Doruk bebeğe muhtaç

49 4 1
                                    


Genç adam toplantıdan sinirli bir şekilde çıktı . Odasına geçtiğinde boynundaki kravatı çıkarıp gömleğinin üstten düğmelerini açtı . Gömleğinin kollarını da yukarı çekti . Yanındaki içki dolabından en pahalı şarabı çıkardı . Bardağına koyup kafasına dikledi . Adamın bu kadar sinirli olmasının nedeni babasının şirketin başına geçmesi için bir bebek istemesiydi . Aksi taktirde genç adamın kardeşi , kendisine bakmaya muhtaç Baybars şirketin başına geçecekti . Kendi kendine sırıtıyordu ve ''Bir bebeğe muhtaçmışım Allah'ım '' , '' Aşık olmamı bekleyemezmiş '' , ''Torun sevecekmiş Allahım şimdi ne yapacağım '' . Bu sırada içeriye tekrardan babası girdi . Doruk keskin bakışlarını babasına çevirdi :

-Gerçekten bebek için evleneceğimi mi düşünüyorsun ? Kesin bunu düşünüp kız da ayarlamışssındır sen . Evet kiminle evleniyorum sevgili Rafet Cevher ?

-Elbette bunu düşündüm . Bu teklifimi kabul etmek zorundasın . Şirketi kaybetmek mi istiyorsun ?  Sen ya sen Cevher soyadıyla yaşıyorsun . 

-Ben kendi başarılarımla yaşıyorum . Bu şirketi ben yükselttim anladın mı ?  Bu şirket bebeksiz de bebekli de evli de olsam bekar da olsam benim hakkım söke söke alacağım . Soyadın da senin olsun Cevher miş . 

Genç adam sinirden sırıtıyordu . Aslında babasının inadından dönmeyeceğini biliyordu . Yine de diretiyordu . Rafet Cevher genç adamın yüzüne sert bir şekilde baktı . Onun bu teklifi kabul edeceğinden adı gibi emindi . Genç adam :

-Baba şimdi izninle ! Kalbini daha fazla kırmak istemiyorum .

-Peki Doruk . Kararını ver , bu arada kız felan da bulmadım . O kadar zalim olduğumu mu düşünüyorsun ? Senin hayat eşin olacak kadını bul ve en kısa zamanda evlen ! Yarın hayat eşinle seni yemeğe bekliyorum .

Doruğu daha fazla sinirlendirmek mi istiyordu ? Bunu istiyorsa başarmıştı . Keskin bakışlı adam gözlerinden ateş çıkartacak gibi bakıyordu . Babasının odadan çıkmasından sonra şarabını yudumlarken düşünmeye başladı . Bir bebek sahibi olmak , ona da tatlı bir fikir gibi geliyordu . Baba olmak istiyordu ama o bebeğin annesini bulamamıştı . Bir kız bulsa ve onunla sadece formaliteden bir evlilik yapsa nolurdu ? Bu fikri düşündü . Sonradan ise ''Ne saçmalıyorum ben ? ! '' Ceketini alıp ofisinden çıktı . Kapıda arabanın anahtarını şoförden aldı . Hızlı bir şekilde giderken birine çarptı . '' Allahım yeter ama yeter ya '' diye mırıldandı . Arabadan hızlı indi . Araba kızın bileğinden sıyırmıştı . Kızın saçları önüne doğru dökülüydü . Kumral , ipek gibi saçlara sahip olan kız kıvranıyordu :

-Öküz ! Bileğim bileğim acıyor . 

Doruk öküz kelimesinden çok etkilenmişti . Kimse ona öküz deme cesaretinde bulunmamıştı . Kızın saçlarını kulağının arkasına doğru çekti . Kızın güzelliği ortaya çıktı . Doruk kızdan etkilenmişti , tam aradığı gibi bir insandı . Bakışları , saçları .. 

-İyi misin ! Neyse saçma oldu . Geç arabaya bir hastaneye gidelim.

Kız gülmeye başladı . Belli ki sinirden gülüyordu . Bileği gerçekten acıyor olmalıydı ki tuhaf sesler çıkarıyordu . Genç adam hiç bir şekilde gülümsemiyordu . Kız genç adama doğru baktı . Gözlerine inanamadı ! Adam çok yakışıklıydı . Teni , gözleri , bakışları .. Etkilenmişti doğrusu bu adamdan . Arabasına binip binmemek konusunda ise kararsızdı . Genç adama baktı . Genç adam da kıza . Gözleri birbirlerinin içinde kayboluyordu sanki . Genç adam gözlerini kaçırdı ve :

-Haydi ama !  Dedi ve kızı ön koltuğa yerleştirdi , Doruk ise şoför koltuğunda yerini aldı . Yakınlarda hastane yoktu . Biraz gitmeleri gerekiyordu . Doruk emniyet kemerini taktı . Kıza da takmasını söyledi . Kız takmayı deniyor ama bileği yüzünden takamıyordu . Doruk oflayarak ''Tamam ben takarım '' dedi . Kıza doğru yanaştı , kemeri tuttu , birbirlerine çok yaklaşmışlardı . Kızın kalbi hızla atıyordu . Saçları yine önüne dökülmüştü . Doruk kemeri taktıktan sonra çekildi . Sert adam asla yumuşamıyordu . Yolda gitmeye başladılar . Kız birden :

-Adım Sezgi ! Senin ?

Doruk kızın ani konuşmasına ve sen diye hitap etmesine çok şaşırmıştı . O kadar sert bir kıza benziyordu aslında .. Tatlı bir ses tonuyla konuşmuştu oysa . Yine sert bakışlarıyla  , kıza bakmayarak :

-Doruk Cevher . Dedi , soyadını kendini her zaman tanıtırken kullanıyordu . Bugün soyadına o kadar sinirli olmasına rağmen yine kullanmıştı . Kız ise soyadını söylemesine şaşırmıştı ve sordu :

-Soyadını neden kullandın ? Soyadından seni tanımam mı gerekiyordu ?

Doruk bu sefer daha fazla şaşırdı . İstanbul 'un en zengin ailesini nasıl tanımazdı ? 

-Cidden tanımıyor olamazsın . Burada yaşamıyor musun ?

Sezgi bu sefer daha da farklı bir ses tonuyla :

-Tanımıyorum . Burada da yaşamıyorum doğrusu İzmir 'den geldim . Sen burada yaşıyorsun sanırım . Bu arada neden tanımam gerekiyor hala cevap alamadım .

Doruk bu soruya cevap vermek istememiş olmalı ki :

-Hastaneye yaklaştık . 

Doruk'un bu cevabı üzerine Sezgi üstelemedi . Hastaneye geldiklerinde Doruk hızlıca inerek Sezgi'nin kapısını açtı . Sezgi hastanenin ismine baktığında daha fazla şaşırdı : ÖZEL CEVHER HASTANESİ . Demek ki Doruk baya zengin olmalıydı . İçeri girdiklerinde herkes Doruk'a doğru yaklaştı . Bir doktor :

-Hoşgeldiniz demek isterdim Doruk Bey de ne oldu ?

-Önemli bir şey yok arkadaşımın bileği ..

Sezgi daha da tuhafla bakmaya başladı . Acile geçtiler . Kolu burkulmuştu . Sezgi üzülmeye başladı . Keman çalarak kazanıyordu parasını . Şimdi ne yapacaktı ? Doruk Sezgi ' ye :

-Merak etme her türlü masrafını ve ihtiyacını karşılayabilirim.

-Senden öyle bir şey istemedim DORUK CEVHER ! 

Vurgulu bir şekilde söylemişti bunu . Belli ki Doruk her şeyi parasıyla alabileceğini sanan züppelerdendi . Doruğa bakarak :

-Çıkmak istiyorum artık . 

-Elbette . 

Doktorun yanına yaklaşarak reçeteyi aldı ve ne zaman çıkabileceklerini sordu . Doktor hemen çıkabileceklerini söyleyince Sezgi 'nin yanına geri döndü . Doruk kendi derdini unutmuştu . Sezgi'ye çıkabileceklerini söyledikten sonra :

-Gideceğin yere , evine bırakabilirim .

-Gerek yok , araç kullanırken biraz daha dikkatli olursanız hem bana hem insanlık namına iyilik yapmış olursunuz . 

Sezgi hırkasını üstüne geçirdikten sonra hastaneden hızlı adımlarla çıkıyordu .Doruk Sezgi'ye reçeteyi vermek için kapıya koştuğu sırada tam Sezgi'ye çağırmışken gazeteciler ! 

Ben Sana MecburumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin