendi. İkinci fotoğrafta  ise yatakta yastık savaşı yaparkendi. Üçüncü fotoğrafta ben uyurkendi. birkaç fotoğraf daha geçtikten sonra düğün fotoğraflarını görmeye başladım. Deniz kıyısında birbirimize bakarken çekindigimiz fotoğraf vardı ve birçok fotoğraf.

Fotoğraflara bakarken zaman o kadar çok geçmiş ki evdeki hizmetliler yemekleri hazırlamış bile. Bizde hemen yemek yemek için masaya geçip yemegimize başladık. O sırada kapı çaldı hemen hizmetliler kapıyı açıp içeriye buyur ettiler. Gelenler annem ve kız kardeşim di. Kız kardeşim dediğime bakmayın annemin ikinci evliliginden olan kızı. Hemen  özgürle ayağa kalkıp mutlu bir ses tonuyla "hoşgeldiniz" dedik ve anneme sarıldım.  Kız kardeşim yine yaptı yapacağını "Özgüüürrrr" diyip kocamın boynuna sarıldı. Yine giymiş tabi acık saçık şeyler. Özgür de hemen dilara'nın kollarından tutup zorla ayırdı boynundan.  Hep beraber koltuklara oturup muhabbet etmeye başladık daha doğrusu annem ve kız kardeşim muhabbet etmeye başladı biz özgürle dinliyorduk sadece. Bir ara ben lavaboya gidip geldiğimde dilara benim yoklugumun fırsatını binip hemen özgür'ün yanına oturmuş kahkaha atmaya başlamış birde kocamın kolundan tutuyor bu davranışları iyice kötüye gitmeye başladı. Kocam bu davranışlara dayanamamış olmalı ki

"Dilara kendine gel ben senin enistenim" diyip ayağa kalktı ve ardından tekrar lafa atlayıp "Simdi evimizden gidin dinlenmek istiyoruz" diyip elimden tuttu. Kız kardeşim ve annem morarmıs bir şekilde evden gittiler. Oh iyi oldu onlara..!

Odamıza gittiğimizde biras  korkmuştum aslında. Tamam kocam olabilir birde hastanede yanıma gelmiş olabilir ama yanımda beraber uyucaktık. Kocam benim korktugumu anlamış olmalı ki dolaptan kıyafetlerini alıp "Korkma sen ne zaman yanında uyumama izin verirsen o zaman yanında uyurum simdi diğer odalardan birinde uyucagım" diyip odadan cıktı. Biras üzülmüş'e benziyordu ama beni anladığı için mutlu olmuştum. Bende hemen pijamalarımı giyip kendimi güzel bir uykuya teslim ettim.

Sabah uyandıgımda kocam üstüne takım elbiseleri giymiş kıravat ararken gördüm. Bende hemen özgür'e yardım etmek için yatağımdan kalkıp kıravat seçmeye başladım. Kıravatları teker teker gömleğin üstüne tuttum ve kısa bir arayıştan sonra lacivert rengindeki kıravata karar verdim. Kocamda bu duruma sevinmiş olmalı ki gözlerinin içi gülüyordu. Assaga inip kahvaltı etmeye başladık. Bugün o kadının kim olduğunu öğrenmek için dışarı çıkmam gerekliydi o yüzden kocamdan izin almalıydım ve hemen lafa atlayarak

"Özgür bugün hava almak için dışarı çıkabilir miyim" dediğimde özgür olumluca basını sallayıp ayağa kalktı "Tabiki de cıkabilirsin simdi ben ise gitmeliyim meleğim eve gelince görüşürüz" diyip alnımı öptü ve ceketini giyip evden cıktı. Bende hemen  hizmetlilere bir taksi cagırmasına rica edip odama gittim. Üstüme birşeyler giyip, sacımla makyajımı yaptığım gibi hemen evden çıktım. Gelen taksiye binip "John Holding'e lütfen" diyip camdan dışarıyı seyretmeye başladım. Uzun bir süreden sonra araba durduğunda geldiğimizi anlayıp taksi şoförüne parasını ödeyip  taksiden indim. İçeri girdiğimde hemen bir danışmana gidip "merhaba birşey sormak istiyorum" dedim. kadın gözlerini bilgisayardan ayırıp "Buyrun" diyip bana bakmaya basladı. Bende hemen bahçıvanın bana tarif ettiği kadını danısmana tarif ettim ve burda öyle biri var mı diye sordum. "Evet bu holding'te tarif ettiğiniz kisi var siz nisan hanımı tarif ediyorsunuz" diyip  tekrardan bilgisayara döndü. Demek ki adı NİSANmış.

"Peki nisan hanım burada mı?" dediğimde kadın gözlerini bilgisayardan ayırıp

"Burada değil, bugün acil bir durum için şehir dısına toplantıya gittiler" dediğinde bunun iyi bir fırsat olucagını düşünüp aklımdaki planı uygulamaya karar verdim ve danısmandaki kadına bakarak "Benim nisan hanıma ulaşmam gerekte ev adresini rica etsem verebilir misiniz" diyip sevimli bir şekilde danışmana baktım oda biras vermekle, vermemek arasında kalsada en sonunda verdi. Bende teşekkür edip oradan ayrıldım ve hemen bir taksi beklemeye basladım. Kısa bir bekleyişin ardından taksi geldi bende hemen evin adresini söyleyip  camdan yola bakmaya başladım. Aslında birşey benim oraya gitmemi istiyordu. Biras gittikten sonra taksi durmuştu parayı taksiciye ödeyip taksiden indim. Ev iki katlıydı güzel bir evdi eve göz gezdirdikten sonra balkon kapısının kilitli olmadığını ve evde kimse olmadığını farkedip hemen eve girdim. Evde sadece siyah ve beyazlar içindeydi. İkinci kata çıktığımda sadece bir oda vardı oraya yavaş ve korkak adımlarla ilerledim. Burası bembeyazdı. Odayı incelerken birşey dikkatimi çekti oda masanın üzerinde duran bir çerçeve. İyice yaklasıp cerceviyi elime aldıgımda gördüğüm fotoğraftaki kişilerle donup kaldım..

Bu nasıl olabilirdi?

Bu Benim Hayatım Mı? (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin