ÖZLEDİM SEVGİLİM

Sevgilim

 "Sevgilim, bak bugünde geldim yanına. 116 gün oldu ama hala özlüyorum seni. Sende özlüyor musun beni? Ama biliyorum, ben uyurken hep yanıma gelip saçlarımı okşuyorsun. Çünkü sen bensiz yapamazsın ki, bensiz kalamazsın, sen bana aşıksın. Bende sana aşığım sevgilim. Bugün yine sıkıcıydı. Her zaman ki gibi. Sensiz günlerim sıkıcı oluyor sevgilim. Özledim seni şebekliklerini. Aptal. Hayır ağlamıyorum sevgilim, sadece... bilemiyorum sevgilim, dayanamıyorum sensizliğe. Bıktım yanına gelmek istiyorum. Rüyalarıma da gelmiyorsun artık. Neden? Sen beni üzmezdin, üzemezdin. Yağmur başladı sevgilim ne oldu ağlıyor musun yoksa? Sakın! Sakın ağlama sevgilim. Ben senin ağlamana dayanamam seni seviyorum sevgilim. Yarın yine geleceğim yanına. Kendine iyi bak sevgilim."

 Mezarlığa göz gezdirdim biri var mı diye ama kimse yoktu. Yine tek başımaydım. Çantamdan çıkardığım kuru mendille göz yaşlarımı sildim. Oturduğum topraktan kalkıp mezarlığın çıkışına ilerledim. Umarım taksi çabuk gelir yoksa bu yağmurda hasta olacaktım. Büyük bir ağaç görmemle ağaca koştum. Yağmurdan saklanmak için ağacın yapraklarının altına oturdum. Sağıma dönmemle yerimden zıplamam bir oldu.

 "Merhaba, korkuttuğum için özür dilerim ben Mert. Ben sadece yağmurdan saklanmak için geldim buraya."

 Yeşil gözlerine baktım yalan söylemiyordu. Aman niye yalan söylesin zaten. Sanki beni kaçırmaya geldi aptal Selin!

 "Sorun değil bende aynı şey için geldim zaten."

 Gülümseyip önüme döndüm. Yalandan gülümseme tabi. Nasıl gülebilirdim sanki!

 "Ne arıyorsun burada?"

 Dertleşmek istemiyorum. Dertleştikçe içim daha çok acıyor.

 "Hiç geziyordum."

 Çok kötü bir yalancıyım lanet olsun!

          -MERT'İN ANLATIMI

 Böyle güzel bir kız burada ne arıyordu acaba? Evet fazla güzeldi. Kahverengi saçları, yeşil gözleri, esmer teni her şeyi mükemmeldi.

 "Ne arıyorsun burada?"

 Rahatsız olmuşçasına etrafına bakındı. Sonra yeniden bana döndü.

 "Hiç geziyordum."

 "Ha-ha çok kötü bir yalancısın. Burada gezilecek bir yer yok. Tabi mezarlığa gelmediysen."

 Yalanının üzerine büyük bir kahkaha attım. Oysa ismini bilmediğin güzel kız ağlamaya başladı. Neden ağlıyordu? Ben mi ağlatmıştım? Belki de duygulanmıştır bir şeyden. Onun ağlamasına dayanamam. Onu sakinleştirmeliyim hemen.

 "Özür dilerim neden ağlıyorsun güzel kız?"

 Göz yaşlarını sildi. Hıçkırıklar içinde konuşmaya başladı.

 "Mezarlığa geldim. Sevgilimi görmeye. Ama tabi ki gördüğüm tek şey kara toprak ya! Konuşuyorum onunla. 116 gün oldu. 116 gündür kara dünyadayım. Aynı benimde ölümüm gelmiş gibi. Yaşayamıyorum onsuz."

 Dedikleri karşısında şok oldum. O çocuk her kimse çok şanslıydı. Hem güzel hem de aşık. Onun yerini kimse dolduramayacakmış gibi.

 "Yaranı hatırlattım sana çok üzgünüm. Gerçekten bilemezdim altından böyle bir şeyin çıkacağını."

 Çantasından kuru mendil alıp göz yaşlarını sildi.

 "Hadi gel güzel kız taksi geldi."

 Ayağa kalkıp elimi uzattım kalkması için ama tutmadı. Doğruya salak Mert! Taksiyi durdurdum. İlk önce ismini bilmediğim güzel kız sonra da ben taksiye bindik.

          -SELİN'İN ANLATIMINDAN

 Kalkmam için elini uzattı. Bunu yapmamalıydın Mert. Ben başka erkeğin elini tutamam. En son onun elini tutmuştum, sevgilimin. Ağaçtan destek alarak kalktım. Bizi bekleyen taksiye bindim. Evin adresini söyledim. Mert'in bakışlarından korkmaya başladım.

 "Bende oralarda oturuyorum."

 Ne güzel ama! Hiç kurtulamayacağım artık senden.

MERHABA ARKADAŞLAR. BU BENİM İKİNCİ HİKAYEM. DİĞERİNİ PEK BEĞENMEDİM. BENDE BUNA BAŞLADIM. ASLINDA BUNA BAŞLAMAMIN BAŞKA BİR SEBEBİ VAR. BUNA BAŞLADIĞIM GÜN DUYGUSAL YÖNÜMDEYDİN.  AĞLAMIŞTIM FALAN. Bİ KAÇ MISRALIK SÖZLER YAZIYORDUM SONRA BİRDEN HİKAYEYE DÖNDÜ. BU HİKAYEYİ BEĞENECEĞİNİZİ DÜŞÜNÜYORUM. OKUYANLARA ŞİMDİDEN TEŞEKKÜR EDERİM. OY VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN. YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ :*****