Aptal

214 13 9
                                    

   Ertesi Gün

Özge'nin ağzından

Sabah daha doğrusu öğlen 13:30 da uyandım. çünkü bugün Cumartesi ve istediğim kadar uyuyabilirim.

  Üstümü değiştirip koşarak aşağıya indim. "Günaydın Babacığım." dedim Babamın yanağına öpücük kondururken. Günaydın Meleğim  günaydın da annen aradı." dedi babam bana dik dik bakarak. "Ne istiyomuş?" dedim ona karşılık olarak. "Kızım niye hiç arayıp sormuyo falan dedi işte" dedi babam çayını yudumlarken. "O kadar meraklanıyorsa kendisi arasın haspam." dedim sinirli sesimle. "Yavrum ne derse desin ne yaparsa yapsın o senin annen onunla böyle konuşma." dedi babam şefkatli sesiyle. Bense konuyu değiştirme çabalarındaydım.

"Eee baba bugün planın ne?" dedim  merakla. "Bugün toplantım var kızım sonra da iş yemeği var zaten." dedi. "peki senin planın nedir?" dedi babam merakla. "Ben bugün Zeyneple görüşürüm babacığım." dedim bende. "Zeynep şu okuldan arkadaşındı değil mi?" dedi babam."Evet babacığım o" dedim bende.

      ....
"Zeynep hadi artık yaaa kızım dolaşmadığımız yer kalmadı sen hâlâ birşey bulamadın!" dedim böğürerek. "Kızım ne böğürüyon çıkcaz işte." dedi Zeynep bana ölümcül bakışlarını atarken. Telefonumun çalmasıyla irkildim ve telefona bile bakmadan açtım telefonu.

  "Ne var?" dedim sinirle. Normalde böyle konuşmam ama bugün hey heylerim üstümde.

   "Nerdesin lan 1 saattir zile basıyorum yoksun" bu ses Berke aitti.

   "Belkide evde yokumdur sayın Aptal." Aptalı hangi götüme dayanarak söyledim bilmiyorum.

    "Sen çok olmaya başladın."

    "Sen bana baksana kendini çok bir bok sanıyosun sen"

    "Konum at geliyorum"

    "Atmıycam"

     "Atmada seni bulunca belanı sikeyim"

     telefonu suratına kapattım. Ne bok yapabilirdi en fazla. Hem nereden bulacak burayı. diye geçirdim içimden. Ve o an Allah belamı verdi. Ne mi oldu? Aradan 10 dk geçmeden Berk içeri girdi. Bense tabi elimdekilerle kabine girdim. Zeynepse ortalıkta "Özge hadi gidek." diye böğürüyordu. Ulan mal senin ben beynini seviyim.

Kabinin ani bir hareketle açılmasıyla birlikte Berkle burun buruna geldim. "Yürü!" diye bağırınca peşinden gittim. "Zeynep kanka ben gelcem sen takıl." dedim Zeynebe. Eee kızda şok olmuştu tabi.

     ...
Bu çocuğun bildiği başka bir yer yok mu? Niye hep bu dağ evi?

   "Ne yapıcaz şimdi?" dedim merakla. "Tam bir aptalsın gerizekalı." dedi Berk. "Neden?" dedim bende sinirle. "Sence bir sadist nasıl alışkanlıklarından vazgeçebilir?" dedi sırıtarak. "Ne alışkanlığı be neden bahsediyosun?" dedim korkmaya başlarken. Pis pis sırıttı ve kolumdan tutup duvara fırlattı.

Ne yaparsa yapsın ağlamak yok. Kendimi diğer kızlar gibi onun kölesi haline getirmiycem!

Canım acımıştı hemde fazlasıyla kemiklerimi sevdi resmen ama pis pis sırıttım. Ben sırıtdıkça daha da sinirleniyordu.

Yaklaştı elini yüzümde gezdirdi yavaşca. Ürkekçe. ve hiç acımadan aşırı sert bir şekilde tokat attı bana. İlk yediğim tokat değildi ama çok koydu be. Elinin izi çıkmıstir suratımda. Önce acıdan inledim sessizce. Canım acımıştı. En çokta kalbim.

    Ağlamaya başladı birden Berk. Bu çocuk nasıl psikoloji okuyor aklım almıyor. O ağlayınca yanına gitmedim önce. Sonra yavaş adımlarla ilerledim ve yanına oturdum. "İyi misin?" dedim sessizce. "İyi değilim. Sana zarar verdim ben sana." dedi hıçkırıklar içerisinide. Tam ağzımı açacakken. DUDAKLARIMA YAPIŞTI.

   O an kendimi geri çekemedim işte. Bilincimi kaybetmiştim adeta. Karşılık verdim bir müddet ona. Ama onu sevdiğim ya da ona aşık olduğum için yapmadım bunu. Ona gününü göstermek için yaptım bunu. Tam öpüşmemiz alevlenmişken geri çektim kendimi. Ayağa kalktım ve alkışlamaya başladım. "Sen tam bir aptalsın. Önce ağzıma sıçıyorsun sonra gelip öpüyorsun. Bana bak bir daha karşıma çıkma benim!" dedim bağırarak.

  Bu çocuğun acilen bir psikoloğa gitmesi gerekiyordu.

   Koşarak evden çıktım hava zaten oldukça geç olmuştu. Ev desen ebesinin nikâhında. Gelen araba sesiyle kafamı sesin geldiği yöne doğru çevirdim. Arabadan biri indi ve bana doğru yaklaştı.

"Gideceğiniz yere kadar bırakabilirim" dedi 20 yaşlarındaki çocuk.

Duyuruuu ama mutlaka okuyunn!!!

Selamm!
Bir önceki bölümdeki duyuruda kitabı yeniden yazma kararı almıştım hatırlarsanız. Çünkü olaylar çok hızlı gelişiyordu.
Ama vazgeçtim. Tekrar yazmayacağım sadece diğer bölümleri biraz daha farklı yazıcam.

Bu bölüm kısa oldu özür dilerim.

  

Ufaklık Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin