Aslında o kadar da çirkin değil

163 17 6
                                    

Sinirle "Peki, tamam! Öyle olsun! Umarım dediğin gibi olurda bir daha yüzümü görmek zorunda kalmazsın" dedi. Ben neye uğradığımı şaşırmıştım. Böyle bir tepki beklemiyordum. Ve başım dönmeye başlamıştı yine gözüm kararıyordu.. Güçlükle "Tamam" dedim.

Austin beni bıraktı ve gitti. Ayakta zor duruyordum. Bayılmak üzereydim. Açlıktan mı yoksa bu şok tepkiden dolayı mı bilmiyorum ama kendimi çok kötü hissediyordum. Gerçi onun yaptığı hiçbirşey umrumda da değildi. Bir adım attım ve kendimi yerde buldum. Sonra her yer karanlık..

***

Gözlerimi açtığımda bilmediğim bir yerdeydim. Kafamı çevirdiğimde Austin karşımda oturmuş bana bakıyordu. Yine mi bu çocuk ya! Yerimden kalkmaya çalışarak "Nerdeyim ben? Noldu?" dedim. Austin soğuk bir şekilde "Bayıldın" dedi. Yataktan kalkarak eşyalarımı bulmaya çalıştım. Ve yine gözüm karardı düşecek gibi oldum. Austin beni tutmak için harekete geçti ama ben elimle durdurdum. "İyiyim ben eşyalarım nerde gidecem" dedim. Austin soruma aldırış etmeden "Sen yemek yedin mi" diye sordu. "Hayır." "Yemelisin." "Eşyalarım nerde söyler misin?" "Orda. Dolabın içinde." Austin tekrar "Yemek yemelisin" dedi.

Eşyalarımı alıp kapıya yöneldim. Austin kolumdan tutup beni durdurdu. "Birşeyler yemeden gitme." "Bırakır mısın kolumu? Gidecem." "Ayakta zor duruyorsun. Seni böyle gönderemem." "Nedenmiş o? Hatırlatırım en son birbirimizi görmeme kararı almıştık." "Evet. Biliyorum." "O zaman kolumu bırakta gideyim!" "Olmaz." "Neden?" Austin suratıma bakıyordu. Austin'i itekleyerek "Önümden çekil" dedim ve kapıdan çıktım. Austin arkamdan "İyi. Bu sefer bayılırsan umrumda olmayacak" diye bağırıyordu. Sonra kapı çarpış sesi duydum. Bu çocuk manyak mıydı yoksa tipi mi öyle gösteriyor? Ona ne benim yemek yememden yada yemememden. Böyle birşeyle ilk defa karşılaşıyordum. Hangi ünlü bir hayranına pardon ben hayran değilim! Hangi ünlü tanımadığı birine böyle davranırki? Gerçekten garipti.. Ama haklıydı gerçekten birşeyler yemem gerekiyordu. O yüzden en yakın cafeye gittim. Birşeyler atıştırdıktan sonra evin yolunu tuttum.

**

Eve geldiğimde Rachel ve Becca vardı. Beni beklemişler. Tabi hatalarını anladılar özür dileyecekler. Yanlarına gidip "Merhaba" dedim. Rachel ayaklanıp "Selena biz özür dileriz" dedi. "Önemi yok" deyip koltuğa oturdum. Rachel yanıma gelip "Hayır. Önemi var. Austin'i görünce seni unuttuk evet ama.." "Ama ne Rachel? Güya benimle olacaktınız ama onu görünce yüzüme bile bakmadınız." "Haklısın Selena ama.." "Ama ne? O çocuk benden daha mı önemli!" "Tabiki hayır Selena ama.." "Ama ama ama.. Ama ne Rachel ama ne?!" "Ben onu seviyorum." "Ne?" "Evet." Diyecek birşey bulamıyordum. Nutkum tutulmuştu sanki. "Hemde gerçekten çok seviyorum Selena. Ben ona aşığım." "Bu-bu sadece hayranlık Rachel.." "Hayır değil Selena. O gün cafede beraber oturunca bunu daha iyi anladım. Gözlerinin içine bakınca ve o da bana bakınca.. Bilmiyorum birşeyler var gibiydi Selena. Saçma biliyorum ama aramızda birşeyler olacak gibi hissettim." Tüm kanım çekilmişti. Hayretler içindeydim. "Onu bir daha nerden göreceksin ki." diyebildim. "Bilmiyorum. Kader bizi karşılaştırabilir" deyip gülümsedi.

Bu dediği beni düşündürmüştü. Sürekli karşıma çıkması bir işaret miydi kader mi yoksa sadece tesadüf müydü düşünmeden edemedim. Umarım sadece tesadüftür yoksa kaderime çok pis küfrederim! Bugünkü olayı Rachel'a anlatıp anlatmama konusunda çok kararsız kaldım.

Rachel başını omzuma yasladı ve sanırım ağlayacaktı.

"Napacam ben Selena?" dedi. Ben hiçbir şey diyemedim. Becca birden ayağa fırlayıp "Rachel zırlamayı kes. Selena bizi affettiğine göre şimdi dışarı çıkıyoruz ve akşama kadarda gelmiyoruz" dedi. "Hayır Becca bugün olmaz." "Selena!" "Kızlar gerçekten bugün havamda değilim." "Aa hadi ama Selena yaa mızmızlık etme hep böyle yapıyorsun." "Sizde hep beni tek bırakıyorsunuz." "Bu sefer gerçekten bırakmayacaz Selena nolur" "Hayır Becca gerçekten hiç havamda değilim. Bugün hiç iyi bir gün geçirmedim." "Noldu ki?" Oppss.. Aferin Selena.. O sevimsiz surat Austin yine karşıma çıktı diyemezsin.. "Seçmeleri kazanamadım da.." "Tamam işte moralini düzeltmiş oluruz böylece" "Of anlamıyorsun Becca yalnız kalmak istiyorum.." Rachel "Senin başka bir derdin var bence" dedi ve bakışlarını üstüme dikti. Çifte oopss.. "Ne olabilir başka? Benim danstan daha önemli ne derdim olabilir?!" "Mesela aşık olmuş olabilirsin" dedi Rachel. "Ne aşk mı? Onu nerden çıkardın!" İçerden annem geldi ve "Selena sen aşık mı oldun" diye yanıma koştu. "Kesin şunu! Nerden çıkarıyorsunuz ya aşık falan değilim!" Becca "Hadi hadi bizden mi saklıyorsun" dedi "Ya saçmalamayın allah aşkına yok öyle bir şey.

Ben odama çıkıyorum." dedim ve eşyalarımı alıp merdivenlere yöneldim. Rachel ve Becca arkamdan geldi. Rachel "Neyin var o zaman anlat bize" dedi. "Dedim ya seçmeleri kaybettim!" diye bağırdım. Odama çıkıp direkt banyoya girdim. Su çok iyi gelmişti rahatlamama neden oldu. Havluyla saçlarımı kurutarak odama geçtim. Rachella Becca yatağımda uzanmış dergi okuyorlardı. İçine girmişlerdi resmen. Merakla dergiyi alıp "Siz kime bakıyorsunuz öyle" diyerek dergiye baktım ve yine o muşmula suratı gördüm. Allah'ım sen beni neyle sınıyorsun böyle. Her yerde karşıma çıkmak zorunda mı bu çocuk! Öfleyerek dergiyi fırlattım. Rachel "Noluyor Selena" dedi. "Birşey olduğu yok Rachel" sesim çok sert çıkmıştı. Buna bende şaşırmıştım. "Neden sinirlendin ki şimdi?" "Si-sinirlenmedim." "Gayette sinirlendin. Noldu Selena?" "Bir şey yok dedim Rachel üstüme gelip durma!" "Hayır efendim geleceğim. Sen bana neler olduğunu söylemeden de bir yere gitmeyeceğim!" "Sana söyledim Rachel bugün hiç iyi bir gün geçirmedim. Seçmeleri kazanamadım. Canım sıkkın. Olan bu başka bir neden arama!" "Başka bir nedeni var ve bunu ikimizde çok iyi biliyoruz." "Yok bir şey Rachel yok!"

Sesim gittikçe yükseliyordu. Önceden hiç bu kadar sinirli biri değildim. Onlarda bunun farkındaydı ve Rachel'ın üstüme gelmesi de gayet normaldi. Ama bu konuşmayı yapmak istemiyordum. Austin'i her gördüğümde adını her duyduğumda içimdeki öfke anlayamadığım şekilde ortaya çıkıyordu. Neden böyle oluyordu gerçekten bilmiyordum. Becca "Biraz sakinleşir misin Sel" dedi. "Tamam sakinim ben ama nolur sizde üstüme gelmeyin artık." Rachel "Neden bize anlatmıyorsun Selena. Bir erkek mi var?" "Şunu keser misin artık Rachel. Erkek merkek yok hayatımda!" "Tamam. Tamam pes ediyorum. Konuşmayacağım.

En iyisi biz gidelim sen biraz dinlen. Sonra görüşürüz." diyerek en sıcak gülümsemesini takındı ve beni öpüp gittiler. Bende yatağıma geçip uzandım kafamı çevirdiğimde attığım dergiyi gördüm. Biraz durduktan sonra dergiyi aldım ve bakmaya başladım. Rachel bunun neresini seviyordu ki.. Hiç bir çekici yanı yok. Dergiyi yine fırlatıp attım. Sonra durup göz ucuyla tekrar baktım ve dergiyi yine aldım. "Aslında o kadar da çirkin değil." ...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 30, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Everything Will Be FineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin