"Rookie rookie, my super rookie rookie rookie-"
"Min-ah..."
Mirei bana seslenince, susmak zorunda kaldım.
"Uyumaya çalışıyoruz," dedi. Sesini duyamıyordum, yüzüstü yatmıştı.
"Özür dilerim," dedim ve şarkının sesini kıstım.
Korkarım ki birazdan telefonu kapatmamı da isteyecekti. Oda kapkaranlıktı, dışarıdaki sokak lambası içeri hafifçe vuruyordu ama odayı aydınlatmıyordu. Tek ışık kaynağı telefonumdu. Haberlere bakıyor, Pann'da dolaşıyor, hakkımızdaki yorumları okuyordum.
En son denk geldiğim haber, Miyoon Unnie ve Path'ten Eunha'nın etkileşimiydi. Geçen sahnemizde Path'le karşılaşınca Miyoon Unnie onlara seslenmişti. Bizim gibi çaylakların yakın olması çok rastlanır bir şey değildi. Özellikle kız grupları ölümüne rakipmiş gibi görünürlerdi. Fakat nasıl olduysa Path'le yakınlaşmıştık. Hatta birbirimizin numaralarını bile almıştık. Telefon rehberime eklenen yeni 10 numara, çok sık aramasam bile bir yerde arkadaşlarımın olduğunu hissettiriyordu.
"Min Unnie," dedi Sun. Telefonumu kapatıp göğsüme koydum.
"Tamam kapadım," dedim bezmiş bir ses tonuyla. Baiını yataktan kaldırdı.
"Neyi kapadın?" dedi. Ona doğru döndüm.
"Telefonumu," dedim.
"Öyle bir şey istemedim ki?" dedi. İkimiz anlamamış gözlerle birbirimize bakarken, baykuşun biri dışarıda ötmeye başladı.
"Ne istiyorsun o zaman?" dedim. Esnedi.
"Su getirebilir misin," dedi.
"Yataktan inersem seni camdan atarım," dedim ve tekrar yattım. Neden hiçbir şey yapmak istemiyordu? Neden kalkan kişi olmak istemiyordu? Neden Mirei'yi değil de, gecenin yarısında hep beni uyandırıyordu?
"Unnie lütfen," dedi.
Onu dinlemediğimi anlaması için müziğin sesini açtım.
İç çekti ve memnuniyetsiz bir şekilde yataktan kalktı. Yatarken sadece başını görebiliyordum ve bu bile korkmama yetmişti. Uyandıktan sonra saçları çok korkunç oluyordu. Şükürler olsun ki ranzanın üst katındaydım ve onu görmüyordum.
Bu daracık odada birbirimizden uzak kalmamız pek mümkün değildi tabii. Sağ tarafta bir pencere, yerde bir sürü halı -Mirei yere basmaktan nefret ettiği için evin her tarafını halı kaplattırmıştı-, yattığım ranza, üst katta ben, aşağıda Mirei ve sol taraftaki tekli yatakta Sunyeon vardı. Odanın içinde sadece bu kadar şey vardı. Ha tabii birde, Eğer bir şey yeyip çöp çıkarırsak diye yataklarımızın arasında bir karton kutu. Çöp yerine geçiyordu tabii.
Sunyeon ayaklarını sürüye sürüye mutfağa kadar gitti. O sırada telefonum, gelen bir mesajla titredi.
> Usagi-shi
Uyudun mu?Ben uyumamıştım da... O ne yapıyordu?
Hayır, sen?
> Usagi-shi
Sana yazdığıma göre hayır ㅋㅋTamam ㅎㅎ Rookie dinliyorum
> Usagi-shi
Luki luki ma super luki lukiYeokshi na!!!
> Usagi-shi
Sana bir şey diyecektim lAFI KARIŞTIRMA
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SNOWFLAKE | KG A.F (Türkçe)
Fanfiction❝ Hana, dul, set, - Kar taneleri kadar masum, Snowflake-imnida! [ 5 / 5 ] Başlangıç: 31 Aralık 2016. İlk Türkçe apply fiction, tüm diğer apply fiction türleri ile yazarlarına ilham ve kaynak olan kitap. © newsun-ah, 2016