- REVİR -

890 53 29
                                    

Yine o korkunç alarmın sesiyle gözlerimi açmıştım. Hadi ama sabahın 8 ' inde hangi beyni olan varlık okul yapardı ki. Alarmı kapatıp yatak da doğrulduktan sonra her sabah olduğu gibi 15 dakika boyunca hayatın amacını sorgulamış ve sonunda kalkmayı başara bilmiştim. Size biraz kendimden bahsediyim. Ben Jackson Wang okulun çirkin çocuğu , sevdiği çocuğun onu tipinden kilosundan dolayı red ettiği çocuk. Lise 1 inci sınıfım. Aşırı kilolu , sivilceli bir çocuğum. Her gün korka korka okula giden bir çocuğum. Her neyse hazırlanıp şu lanet okula gitmem gerek. Dolabın karşısına geçip okul kıyafetlerini giydim ve çantama hangi dersin defteri olduğunu bilmediğim 1-2 defter attım. Aşağıya indim ve annemin yanaklarını sıkıp günaydın dedikten sonra masada duran 2-3 bişeyi ağzıma tıkıp evden çıktım. Annemin arkamdan feryad edişlerine kulak asmadan. Artık vücudumun bir parçası olan kulaklığı çıkarttım ve telefonumdan Bts'nin Run isimli şarkısını açtım. Sanırım en sevdiğim şarkılardan...

O nefret ettiğim okulun bahçesine adımımı atar atmaz sağdan soldan bana tiksinç bir insanmışım gibi bakan gözleri yok sayarak sınıfa doğru ilerlemeye başladım. Sınıfımı gördükten sonra içeri girdim ve cam kenarında ki sırama oturarak dışarıyı izlemeye başlamıştım ki ; bütün asaletliğiyle o belirmişti girişte. Normal duruşu bile bir sürü erkeği tahrik etmeye yetiyordu bile. Ama ben onun etrafındakiler gibi sadece popülerliği için beraber olmak istemiyordum. Ben onun hala var olduğuna emin olduğum kalbi için beraber olmak istiyordum. Kafamı camdan çevirerek önüme döndüm ve uyumaya karar verdim.

Zilin çalmasıyla bambamın uyanmam için yaptığı çeşitli işkenceler başlamıştı. Kulağımın dibinde hayvan gibi bağırmak mı dersiniz , en sevmediğim şeylerden biri gıdıklanmak mı dersiniz hepsini baştan aşağıya deniyordu. Tepki vermediğim de ise kafamdan aşağıya su boşaltıyordu. Neyse ki gıdıklamaya başlayacakken kalkmış ve onu daha fazla sinir etmemiştim. Kolumdan tuttuğu gibi bir yerlere sürüklemeye başladı. Kendimi de onu da durduğum zaman kaşımı kaldırarak;

J= Nereye gidiyoruz ?

B= Yemekhane?

J= Aish oraya gittiğimizde neler olduğunu biliyorsun neden götürüyorsun?

B= Aish! Sen cidden gerizekalısın. Onları fazla kafaya takma Wang sadece konuşmayı bilirler. Kendileri sanki analarının şeyinden francisco lachowski gibi çıktılar. Yürü hadi.

Diyip tekrar sürüklemeye başlamıştı. Ona kızamıyordum çünkü herkes benimle dalga geçerken sadece yanımda o olduğundan onu kaybetmekten korkuyordum.

Yemekhaneye girer girmez işittiğim hakaretler başlamıştı bile ;

~ Yemekler bitmeden çabuk herkes yemeğini alsın ayı geldi :D

O an gelen bir cesaretle kıza dönüp;

- Yeni mi geldin tatlım.

Diyerek kızı orda benzetmistim. Ben bile dediğime şaşırırken etraftan "ooo" gibisinden uğultular yüksekldi. Kıza baktığımda ise sinirden domates gibi kızardığını hatta birazdan patlıcan gibi mos mor olacağını anlayabiliyordum. Tekrar aşçı Erol abimize dönerek ; ( Neden erol hiç bir fikrim yok shhsjsjsjs )

- Mutfakta domates bittiyse burda bir tane var abi haberin olsun.

Diyip Bambam'ıda sürükleyip yemekhaneden çıkmıştım ki karşıdan gelen Mark ile kalbim amuda kalkıp break dans yapmaya başlamıştı. Ne kadar saçma farkındayım , neyse neyse. Ben ona bakmaya devam ederken o kafasını döndürüp bir kere bile yüzüme bakmamıştı. Bir anda kolumda hissettiğim dişlerle çığlık atmıştım. Bambam daha demin kolumu ısırmıştı!

B= Aptal kolumu hayvan gibi sıktın mübarek. Içerdeki kızın suratından ne farkı kaldı şimdi. Ah benim canım kolum bu gerizekalı seni morarttı mı kıyamam ben sana. Yürü revire gidelim.

Diyip kolunu tuta tuta gitmişti. Revire gideceğini sanmıyordum. Onun bu haline gülerken , arkamdan birinin bana seslenmesiyle arkamı dönmüştüm ki ; dönmez olsaymışım. Mark ve yalak arkadaşları üzerime ketçap ve mayonez atmışlardı. Ağzım yüzüm formam ayakkabım her yerim ketçap mayonez olmuştu. Mark ise kahkahalar için de yanıma gelip suratıma yumruk indirdikten sonra herkesin içinde bağıra bağıra kalbimi olabileceğince ince dilimlere ayıran o sözcükleri söylemişti.

M= Sen kendini ne sanıyorsun şişko. Benim sevgilimle bu şekilde konuşma hakkını kim verdi sana! Bundan sonra dediklerine dikkat et yoksa tek yumrukla kalmaz haberin olsun.

Dediğinde beni biraz iktirip kendisi 1-2 adım gerilemişti. Artık susmanın fayda etmeyeceğini öğrendiğim için içimden ne geçiyorsa o an hepsini söyledim.

J= Senin sevgilin bana laf atmasaydı bende bu şekilde cevap vermezdim. Karakterden yoksun beyinsiz 1-2 kişiyi yanına almışsın ortalıkta geziyosun. Sen benimle uğraşmayı bırakta git biraz "muhteşem" arkadaşlarınla karakter dersi al.

Dediğim de ne dediğimi şimdi şimdi idrak ediyordum. Mark sinirlenmişti bu ap açık ortadaydı çenesi kasılmış , sağ bileğini o kadar çok sıkıyordu ki damarları belli oluyordu. Şuan bir vursa dünyanın öbür ucuna gidicek mişim gibi hissediyorum. Ama korktuğumu da belli edemezdim. Dişlerinin arasından tıslayarak ;

M= Benimle adam akıllı konuş!

J= Adam gibi biri olsaydın konuşurdum.

Dedim ve arkamı dönüp belli etmiycek hızda topuk yaptım. Nolur nolmaz yani kaçmak lazımdı. Yemekhaneden çıkıp üstümü başımı b*k götürdüğü için müdürden izin istiycektim. Etrafta spagetti gibi dolaşmamı beklemiyorsunuz dimi?

Müdürden izin aldıktan sonra sınıfıma çıkıp hiç açılmamış çantamı sırtıma taktım ve sınıfa göz attığımda Bambam'ı ortalıklarda görememiştim. Yoksa cidden revire mi gitmişti. Hemen koşarak revirin olduğu kata doğru inmeye başladım. Revirin olduğu odaya girdiğimde ise Bambam'ı yatağa yatırmışlardı. Hemşireye dönerek neden burada yattığını sordum hemşire ise bıkkınlıkla ;

H= Arkadaşınızın kolu biraz morarmış acıyor dedi ve zorla kolunu sardırdı. Biraz öncede iyi hissetmediğini söyleyip uyudu. Arkadaşınızı en yakın zamanda bir beyin tomografisine götürmelisiniz. Olmadığını düşünüyorum.

Dediğinde anırmamı tutamamış ve zavallı kadının yüzüne yüzüne anırmıştım. Ah be Bambam sende olmasan kim güldürecek beni...

MERHABA ARKADAŞLAR ILK DEFA HIKAYE YAZIYORUM KUSURLARIM VARSA ŞİMDİDEN SIZDEN ÖZÜR DILIYORUM. BEĞENIRSENIZ VOTE VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN 😊😊

 BEĞENIRSENIZ VOTE VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN 😊😊

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
DEĞİŞİM - MarkSonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin