Oyun Bozan

♠İlk Hayır♠

Çooook uzun bir aradan sonra güzel bir bölümle karşınızdayım. İyi okumalar ❤

Selin'den

Tülay Hancı... Alinin annesi? Nasıl olabilir böyle bir şey? Tülay hanım benim ile ayni hastanede tedavi gördü. Aynı odada kalıyorduk ve bana tüm hikayesini anlatmıştı. Oğlundan da bahsetmişti ama adını söylememişti. O çocuk Ali mi yani?

Tam oradan uzaklaşacakken hiç duymamam gereken bir sesi duydum. Alinin sesini.

A: SELİN?!?!

S: A-ali?

A: Ne işin vardı senin orda?

S: B-ben... Yarın nikah var ya.. Onu söylemeye gelmiştim.

A: Ne zamandır buradasın?

S: Çok olmadı biraz önce geldim.. Ama nazlı hanım ile konuştuğunu görünce konuşmanın bitmesini bekledim.

A: Bir şey duydun mu?

S: Ha-hayır duymadım. Niye sorguya çekiyorsun sen beni?

A: Her neyse boşver. Yarın görüşürüz.

S: Peki, Hoşçakal.

Ali'den

Nazlı ile bahçeye çıktık. O kadar ağır ki üzerimdeki yük.. Öğrendiğim gerçekler yetmedi birde daha yeni tanıştığım biri ile evleneceğim.

N: Ali daha iyi misin?

A: Nasıl iyi olabilirim nazlı? Babam aslında yaşıyormuş. Hatta beni o cehenneme yollayıp tekrar annemle evlenmiş. Ben nasıl bir çıkmazın içine düştüm? Ayrıca yarın daha yeni tanıştığım biri ile evleneceğim.

N: Yaşadıklarının zor olduğunu biliyorum. Ama sen güçlü bir adamsın. Ayrıca Selin de iyi bir kız. Hem belki-

A: Sakın düşündüğüm şeyleri söyleme! Saçmaladığının farkında mısın?

N: Asla olmayacak birşey değil ya.. Olabilir yani.

Bu saçma konuşmayı yapmak zorunda mıydık? Iğrenç gerçekleri öğrendikten sonra romantik komedi dizilerinde yapılan bir diyalog yapmak gerçekten gülünç.

Hı hı diye kafamı salladıktan sonra içeri geçtim. Rahat bir uyku çekmem lazımdı. Çünkü yarın yeni bir başlangıç veya son olacaktı. Belki Haluk Mertoğlunun hayatıma bağladığı kemerin çözümü olurdu bu nikah.

Sabah -Selin'den-

Gözlerimi açtığımda dolapta asılı duran beyaz bir elbise vardı. Zorla evleneceğim ve bunun için süslenecek miydim? Yani normal bir elbise de değil. Beyaz! Beyaz çabuk kirlenir. Uğraşamam ben. Çocukken beyazdım sadece. Çocukluğun ruhu, ölünceki kurtuluşun sevinci kefen beyazdır sadece. Evlilik hayatın sana yüklediği sorumlulukların artışıdır. Hata yapmaya zorlar seni. Bunun için beyaz giymek ne kadar doğru? Hiç. Gerçekleri görmeyip acı çekmeyen insanlar bulmuş bunu. Gelecek ve şimdi ki nesilde sorgusuz sualsiz yapıyor bunu.

Boş gözler ile izlediğim elbiseyi dolaba koyacakken altındaki sarkan kağıdı gördüm. - Sana yakışır. Nede olsa bir kez evleniyorsun. Giyiver Selin. H.M

Haluk Mertoğlunun yaptığını görünce düşüncelerimi hayata geçirmedim tabii. Zorlukla elimi götürdüğüm elbiseyi üzerime geçirdim. Kendimi dışarı atıp derin bir nefes aldım. Köşke doğru yürüdüğümde kapıda takım elbise ile sigara içen Ali vardı. Tekrar bir nefes alıp ona doğru yürümeye başladım. Yanına geldiğimde göz ucu ile bana baktı ve tekrar önüne döndü.

A: Senide Haluk süsledi değil mi?

S: Nerden bildin?

A: İstemediğin bir şey için süslenecek biri olmadığını biliyorum.

S: Doğru biliyorsun.

A: Evlenicem hayatım elimden alınacak diye düşünme. Yine aynı hayatı süreceğiz. Sadece aynı evde kalacağız ve Haluk bize daha sinir bozucu davranacak o kadar.

S: Bunları biliyorum. Ben başka şeylerden endişe ediyorum.

A: Kafandaki soru işaretlerini gösterebilirim istersen.

Tam gerek yok diyecekken Haluk geldi.

H: Ee gelin ve damat nasıllar bakalım? Çocuklar araba hazır buyrun gidelim.

Ali Haluk'un gevşekliğine sinirlenmiş olacak ki elindeki yanan sigarayı buruşturarak sıktı.

Ali'den

Arabaya bindikten sonra 15 dakika sürmeden nikah salonuna gelmiştik.

Küçüklüğümden beri hayatımı Haluk belirledi. Bundan sonra da devamını belkide dede olduğum zamanları bile o belirleyecek. Buna izin veremem! Ben bir kukla olarak doğmadım. Ama neden kukla gibi muamele görüyorum? Evlilik hayatın büyük bir bölümü. Bu büyük bölümü şimdi zorla ve daha yeni tanıdığım biri ile gerçekleştiremem.

Nikah memuru o faslı geçtikten sonra Selin'e sordu. Selin kısa bir süre sonra evet dedi. Sıra bana gelmişti. İlk kez hayır demeye hazırlanıyordum.

Uzun bir süre duraksadım. Herkes bana bakıyordu. Selin donuk bir şekilde önüne bakıyordu. Sessizliği kesmek için Haluk yanıma geldi.

H: Hadi cevap versene oğlum.

Tam ağzımı açacakken belime bir sertlik deydi. Göz ucu ile baktığımda silah olduğunu gördüm. Ya hayatıma son verecektim yada tekrar boyun eğerek kukla olmaya devam edecektim.

Evet umarım beğenmişsinizdir. Yorum yapmayı ve aşağıdaki küçük yıldıza tıklamayı unutmayın 😘