Yiğit dışarı çıkdı ve toprak üzerinde evinin yakınlarındaki ağaçların olduğu tarafa yöneldi bir yandan yürüyüp kafasını soruya boğan şeyleri düşünüyor köyü hoş ve güzeldi ama bi garipliği vardı köyün, zaten bu son zamanlar yetiyordu yiğite ağaçların olduğu yere yaklaşınca gözü odun aradı bulduğu kalın odunları alarak yakın olan evine ilerledi. Yolda her insanda olduğu gibi birsürü düşünce vardı aklında hani birşey düşünürsün ardından o konu başka birşeye sıyrılır şimdide o olmuşdu yiğite geçenlerde köyde deli dedikleri ihtiyarın birkaç sözü geldi aklına
"bilirmisin evlat köydeki garipliği sende biliyorsun... Her geçen gün gençler toplanıyor gibi değilmi? bana sende deli diyebilirsin ama akıllı oğlana benziyorsun kendine çok dikkat et sıra belki sanada gelir!"
Az düşünülürse belkide haklı olabilirdi köyde bilinmedik bir şekilde azalma vardı bazen köyün tek genci olarak bile düşünürdü kendini ...
Evine vardığında içeri girdi odunları bi kenara bırakıp sobanın külünü dökdü ve sobayı yakarak ısınmasını beklerken saolunun kapısını kapattı odasının camını açarak yatağını topladı işi bitince camı kapatmak için yöneldi dışarıya bakdı bazen gördüğü herşeyin insanlara ve ona bir iması oladuğunu düşünüyor bu düşüncelere dalarak ağacı izledi
düşen yapraklar, büyümesi. Kuruması, ölmesi?
"Zaman mı? , Hayatmı, yoksa sıradan bir ağaçmı... "
Kendi kendine saçmalıkları güldürmüşdü yiğiti düşündüğü şeyin nekadar tuhaf olduğu komikdi zaten ona
Camı kapatıp salona geçdi içeri ısınmışdı sıcağın etkisiyle kendini koltuğa bırakıp uykuya daldı...
Bazen saçma, bazen güzel bazen korkunç rüyalar görüyordu Uyandı hava kararmış soba sönmüş içerisi ılık olmuşdu sıkılıp kaldı dışarısı soğukdu ama akşamları burnuna gelen o güzel kokuyu duyma mutluluğuyla dışarı çıkmayı düşündü kapıyı kilitleyip yolda yürümeye başladı yolda yürürken az ilerisinde bir karaltı ve elinde sürüklediği birşey karşısındakide ayak sesini duyunca kafasını kaldırıp baktı sonra gülerek elindekini bırakdı ona doğru hızlı yürüyerek"hey bana yardım edermisin?"
dedi ve ona yaklaşdım hiç düşünmeden yanına yaklaşıp elindeki torbaları aldım benim boylarımda olan uzun ve sik bir çocuk geldi
" saol çok teşekkür ederim. Hangi rüzgar attı seni bu saatte buraya "
Deyip gülümseyerek yiğite baktı
"ah şey ben... Sadece biraz dolaşmak istedim "
"anladım. Bu arada ben emir "
Deyip az gülümsediBiraz baktığımda benimle aynı boyda ve zayıf bir bedeni vardı, bende birazcık tebessümle
" çok memnun oldum emir bende yiğit"
"güzel bende memnun oldum yolun nereye düşüyor eğer bana tersse seni yolundan almayayım"
"ah dert etme sadece hava almaya çıktım dert olmaz"
Torbaları yüklenip onunla geldiğim yolu geri dönerek eşlik ettim tam o sırada arkadan bir araba sesi geldi ikimizde birbirimize bakıp sesin geldiği yere döndük az etrafa bakındık ama ışık arkadan geldiği için görüntü pekde net değildi yanımızdan geçince bakmayı tercih ettim az yaklaşınca ne olduğu birazda olsun belirdi büyük bir kamyondu köyde pek araba ve benzeri şeyler olmazdı
Emir gözü kamyonda bana seslenerek"köye pek araba uğramaz. bu kamyon sencede biraz ürkütücü değilmi"
Kamyon bize yaklaşınca yanımızda yavaşladı içindekilerin bizi süzdüğüne emindim duraksayıp şaşkınca baktığımızı anlayıp kamyon gazı kökleyerek hızla ilerledi şaşkın bir şekilde birbirimize baktık
"buda neyin nesi"
Emire bakınca şaşkınlığı her şekilde yüzünden okunuyordu
Bende düşünceli bir şekilde"bende bilmiyorum "
Şaşırmış, hızla giden kamyona baktık biraz bu şaşkınlıkla sessiz durduk sonra bunu unutarakEmir bana seslendi
"eee senin ev nerde yiğit? "
" köyün az yukarısındaki sık ağaçların olduğu bir arazide "
"benimkide köyün az içlerinde"
Biraz sustukdan sonra yeniden bana seslendi
" tekmi yaşıyorsun ailen falan varmı "
"hayır tek yaşıyorum. Ailem... Benim ailem babam küçükken iş kazası sonucu öldü annem ise 10 yaşına kadar büyüttü ve kan kanserinden öldü "
"Allah rahmet eylesin şeyy... Özür dilerim seni kırdıysam, bilmiyordum"
" Önemi yok unutuldu gitti.
eh bana yol göründü emir. Köyde hiç arkadaşın varmı ""hayır arkadaşım yok çıksam bile kimseyi görmüyorum şuanlık bir seni gördüm "
Belkide o yaşlı adam haklıdır bende ondan başka genç biri görmedim aslında
" yiğit? Yarın benimle buluşurmusun hani... Dolaşırız beraber? "
Teklifi benide sevindirdi aslında onunla arkadaş olmalıyım sonuçda kimseyi görmüyorum
" olur çok sevinirim .. Bana yol göründü burada yolumuz ayrılıyor. Yarın görüşürüz ozaman"
" anladım ozaman yarın şehrin ortasındaki büyük şirketlerin yakındaki parkın orda buluşalım"
Elimdeki torbaları ona verdim vede gülerek kendi yolumu tuttum
Acaba o büyük araba köyde ne için dolaşıyor özellikle ormanda?
Bunları düşünürken eve yaklaşmıştım düşündüğüm şeyi unutup içeri girdim oradanda direk yumuşacık yatağımaSelamün aleyküm arkadaşlar giriş kısmının pek güzel olmadığını sizde biliyorsunuz. Acemilik nasıl başlıyacağımı bulamadım ama devamını daha güzel yaparım 3. Kişi azından yaptım telafi edicem acemilik olarak kabul edin bana aklınıza ilk bölümden bir fikir gelirse ileriki bölümler için yardımcı olmanızı rica edicem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATIMIN KİLİT NOKTASI
Mystery / Thriller"Hayır! Hayır! Bu tabloda hergün bir yaprak eksiliyor peki ya bunun sonu? , buradan çıkmam gerek! " Bu oyuna anlam veremiyordum ama onun anlaması gereken, her bir yaprak düştüğünde hayatından bir hafta eksiliyordu , onun için seçilmişti "ağaç! "...