Kar lapa lapa yağıyodu ama ben buna rağmen kalkıp dükkanı açıcaktım. Yataktan kalkıp üstüme birşeyler giydim ve örtümü yaptım. Çıkarken de Reis'i sevip çıktım. Tanıştırayım Reis benim kedim olur Reis şişko ve tıpkı aslanlara benzediği için ismini Reis koydum. Reis sabahtan akşama kadar beni evde bekleyebilen bir kedidir. bu yüzden evi önce Allah'a sonra da Reis'e bırakıp gidiyorum Reis'i sevdikten sonra Botlarımı giyip çıktım. Ardından arabanın kapılarının kilidi açtıktan sonra arabaya bindim.O kadar soğuktu ki etrafta don vardı arabayı çalıştırmam epey zor olacaktı belliki ama nihayet çalıştı. Ben cafeyi açmak için yol aldım. Cafeye vardığımda saat 06.30 du. Yalnız acayip uykum vardı ve donuyodum. Direkt cafenin kapısını açıp içeri girdim. Çok geçmeden elemanlarım geldi onlarla beraber cafenin elektriğini,kaloriferini vs. açtık daha sonra kabanımı çıkardım askılıklara astım ve hepimiz oturup birer çay içtik. İçimiz ısındı ve güne ilk müşterimiz olan Rüstem amcayla başladık. Rüstem amca bir çay ve bir poğaça istedi belli ki işe gidicekti. Çünkü bu saatte kimse çay içmeye gelmez. Her neyse Rüstem amca çayını içip poğaçasını yedikten sonra çıkıp gitti. Ardından zaten cafe doldu saat 10.00 gibi bir müşteri girdi içeri ve tüm kızlar başka siparişleri almakla meşgul oldukları için delikanlı benim önüme geldi;
_"İyi Günler nasıl yardımcı olabilirim? "
_"Ben bir adet bol köpüklü kahve ve bir adet tost istiyorum bir de yanında ekler."
_"Peki."
Ben şaşırmıştım doğrusu sabah sabah tatlı istemesine neyse kızlara söyledim hazırladılar. Ama masaya benim götürmemi istediler. Siparişleri tepsiye koyup masaya yol aldım tam da o sırada Ayağım takıldı ve kahve çocuğun üzerine döküldü. Eyvah!! Naptım ben çocuk çok kötü kızcaktı. Ellerimle yüzümü kapattım utancımdan. Birkaç saniye sonra çocuk ellerimi yüzümden çekerek şunları söyledi......Arkadaşlar hikayemi beğendiyseniz bir oy atıp takip ederseniz çook sevinirim sizleri çok seviyorum inşaallah ikinci bölüm en kısa sürede gelecektir...