Rüyamda bir yanardağin tam tepesindeydim. Yanardağin kraterinde oturmuş manzarayi bakiyordum. Manzaramda kipkirmizi bir dünya vardi.her yerde lav nehirleri akiyor gectikleri yerde siyah katmanlar brakiyordu. Manzaraya arkami dondugumde kraterin ortasindaki platformu gordum. Yuzen ada gibi havada duruyordu. Ne alttan nede yanlardan destek aliyordu. Oylece havada duruyordu platform. Platformun ustunde kocaman bir taht vardi . taht okadar ihtisamli ve guzeldiki gorlerim kor olmus gibi hissetmistim. Tahtin etrafinda kalin kirmizi bir aura vardi. Taht ejder kemiklerinden olusuyordu. Tepesin kocaman iki ejder kafasi hemen aralarinda ve yanlarinda bes tane kucuk ejder kafasi vardi.tahtin ustunde kirmizi pelerinli bir adam oturuyordu. Yanlizca adma bakmak bile insana olum korkusu yasatmaya yeter de artardi. Uzerinde kapkara bir zirh vardi saclari yuzunu sakliyordu ama saclari bile gozlerini saklamaya yetmiyordu. Kocaman kipkirmizi gozleri bana sefkatle bakatken eliyle gel isareti yapti. Ayaga kalktim ona dogur yuruyup kraterin ic halkasinin kenarinda durdum. Alt tarafta lavlar fokur fokur kaynarken cikardigi sesler geliyordu. Birden ayagimin altindaki zemin yok olmaya basladi kaynaya lavlara dogru duserken tahtin oradan kalin ama sevkati bir ses "yaşamak için savaş,kavuşmak için savaş,sahip olduklarin için savaş "
Bu sozler benim anlayamayacagim sozlerdi. Kime kavusacaktim kimin icin savaşacaktim anlamsiz benim anlayamayacağim sözler bunlar. Lavlarin icine dustugumde aci hissinin beni sarmasini bekledim ama gozlerimi actigimda ucsuz bucaksiz bir okyanusun icinde buldum kendimi. Okyanusta yasam yoktu ne bir yosun ne bir balik vardi etrafta. Bu ucsuz bucaksiz okyanusta kendimi yanliz hissettim tek iyi sey nefes almamdi sanirim ben bunlari dusunurken onumde kucucuk bir isik huzmesi belirdi basta tirnak kadar olan bu isik hizla buyumeye basladi bir parmak boyutunu astiginda buyume hizi 2 kat daha artmisti sonunda ucsuz bucaksiz dedigim okyanus bu isik huzmesiyle kaplanmisti isik huzmesinin icinden purussuz ve benzersiz guzellikte bir el cikti ve elimi tuttu daha sonra hayatimda gormedigim ve muhtemelen bidaha goremeyecegim guzelllikteki bir kadini gordum bana sarilmisti sanki birakirsa kaybolacakmisim gibi birdaha beni goremeyecekmis gibi bana sanki evladini kucaklayan bir anne gibi sarilmisti anne bu kelime bile benim yuregimi aci icinde brakiyordu benim annem varmiydiki ben bunca yildir annesiz buyudum ve ilk defa anne sevkati tattim belki bu kadin benim annem degildi ama artik kalbimde benim annem sayilirdi cok uzun sure sonra anne sevkati hissetmis ben kadini kollarimla sardim yumusacik saclarini kucuk parmaklarimla oksadim boyle uzun sure bekledik sonra omuzlarimdan tuttu ama oyle siki tutuyorduki omuzlarim kiskacla kistirilmis gibi hissettim kadina baktigimda yuzunde korkuyu gordum sanki ben kyboluyormusum gibi korku vardi yuzunde beni kaybedeceginn korkusu biraz zaman sonra o korkunun nedenini anlamistim ben baloncuklara donuserek kayboluyordum yavas yavas bilincim kararirken kulaklarim o narin ve aglamakli sesi duydu "RYUU ASLA PES ETME TEKRAR KARSİLASACAĞİZ"
NEYSE BOLUMLERİ BU SEKİLDEMİ YOKSA TANRİSAL ANLATİMLAMİ YAZAYİM YORUM UAPİN LUTFEN BU ARADA SİNAVLAR YUZUNDEN BU SERİYİ DEVAM ETTİREMEMİSTİM BİUNDAN SONRA BU SERİYE ODAKLANACAGİM AYRİCA 15 TATİLDE YENİ BİR SERİ YAZMAYİ PLANLİORUM SERİ ONLAYN OYUN TEMALİ OLACAK HADİ HAYİRLİSİ

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVAŞÇI
FantasyÖlümsüzlük yolunda haklı veya haksız yoktur Hikaye Argenta ve elementa tarzı bir kitap