Mezarlıkta çıplak cesedi bulunan Şehriban Coşkunfırat'ın Satanistler tarafından vahşice kurban edildiği ortaya çıktı. Şeytan'a tapan 1'i kız 3 Satanist, ‘‘Deprem bir işaret’’ diyerek genç kızı öldürüp tecavüz ettiklerini itiraf etti.
ORTAKÖY Mezarlığı yanında, çıplak cesedi beline kadar toprağa gömülmüş bulunan Şehriban Coşkunfırat'ın, şarap içerlerken meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki artçı depremi'işaret' diye yorumlayan 3 Satanist tarafından Şeytan'a kurban edildiği ortaya çıktı.
Ayın 13'ünde, Şehriban'ı elleriyle boğan 23 yaşındaki Ömer Çelik, cinayet tatbikatı sırasında, genç kızın cesedine tecavüz ettiğini soğukkanlılıkla anlattı. Ömer Çelik'in evinde Şeytan'a kurban edilen kediyle çekilmiş fotoğrafı bulundu.
2 şişe şarabı içerken 5.8 büyüklüğündeki depremin olduğunu söyleyen Ömer, ilk şoku atlattıktan sonraki gelişmeleri şöyle açıkladı:
‘‘Deprem sırasında hepimiz korktuk. Sarsıntı bittikten 10 dakika sonra yanıma sokulan Engin Arslan, ‘Bugün ayın 13'ü. Şeytanla konuştum bir kurban istiyor. Biraz önceki deprem de şeytanın işaretiydi. Ben Şehriban'ı seçtim' dedi. Bir araZinnur'la konuştum. O da Engin'in verdiği mesajı doğruladı. Sonra sevgilisi Engin'le bir kenara çekildi. Şehribanyanımdaydı. Dönüp boğazını sıkmaya başladım. Engin'leZinnur da geldi. Engin başına vurdu. Zinnur da bıçakladı.’’
Şehriban'ın pazar gecesi son kez Ömer’le görüldüğü belirlendi. Gözaltına alınan Ömer Çelik'in tanınmamak için sakalını kestiği, saçlarını kısalttığı görüldü. Çelik, cinayeti itiraf edince arkadaşları Engin Arslan ve Zinnur Gülşah Dinçer de yakalandı.
İki satanist arkadaşıyla birlikte Şehriban Coşkunfırat’ı öldürüp 36 yıla mahkum olan Zinnur Gülşah Dinçer, cezaevinde yaşadığı değişimi Uğur Dündar’a anlattı. Dinçer, ‘Kıydığımız bir hayat, bir can. Ben bunun bedelini mutlaka ödemeliyim. Ama eski Gülşah yok, hayata yeniden başladım’ dedi.
Bütün insanlar hayata çok masum bir çizgiden başlıyor. Ama bazen ‘bir şeyler’ hayatlarımızı etkileyebiliyor...
Hayata yeniden başlayan bir Gülşah’ım ben... Eski Gülşah yok artık. O görüntüde, o zihniyette biri hiç olmayacak. Unuttum, defterden sildim onu. Benim artık tertemiz bir sayfam var, iyi şeylerle dolacak o sayfa. Yaptığım kötü şeylerin telafisinin mümkün olmadığını biliyorum. Zamanı geri getiremem; ama bundan sonrası için iyi şeyler yapabilirim. Hayat bana bu fırsatı veriyor.
KİŞİLİK ARAYIŞI
Ergenliğinizi yaşarken bulamadığınız sevgi ve şefkat eksikliği miydi sizi kötülüklere, o korkunç cinayete sürükleyen?
Bulamadığınız şeyi aramaya başlarsınız. Arayış her ergenlik çağı gencinin sorunudur. Ne olduğunuzu keşfetme, kişiliğinizi oturtma döneminizdir ergenlik çağı. Bulunduğunuz konum, içine girdiğiniz çevre, yaşadığınız hayat biçimi, bir şekilde sizi bir yerlere getiriyor. Ama siz o sırada bunun farkında olamıyorsunuz. Ve iş işten geçtikten sonra ‘Ben bu duruma nasıl geldim?’ diyorsunuz.
TUZAKLAR BEKLİYOR
Yanlış seçimler, yanlış arkadaşlıklar. Sevgi ararken düşülen bazı tuzaklar. Onları mı kastediyor sunuz?
Kesinlikle onları. Sonuçta bulunduğumuz ülke şartları içinde milyonlarca Gülşah var. Ben bunlardan sadece biriyim. Dışarıda bu tuzaklardan kurtulmayı bekleyen milyonlarca genç var. Dışarıda uyuşturucu var, kötü amaçlar var, gençleri bunlara tutsak etmek isteyenler var... Hepsi birer tuzak tabii ki. Bu saçma sapan şeyi (Satanizmi kastediyor) gençlerin zihinlerine kimler sokuyor? İnternet sitelerine kolayca giriliyor, boy boy kitaplar satılıyor... Hayatı tanımaya çalışan gençlerin bu tür şeylerden etkilenmeleri kaçınılmaz oluyor.
