A Stingy Feeling

Bölüm 4: Yağmurdan Kaçış

Hisagi pozisyon alıp durumu değerlendirmeye çalıştı ama sağdan soldan alttan üstten gelen soi fon'un ataklarından yapabildiği tek şey reflekslerini kullanarak kaçmaktı.

Soi fon yağmura karışan sesiyle bağırarak "Sıkılmaya başlıyorum, sonsuza kadar kaçabileceğini mi sanıyorsun? Hadi atağını görelim!!!!"

Hisagi isteksizce bir tekme savurdu ama ondan daha hızlı olan soi fon ayağını tutup onu ilerideki ağaçlık alana doğru savurdu. Hisagi bir ağaca vurarak yere düştü. Ayaklarına doğru baktı, çamur içinde kalmıştı, tekrar isteksizce kalktı ve "Tanrım, bitsin artık" diye düşündü. Soi fon o akıl almaz hızıyla tekrar bir tekme savurdu, hisagi yine son anda başını eğerek kurtuldu, ağacın gövdesinden ayakları ile güç alan soi fon hisaginin üstüne doğru gelerek bu sefer karnına bir tekme atıp onu iki büklüm yapmış, sırtına vurduğu diziyle de yerdeki çamur birikintisinin içine düşürmüştü.

"Bu ne hal? bırak bir yardımcı kaptanı bugün akademiye giren biri bile senden daha iyi dövüşür....Kendinden utanmalısın, tanrım buna zaman harcadığıma inanamıyorum..."

Bu sırada Hisagi içinde bulunduğu çamur birikintisinden öksürerek yavaşça doğrulmaya çalışıyordu.

"Hey, hisagi kime diyorum..?!" Hisagi'nin yakasından tutarak başını kendisine doğru kaldırdı.

O an Soi fonun gözleriyle karşılaşan Hisagi kafasını yana çevirerek "özür dilerim taicho" diyebildi.

Soi fon'un hiç beklemediği bir tepkiydi bu, hala yakasından tutmuş yüzünü inceliyordu. Hisagi hiçbir zaman bu kadar güçsüz değildi ve onu bu kadar isteksiz yapan bir şeyler olduğu kesindi. "Belki ben" diye düşündü, "ya da içinde bulunduğu koşullar...her ne olursa olsun bu şekilde olması kabul edilebilir bir davranış değil."

Yakasını bıraktığında "bugün burada bırakyorum ama sakın bir daha karşıma bu şekilde çıkma, kafandaki her neyse bunu çöz ve yarın öyle karşıma gel...!" dedi.

Hisagi doğruldu ve ayağa kalktı, soi fonun bu sözünden sonra içinden bir kahkaha attı. "Çözmek mi...?" bunu nasıl yapabileceğini bilseydi zaten şimdiye kadar çoktan yapardı.

Yalan söylemekten nefret ettiği için "Deneyeceğim taicho, müsaadenizle" dedi ve shunpoyla kendi odasına doğru hızlıca ilerledi.

Soi fon derin bir nefes aldı, bu durum canını sıkmıştı, yürüyerek 2. takıma doğru ilerlemeye başladı.

Düşünürken geçmişte yoruichi-sama ile yaptıkları konuşmayı hatırladı.

"Pufff....kaptan olmak çok sıkıcııııı, soi bak, dünyanın en güçlü shinigamisi olabilirsin, müthiş kidou yeteneğin olabilir, çok soylu bir aileden gelebiliyor olabilirsin ama bunların hiçbiri insanları iyi yönetebileceğin anlamına gelmez, yönettiğini sanabilirsin ama önemli olan onların da yönetilmekten mutlu ve memnun olmalarını sağlamandır. Herkesi memnun ve mutlu etmek de puff...neyse, urahara ile aşk işleri nasıl gidiyor bakalım hımm... " ;))

"Yoruichi-samaaaaaa!!!Böyle bir şey mümkün değilll"

"hehehehehe...tamam tamam, küçük arı..." dedikten sonra saçlarını karıştırmıştı.

Yoruichi-sama...bu durumda ne yapardın?" diye düşündü soi fon. Havaya baktı, yağmur gök delinmiş gibi yağmaya devam ediyordu.

------

"Hey, hisagi-san soi-fon taicho ile nasıl gidiyor?"

"ahh..Renji, selam geldiğini farketmedim."