Maalesef yine geç kalmıştım okula. Sakince evdekileri uyandırmadan giyindim ve cıktım evden. Köşeyi döndüğümde Cem sabahın köründe akçaya gelmiş beni bekliyordu. Bana bakıp gülerek '' ilk defa bi kız için bu kadar erken kalktım'' dedi ve gözüyle motora binmem için işaret yaptı. Hemen arkasına atlayıp beline sarıldım. Gaza bastı ve sabahın köründe sokakta ne kadar insan varsa arkamızdan bakakaldı. '' nereye gidiyoruz hanımefendi'' diye sordu. Bende '' Esmerin yanına gideceğimizi'' söyledim. 5 dakikada edremite gelmiştik. Ve ne tesadüf Arzu da Esmerin yanındaydı. Motordan indim ve Cemde motoru park etmek için ara sokaklardan birine girdi. Motoru park etmeye gitmişti ama yarım saat gelmemişti. Pastaneye gitmiş şapşalım benim ya karnımın acıktığını düşünerek bana börek felan almış. Hoşlanmaya başlamıştım ondan. Birşeyler atıştırdıktan sonra yediklerimizin pisliğini temizledik ve dışarı çıkıp birer sigara yaktık. Cem hayranlıkla beni izliyordu. Bir ara içeri girdim Esmerle aralarında '' ona nasıl söyleyeceğim'' gibisinden bir konuşma geçti. Çıkma teklif edecekti. Hiç sesimi çıkarmadım gittim yanlarına. Öğlen olmuştu zaten. Cem beni yanına çağırdı ve bir yere gideceğimizi söyledi. Tamam dercesine başımla onayladım. Motora bindik ve okulumuzun hemen karşı tarafı olan roman mahallesine çıkmaya başladık. Belalı bir mahalleydi. Öyle her önüne gelen giremezdi oraya. O mahalleye girerken ya canını verecektin yada malını başka türlüsü yoktu. Ama yanında mahalleden biri oldumu kimse sana dokunamazdı ve bir dahaki sefere tek başına bile girebilirsin mahalleye. Çünkü ilk kimle çıktıysan o mahalleye o kişi artık senin güvencendir. Gideceğimiz yere gelmiştik. Motordan indik orada bir kız vardı. Uzun saçlı zayıf bir kızdı Cem kızın yanına gitti sarıldı öptü kaynar sular başımdan aşağı süzüldü. Sevgilisi vardı. Beni yanlarına çağırdı bende arkamı döndüm fakat kolumdan beni yakaladı kızın yanına götürdü. Kız bana deli gibi kızgın bir şekilde bakıyordu. Cem bizi tanıştırdı benim için bu en yakın arkadaşım demişti. Kahroldum. Kızla tokalaştık Cene gitmek istediğimi söyledim. Kız da bana iyi git o zaman dercesine tavırlar sergiliyordu. Arkamı döndüm ve mahalleden aşağı inmeye başladım. Üç beş tane ufak roman çocuğu önümü kesti. Kahretsin mahalleye girmesi dert çıkması ayrı bi dert. Çocuklar 10-12 yaşlarındaydı. Birinden '' ya canın ya malın'' diye sözler döküldü ağzından. Hepsinde bıçak vardı. Geri geri yürümeye başladım üstüme geldiler. Cemlerde yukardan beni izliyolardı. Çocuklardan biri üstüme atıldı ve çelimsiz olduğu için elinden bıçağı aldım. Ayı gibiydim sonuçta. '' gelin hadi gelin lan'' diye karşılık verdim. Cem yukardan çocuklara ıslık çaldı. Çekilmelerine söylercesine eliyle işaret yaptı. Jet hızıyla bıçağı yere fırlattım ve ağlayarak Esmerlerin yanına gitmeye başladım. Esmer anlamıştı zaten ne olduğunu. Cemin demekki nasıl söyleyeceğim dediği şey buydu. Hemen dükkandan çantamı aldım ve ağlayarak okula girdim. En azından yarım gün yok yazılırdım. Zil çaldı ders başladı akşama kadar hiç bir dersi dinlemedim tenefüse çıkmadım. Çıkış zili çaldı Arzuyu bile takmadan eve gitmek için yola koyuldum. İçim acımıştı. Minibüsün birine atladım.
Koltuğun birine oturdum. Camdan umutsuzluğu izliyordum sanki. Eve geldiğimde kimse yoktu. Kapıda kalmıştım. Komşu ya çıktım annem oradaydı. Hülya teyze çok iyi bir komşuydu. Bana hemen yiyecek bir şeyler hazırladı o sırada annemede ağladığımı belli etmemeye çalışıyordum. Yemek yedikten sonra yorgun olduğumu söyleyip salona geçtim. Hava zaten kararmıştı. Koltuğa uzandım ve uyudum.
