Bölüm 8: Bir Şans

503 19 3
                                    

"Beyonce-Formation"
Dinleyin diye multiye koydum canlar...🎶

Nerdeyse yolun yarısını bitirmiştim ama aşırı yorgundum bi ara içim geçmiş gözümü açtığımda yüksek sesle bi kamyon bana doğru geliyodu direksiyonu yan kırdım. Yana gitmemin sonucu bariyerlere hızlıca çarpmış ve hiç bi şey göremiyodum...

Asya Olgun:

Aklım Aras'taydi niye bendim ki! Etrafinda onca güzel kız varken niye ben. Napicaktim ki ben aynı sınıftaydık sürekli iç içeydik onu benden uzak tutmanın yolunu bulmam lazımdı. Acaba benle oynuyo olabilir miydi? Eğer öyle yapıyosa hiç şansı yok ben ona zaten normalde de bakmam ki sonuçta ben daha iyilerine layık bi insanım.

...

Sınıfa Aras'ı yok sayarmış gibi giriyodum ki zaten Aras yoktu. Ve sadece Aras değil Mert, Toprak ve yeni gelen çocuk Kaan. Kaan yeni gelmiş olsa bile başları Aras olan Veliahtimizin çetesiyle iyi kaynaşmıştı. Bana kalsa şuan Aras'lar bi şeyler çeviriyodu.

Ceyda Yılmaz'dan:

Asya kendi kendine yüzüyle oturduğu yerden tuhaf mimikler yapiyodu. Bende kendi piskolajimi bozmamak için ordan uzaklaşmayı tercih ettim. Bizim kızların yanına gittiğimde kızlar hararetli bi şekilde bi şey konuşuyolardı. Bi anda Betül bana dönüp:
-Kanka olayları duydun mu?
+Hangi olayları kanka?
-Yuhh! Senin de hiçbir şeyden haberin yok. Aras trafik kazası geçirmiş hastanede yatiyomus. Biz bütün sınıf sabah onun yanına ziyarete gittik. Allah'tan durumu çok ağır değilmiş.
+Oha! Nerde yapmış peki kazayı? Hangi hastanedeler şuan?
- Kazayı dün akşam otogarin orda ki kavşakta bariyerlere çarparak yapmış. Hastanede "Eyüp Devlet Hastanesi."
+Sağol kanka.
-Bişey değil kanka.
Hemen kızların yanından ayrılıp Asya'nin yanına ilerledim.

Asya Olgun'dan:

Ceyda yanıma hızlı hızlı geliyodu. Suratından bi şey olduğu çok belliydi. Yanıma geldiğinde:
-Sister çok kötü şeyler oldu!
+Noldu sister?
-Aras trafik kazası yapmış hastanedeymis. Ama merak etme durumu o kadar ağır değilmiş.
+Ne zaman olmuş kaza?
-Dün akşam.
+Hadi kalk kanka gidiyoruz hastaneye.
-Tamam kanka hadi.
Okuldan çikmiş kapının önünde Ceyda'nin çağırdığı taksiyi bekliyoduk. Abi hepsi benim yüzümdendi ya çok büyük tepki vermiştim. Sonuçta seviyodu o da. Kendimle konuşuyodum ki Ceyda beni dürttü. Meğerse taksi gelmiş benim haberim yok. Her neyse taksiye binip direk hastaneye gittik. Hastaneye girdiğimizde ilk solda danışma vardi. Danışmanın oraya gittiğimizde:
+Merhaba! Aras Kaplan hangi oda da?
-Merhaba! Bakıyorum bi saniye 2. katta 112. oda.
+Sağolun teşekkürler.
Asansörü beklemek yerine merdivenler tercih ettik yani Ceyda etmek zorunda kaldı aslında. İkinci kata çıkmıştık sıra 112. odayi bulmaktaydi. İkinci katı biraz gezdikten sonra bulmuştuk odayı. Kapıyı iki kez tıklayıp gircekti ki Ceyda ben mal gibi direk girdim. Keşke girmez olaydım Aras badisini degistiriyomus. Be müslümanın oğlu insan içine atlet falan giyer donmuyon mu lan sen? Bi de yapmış kasları şimdi hemşireler bunu çok pis kesmiştir yaa tövbe tövbe. Ay bana noluyo bakarlarsa baksınlar coh hojdur ema benana. Kapıyı açar açmaz suratımı çevirmiştim. Ceyda normaldi çünkü odanın içini göremiyodu şuan çünkü ben gozlerini kapatmıştım. Aras:
-Tamam tamam giydim üzerimi.
+Emin misin??
-Evet kızım hadi dön önünü!
+Birincisi ben senin kızın değilim, ikincisi sana mı sorcam ister dönerim önümü ister dönmem, üçüncüsü geçmiş olsun veliahtcık.
-Birincisi keyfin bilir ister dön ister dönme, ikincisi sağol cücecim.
+Ay seni ziyarete geldik ama sen maşallah formundasin.
-Sağolasin her zaman ki halim.
+Pislik Egoist!
-Eyvallah!
Biz Aras'la birbirlerine çocuk gibi mal mal surat ifadesi yaparken araya Toprak'la Kaan girdi. Toprak:
-Içeri girmeyi düşünüyo musun?
Toprağı başımla onaylayıp içeri girdim tabi arkamdan da Ceyda. Toprak:
T=Hoşgeldin Ceyda.
C=Hoşbulduk Toprak.
T=Nasılsın.
C=Iyiyim sen.
T= Bende iyi. Bu arada şey okul forması sana çok yakışıyomuş ya onu farkettim. Yani tamamen arkadaşın olarak.
C=Teşekkür ederim. Tabi arkadaş olarak.
Abi bunlar salaktı ya bal gibi ikiside birbirlerini deli gibi seviyodu. Ama böyle yan yana gelince çekingen çekingen davraniyolardi. Şuan daha önemli bi şey vardı Aras. Ne kadar öküzün teki de olsa benim yüzümden olmuştu bu kaza. Aras'ın yanında ki koltuğa oturup Toprak, Kaan ve Ceyda'nin dışarı çıkmasını rica ettim. Hepsi dışarı çıktıkları an başladım konuşmaya:
+Aras sen gerçekten benden hoşlandığına emin misin?
-Asya farkındayım kısa bi süre oldu ama ben seni ilk gördüğüm günden beri seviyorum yani ilk size geldiğimiz gün. O kadar tatlı ve masumdun ki o mavi gözlere bakmaya doyamadım. Tamam kabul sana çok ta iyi davranmıyorum ama şunu da unutma ben kalbimin sesini dinleyerek bu sevgiye ulaştım bence sendem dinle.
-Aras ben sene sevsem bile biz senle olamayız!
-Neden kızım! İki kalp bir olunca ne engel var!
-Çünkü ben Gözde değilim!
Oturduğum yerden kalkıp hızla kapıya gittim. "Geçmiş olsun" deyip çıktım. Aras "Sağol" bile diyememişti. Kaan'larin yanına doğru ilerledim. Mert'de oradaydı. Mert beni görünce:
-Oyy kimler gelmiş yawfff!
+Nerelerdeydin sen ponçik yafrim?
-Kantine kadar inmiştim yafrim. Sen de kahve falan ister misin?
+Yok kahve gözlüm sağol.
-Gördün mü senin sevdalunu?
+Hı gördüm.
-Konuşma pek hoş geçmemiş heralde.
+Biraz. Neyse bize müsade görüşürüz. Hadi Ceydoş!
Ceydoşum'la hastaneden çıkıp gelen otobüse bindik. Aklım istesem de istemesem de acaba acı çekiyo muydu ki? Ne kadar onu sevmesem de aşık insana kimse kıyamazdı.

Kalbimdeki VeliahtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin