2

24 0 0
                                    

Abim 2 gündür yoğun bakımdaydı. Bense 2 gündür durmadan ağlıyordum. Hala o geceki pijamalarımı çıkarmamıştım. Abimin uyanması için günlerdir dua ediyordum.

Bu 2 gün içinde abimin çocukluk arkadaşı olan  Araf  gelmişti. Benimde arkadaşımdı,fakat abimle oldukları kadar iyi değildik. Onunda üzüldüğü belliydi. Ama bana destek olmaya çalışıyordu.

Ben bunları düşünürken telaşla abimin odasına girip çıkan hemşireleri farkettim.
Gitgide meraklanmaya başladım. Birşeymi oluyordu yoksa? Ayağa kalkıp bir hemşireyi durdurup neler olduğunu sordum. Cevap vermedi ve aceleyle yanımdan ayrıldı. Birini daha durdurup bağırarak;

"Biriniz bişey söyleyecekmi lan noluyo abime!"dedim.

Ağlamamın gittikçe şiddetlendigini hissettim

"Sakin olursanız bizim için daha iyi olur. Farkındaysanız burası bir hastane. Abinizin kalp ritminde sorun var. Hayatı tehlikesi devam ediyor." Dedi ve geldikçe artıyordu. Ama abim beni bırakmayacak ben biliyordum.

Göz yaşlarımı silerek lavaboya gitmek için kalktım . Araf lavaboya kadar beni götürerek kapının önünde beklemişti.

İçeri girdiğimde kimse yoktu. Aynaya baktığımda berbat bir halde olduğumu farkettim. Ağlamaktan gözlerimin altı mosmor olmuştu. Saçlarım oldukça dağınıktı. Dudaklarım kurumuş, yüzümse sararmıştı. İlk olarak saçlarımı topladım ardından yüzümü yıkadım . Aynaya bakınca ne kadar çaresiz ve acınası göründüğümü farkettim.  Fakat umurumda bile değildi.

Dışarı çıkınca Arafi göremedim.
Sonra yoğun bakım odasına doğru ilerlemeye başladım. Sandalyeye oturduğumda Araf elinde tost ve iki tane  kahve bardağıyla yanıma geldi.

"Hadi ye şunları,açlıktan ölmeni istemiyorum Doğa" dedi umutla bakarak.

"Hiç birşey yemek istemiyorum,sağol." dedim yüzüne bakmayarak.
Gerçekten bir şey yiyecek mecalim kalmamıştı.
Birkaç saniye sonra "Bari kahveni iç" diye ısrar etti.
Yüzüne boş boş bakarak kafamı çevirdim.

Bir doktor odadan çıktı ve yanımıza geldi. Çok korkuyordum çünkü doktor hiç iyi bakmıyordu.

"Cem Atasoy'un yakınları sizmisiniz" diye sorunca hemen ayağa kalkma isteği duydum. Kafamı sallayıp onayladım.

"Malesef hastamızı kurtaramadık.Başınız sağolsun." diyip uzaklaştı.
Ben cümleyi hazmetmeye uğraşırken dizlerim kendini bıraktı ve yere düştüm.

Ne diyordu bu doktor ,ne olacaktı şimdi?
Kim bana abilik yapacaktı? Kim beni koruyacaktı? Abim gibi  kim sarılacaktı ki bana? Gözlerimden ard arda yaşlar  akıyordu. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Daha sonra gözlerimin istemsiz olarak kapandığını hissettim.

İçimdeki ÖlümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin