Gözlerimi açtım.Etraf boğuk ve dağınıktı,öğrenci evi böyle olsa gerek.Evde kimse yoktu,sanırım beni bırakıp gitmişlerdi.Yalnızlığın tadını çıkarmalıydım,üstümü giyinip dışarı çıktım.Sahilde yürümek istedim.Derin düşüncelerin içine hapsolacağımı biliyordum fakat yürümek istiyordum.Dışarı çıktım yürürken insanlara baktım.Kimisi babası ile kimisi arkadaşı kimisi ise sevgilisi ile geziyordu.Benim ise hiç kimsem yoktu.Annem babam kim bilmiyordum.İnsan annesini babasını tanımaz mı?Ben tanımıyordum.Beni terk ettiklerini sonrada yurtta yetiştiğimi biliyorum sadece.Annem nasıl birisiydi acaba,bu zamana kadar aramak hiç aklıma gelmedi çünkü ona karşı nefret duyuyordum.''Beni neden bırakıp gitti ki?Sevseydi bırakmazdı.''diye içten içe düşünürken birden bire başım döndü.Gördüğüm en yakın banka oturdum.Denizi izliyordum.Sonra kafamı yukarı kaldırıp gökyüzüne baktım.Onca kirli şeylere rağmen çok masum ve tertemizdi gökyüzü.Mavi.Huzur bulduğum bir renkti.Vazgeçilmez renk maviydi benim için.Kendi kendime düşünürken omuzumda bir el hissettim ve aniden irkildim
OYLARSANIZ SEVİNİRİM :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şanssızdım.Nefret ediyorum bundan.
ChickLitŞanssız bir kız ve yaşadıklarını ele alan bir hikaye