Ertesi gün saat 12:00'a kadar uyumuştum. Okul olmadığı için beni zorla uyandıran biri yoktu. Bugün eski arkadaşlarım , mertcan,simge, Ayşenur, hilal ve dogukanı görücektim. Onları arayıp güzel bi kafede buluşma ayarladım. Artık büyümüştük ve beni zorla eve çağıran bir annem yoktu. Yatağından kalktım. Yüzümü yıkayıp kahvaltıya indim. Derin abla kahvaltıyı hazırlıyordu. "Günaydın , Derin abla,nasılsın?"dedim."iyim tatlım sen nasılsın? Bugün baya neşeli gözüküyorsun." Diye karşılık verdiginde fazla sırıttığımı fark ettim. "Evet bugün uzun zamandır görüşmediğim arkadaşlarımla görüsücem" dedim ve masadaki peynirden alıp ağzıma attım."senin adına sevindim prenses, hadi şimdi babanı uyandirda kahvaltı yapalım."
"Tamam hemen geliyorum"dedim. Üzerimde hala pijamalarım vardı. Kahvaltıdan sonra odama gidip üzerime güzel bir şeyler giyecektim.
"Artık kalkma vakti" diye bağırarak odaya girdim. Babamı affetmiştim. Çünkü ben onu öldü diye bilirken karşıma çıkmıştı ve bana şuan muhteşem bir hayat sürdürüyordu. "Günaydın kızım. sen in ben yüzümü yıkayıp geliyorum." Dedi. "Peki acele etsen iyi olur çünkü kurt gibi acıkmısım" dedim ve odadan koşarak çıktım .
*******
Kahvaltıdan sonra derin ablaya kahvaltıyı toplamada yardım ettim. Ardından odama çıktım. Bugün ne giyecegime emin degildim. Dolabımdan çok sevdiğim bir Jean çıkartıp üzerime yazılar yazan bebek mavisi gömleğimi giydim. Aksesuar olarak da ilk elime gelen choker'ı taktım. Yüzüme hafif makyaj yapıp, yeni aldığım harry potter gözlüklerimi taktım. Sneakerlarımı giyip evden çıktım. Geç kalmak istemiyordum. Kafeye ulastığımda. Taksiden inip kafenin içine girdim. Hava soğuk değildi. Nisan ayındaydık.
Masalara doğru yaklaştığımda. Herkesin çok değiştiğinin farkına vardım. Simge dudağına piercing takmıştı ve baya güzelleşmişti. Ayşenur biraz kilo almıştı sanki ama o kilolu da olsa güzel bir kızdı. Hilal tek tekimeyle muhteşem bir kızdı. Yanında Doğukan oturuyordu. Dogukan da görmüyeli baya yakışıklıydı. Ve Mertcan o gelmemişti dağa. Simgenin yanında tanımadığım bir çocuk oturuyodu. Masaya yaklaşıp selam verdiğimde uzun bir sohbet ettik. Simge "Seni sevgilim , Furkan ile tanıştırayım"dedi.
"İnanmıyorum sevgili misiniz çok yakışıyorsunuz"dedim. Hilal hemen söze atılıp"bizde dogukanla sevgiliyiz"dedi. Ben hilale gülerek göz kırptım. Çünkü onun dogukanı sevdiğini biliyordum. O sırada aysenur'un sesiyle işaret ettiği yere baktım." Oha mertcan'a bakarmısınız" dedi. O tarafa baktığımda Mertcan baya lüks bir arabadan inip güneş gözlüğünü çıkartıp, bize doğru yaklaştı. "Merhaba " dedi ve masaya oturdu. Okadar yakışıklıydı ki ona yeniden aşık olmuştum. Yanıma oturduğunda bana sarıldı. Anlamsız bir şekilde bende ona sarıldım. Sohbetimiz bittiğinde herkes evine dağılıyordu. Simge ve Furkan güzel bi mercedesle kaydeden uzaklaştılar hilal ve dogukanda ford GT ile gitmişlerdi. Ayşenur da taksiye binip kafeden uzaklaşmıştı . Bende başka bir taksi beklerken Mertcan "istersen seni seviyorum bırakayım güzelim"dedi. Güzelim? Bu ne demek oluyordu. Yoksa bu bana yürüyomuydu. "Aslında burda taksi beklemektense iyi olur " dedim. Aynı zamanda hava baya kararmıştı. Arabasına binip ilerlerken neredeyse hiç konusmuyorduk."istersen biraz bizde takılalım" dedi. Bu ne demek oluyor ben ordan bakılınca öyle bir kızamı benziyorum. Mertcan çok değişmişti . "Bilmiyorum , eve gitsem dağa iyi olur " dedim."hadi ama bu kadar korkak olma sadece bir şeyler içiriz"dedi. Bir insan bu kadar degişebilirmiydi. Tam cevap verecekken yolu degiştirdi. Onların evenin yoluna girdi. " Eve gitmek istiyorum "dedim sesim biraz titrek çıkmıştı."beni tanımıyor musun elif ben öyle bir çocuk muyum" dedi "hayır tabiki asla böyle bir şey düşünmedim "
*************
Mertcanların evine geldiğimizde, salona geçip oturdum. Mertcan mutfağa gidip bize içecek bir şeyler getirdi. "Benden hoşlanıyor musun sen " dedi. Yanaklarımın kızardığını anlayabiliyorum. "Nerden çıktı şimdi bu " dedim." Ben senden çok hoşlanıyorum çünkü "
Benden hoşlanıyordu ve bunu bana soyluyordu." Bu konular kapatsak iyi olur" dedim. Arkama yaslanıp rahat oturdugumda. Uykunun geldiğini anlamıştım. Gözlerim kapanmaya başlıyordu. Hayır, hayır şimdi değil! Şimdi uyuyamam.
