Dedektif Apparel

Bölüm 3 | Gordon'ın Emri

Garip yabancıyla Dedektif bir arabaya bindiler.Dedektifin gözleri ağır ağır kapanıyordu. Çok uzun mesafe kat etmişler olacak ki Dedektif uyandığında sabah olmuştu. Garip yabancı da maskesini çıkarmıştı.Sarı saçlı, ela gözlü bir kadın duruyordu.   Dedektifin gözleri fal taşı gibi açılmıştı ve sadece sol gözünden bir damla yaş geldi. Yoksa bu Sophia mıydı? Hayır, Sophia iki yıl önce gözünün önünde ölmüştü. Galiba bir hayaldi. Her gün rüyalarında da Sophia'yı görmüyor muydu zaten?Ha,bu da onlardan biriydi.

“Apparel! Uyandın demek.Oh-hayır rüya görmüyorsun-“   

"..."          

“Ben-…-şey. Özür dilerim Apparel ama Yüce Gordon’ın emri vardı, bunu sana söyleyemezdim.Lütfen anla beni."

"Sophia?!Fakat sen...?"

"Ya şu şaşkınlığını atsan diyorum. Gordon bekliyo'."

Çok tiz bir sesle "Neden?"

"Sonra anlatırım.Peşimizde onca Patkafa varken sence önemli olan bu mu?!"

"Evet,tabiki de... Patkafaların canı cehenneme!"

"Oh, peki, tamam. Gordon bana bir görev verdi. Bu görev üzerine Calvin Clarke , İskoçya'daki muhafız, ile birlikte Amerika'ya doğru yola çıktık.Fakat her şey yolunda gitmedi. Yardım için gittiğimiz Keith Moseley, bize bir tuzak hazırlamış ve esir düştük. Bu durumda Yüce Gordon'ın bunu sana söylemesi aptallık olurdu.Senin beni gelip kurtarmaya çalışacağını biliyordu değil mi?"

Derin bir nefes aldı. "Belki o zaman kurtarmaya çalışırdım."

"Yani şu anda kaçırsalar yapmazdın ha?"

"Hımm... yapardım.Sonuçta meslektaşız değil mi SOPHIA?!"

"Yani artık beni sevmiyorsun öyle mi?"

"Galiba öyle."

"Şaka yapıyorsun!Bana bunun bir şaka olduğunu söyle!"

Kısa bir sessizliğin ardından

"Hemen Apparel, hemen!"

"Tabiki de şaka!"

Ağlamaktı bir ses tonuyla"Ah Apparel."

"Senden vazgeçebileceğimi mi sandın bi'tanem!"

Sophia ağlıyordu.Apparel'in yüzüne bir tokat atıp ardından çok güçlü bir şekilde sarıldı. E tabi Sophia can da Apparel patlıcan mı? O da sarıldı.

"Seni özlemişim."

"..."

"Apparel!"

"Ha.Ben de özlemişim."

Patkafaların arabaya dayanma sesiyle irkildiler. Şaşkınlığın verdiği korkuyla hızla oradan uzaklaştılar. Uzun bir sessizliğin ardından Sophia, "Iıı... Apparel kurulun giriş şifresi neydi? Ben gidince değiştirmişlerdir değil mi?"

"Evet, tabiki de. Kırmızı Şerbet."

"Teşekkür ederim."

"Önemli değil."

Uzun bir yoldan sonra gizli bir geçitten şifreyi söyleyerek geçtiler.