22 Nisan, 2015
"Rahşan gelmiş, ben çıkıyorum."
Hande ayağına ayakkabılarını geçirirken, ablası Gamze'ye seslendi ve üstündeki deri ceketi düzelterek dışarı çıkmak için son hazırlığını yaptı.
Asansörü çağırdı ve gelmesini beklemeden merdivenlerden koşarak inmeye başladı.
Oturdukları yapının en üst katında oturduklarını düşünürsek Hande gerçekten olağanüstü bir enerji ile dolmuş olmalıydı. Çünkü tam tamına 20 katı koşarak merdivenlerden inmişti.
Giriş kata indiğinde hala içinde bitmek bilmeyen bir enerji vardı, hızlıca bina kapısını açtı ve tam karşıda duran Rahşan'ın arabasının ön koltuğuna oturdu, Rahşan sürücü koltuğundan hafifçe kalkıp Hande'ye sarıldı.
"Selam, güzellik."
"Aiy ben çok heyecanlıyım! 20 katı koşarak indim hala enerjim bitmedi."
Rahşan, Hande'ye bakarak sırıttı ve arabayı harekete geçirdi.🌿
Hande, Kanal D binasının önünde bir kaç saniye bekledikten sonra içeri girmek için Rahşan'la birlikte yürümeye başladı.
"Sence bu rolü alır mıyım? Güneş'in kızı Selin olur muyum?"
Rahşan, Hande'ye güldü.
"Tabii olursun. Çok kısa sürede bu rol için 5 kilo verdin, istedikleri her şeyi kapsıyorsun. Daha ne olsun?"Hande özgüvenle doldurulduğunu hissetti, aslında Rahşan haklıydı. Bu rol için 5 kilo vermişti ve karakterin tüm özelliklerini kapsayacak şekilde olduğunu biliyordu. Yürümeye devam ettiler ve asansörü beklemeye başladılar. Asansör geldiğinde Hande heyecanla kendini içeri attı ve 9. kata bastı. Kısa süre içinde 9. kata gelen asansörden, Hande bir hışımla indi. Sesli nefes alış verişleri ile dikkat çekerek GüneşinKızları'nın cast direktörünün olduğu odaya doğru ilerledi.
🌿
"Ee o zaman, bu rol artık senindir."
Hande'nin gözleri parladı, hayallerine ulaşmak için attığı en büyük adımdı bu. Elini telefonuna götürüyordu ki, dizinin cast direktörü Rabia Sultan Düzenli:
"Vaktin varsa beklemeniz tavsiye ederim Handeciğim, dizimizin diğer oyuncuları biraz sonra burada olacaklar."Hande'nin heyecandan avuç içleri terlemeye başlamıştı, durmadan saçıyla oynayıp duruyor, deri ceketiyle ilgileniyordu.
Aradan geçen heyecanlı bir 15 dakikanın ardından salona ilk giren isim, Selin'in ikizi olan Nazlı rolünü oynayacak Burcu Özberk olmuştu. Hande'nin ağzı kulaklarına varıyordu, sanki 10 yıllık arkadaşlarmış gibi birbirlerine sarıldılar.
"Nazlı Yılmaz?"
"Selin Yılmaz?"
İkiside aynanda, "İkiz!" diye bağırmışlardı.
Daha fazla konuşmalarına fırsat kalmadan kapı çalındı ve içeri, dizinin başrollerinden biri olan Emre Kınay girdi..45 Dakika Sonra
Dizininin tüm oyuncuları buradaydı, Emre, Evrim, Burcu, Berk, Miray, Meltem, Süreyya, SarpCan, İrem, Funda, Sarper, (. )Hande ise hepsine gözlerinden kalpler saçarak bakmaya devam ediyordu.
Hepsiyle daha yeni burda tanışıyordu. Kadronun çok sağlam olduğunu ve bu dizinin uzun soluklu bir proje olacağına inandı. Ekip ise durmadan bir iletişim halindeydi, sanki bir eksik varmış ama kimsenin haberi yokmuş gibi. Hande dayanamayıp Sadullah Hoca'nın yani yönetmenlerine yanına doğru gitti,
"Bir sorun mu var?"
"Bir oyuncumuz daha gelmedi de ona ulaşmaya çalışıyoruz."
Hande fazla merak etmişti, kim di?
Ama ilk günden çok fazla sorunun ve merakın iyi olmayacağını düşünüp tekrardan yerini aldı. Aradan geçen bir kaç saniye sonra bulundukları yere çat kapı biri daldı, tüm kamera arkası ekibin yüzündeki rahatlamışlık duygusu fark edilmeyecek gibi değildi. Hande, kapıya doğru dönüp baktığı zaman karşısındaki manzara onu hayretler içinde bırakacak kadar güzel ve mutluluk vericiydi. Karşısında göz göze baka kaldığı bir Tolga, bir TolgaSarıtaş vardı. İkisininden ağzından birbirlerinin isimleri dökülüverdi:
"Tolga?!"
"Hande!"
Tüm herkes onlara baka kalmışken onlar birbirlerine doğru ilerledi ve sarıldılar.
Sadullah Hoca,
"Aranan oyuncu sonunda burda!" diyerek gülümsedi,
Tolga hemen durumu anlayıp,
"Telefonumun şarjı bitti tam buraya gelirken, telaşa düşürdeysem kusura bakmayın Hocam.."
Dizimizin senaristi Deniz Dargı, Tolga'ya gülümseyerek baktı ve "Mavi gözlerinin hatrına bu seferlik, affettik." dedi.
Ardından Evrim Alasya güzel gülüşüyle ortaya atıldı;
"Sanırım bu anlardan önce Tolga'yı tanıyan bir kişi daha var. Hande?"
Hande birazcık stres oldu, Tolga ise rahattı. (Yani Hande'ye göre.)
"Eee, şey-" Hande daha cümleye giremeden Tolga onu yerine olayı anlatmaya başlamıştı bile,
"2 gün önce bir davette tesadüfen tanıştık ama şunu diyebilirim ki onla geçirdiğim 5 saatte hiç sıkıldığımı hatırlamıyorum, enerjisine de kendisine de bayıldım resmen."
Hande utanmıştı, Tolga bunun olacağını bildiği için biraz daha ballandırarak anlatmıştı ama söylediklerinde hiç bir abartı yoktu.
"Ben de şunu diyebilirim ki, Tolga, bu kadar kısa sürede bu kadar çok sevebildiğim ilk insan."🌿
Hande, Tolga ve Rahşan KanalD binasının önünde arabalarına doğru yürüyorlardı. Hande bir kaç saniye dünyadan soyutlanıp düşündü, tam arabalarının olduğu yola geldiklerinde:
"Durun!" dedi. Tolga ve Rahşan, Hande'ye doğru döndü.
"N'oldu?" diye merakla sordu Rahşan,
Hande ise Tolga'ya cebinden çıkarıp telefonunu verdi.
"Video çeksene."
Tolga, kafasını sallayıp kamerayı açtı.
"1,2,3."Hande bağırmaya başladı;
"Hey trafik durun, ben GüneşinKızları'nda başrolüm, Güneş'in kızı Selin'im!" Üçüde kahkaha atmaya başladılar ve Tolga videoyu bitirdi.
Hande gerçekten çok ama çok mutluydu, Tolga ise Hande'yle partner olmasının mutluluğunu hala üzerinden atamamıştı..🌹🌿🌹🌿🌹🌿🌹🌿🌹🌿🌹🌿🌹
Selam!🌷 Sonunda yeni bölümü bitirebildim. Sizi çok beklettim ama umarım değmiştir bu kadar beklediğinize. Bu kurguda HanTol bizim hayal ettiğimiz gibi olacak, kendi özelliklerini kaybetmeden ve bizim gözümüzle görünüşleri gibi..🌚🌝
Oylarınız ve özellikle yorumlarınız benim için çok değerli, sizi seviyorum..xoxoPelinsu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tanıştığımıza Memnun Oldum
NouvellesHande Erçel ve Tolga Sarıtaş'ın bir dizi sayesinde tanışmadığını düşünün.. -Kısa HanTol kurgusu-