#6#

127 46 11
                                    

Yıl 2016.

Askere gideli 4 ay olmuştu. Kalbimden ve aklımdan çıkmayan Ahsen için sadece dua edebiliyordum uzaktan. Askerliğimi Doğu'da yapmış olmanın verdiği Ahsen'e ulaşamama korkusu ile yine dua ettim.

Buradaki 2-3 asker arkadaşımdan başka kimsem ve tatbikattan başka yapacağım hiç bir işim yoktu.

Sadece ve sadece Ahsen'i düşünüyordum.

Günler çok yavaş geçiyordu..

Yıl 2017

Muaz, tezkeresini aldıktan sonra evine heyecanla dönmüştü. Eve vardığında babası ona kocaman bir şekilde sarılmış ve o yokken olan bir şeyi ona hüzünle anlatmaya başlamıştı.

"Bak evlat, ben artık emekliyim biliyorsun. Sen de imamsın. Sana yerleştirmede çıkan yer, İstanbul. Ben de oradan bir ev aldım. Sonra gittim döşedim. Oraya taşınmamız gerekiyor."

Muaz'ın eli kolu bağlanmıştı. Hemen annesinin mezarına gitti, elinde de annesinin en çok sevdiği kırmızı gül..

Annesinin mezarına varınca gözyaşlarıyla suladı orayı adı güzel. Annesiyle dertleşti, dertleşti ve dertleşti. Daha sonra aldığı çiçekleri mezarın üstüne bıraktı ve eve doğru yol aldı.

Eşyalarınk hazırladılar ve köydeki herkesle vedalaşıp yola çıktılar..

Yeni ev, yeni bir hayat ve yeni komşular.

Avcılar'da oturuyorlardı artık..

Bir kaç gün geçince alışmıştı Muaz yeni hayatına.

Bundan sonrasını tahmin ediyoruzz :))


●ÇAYYAŞ ●Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin