İŞİTME ENGELLİ DEDEKTİF

Başarının ödülü.

     Aslı,kendine geldiğinde elleri ve ayakları bağlı,başının arkasında ise müthiş bir ağrı vardı.Korkmuştu,önce bir panikledi sonra neler olduğunu anlamaya çalıştı.Küçük bir pencereden gelen güneş ışığında etrafına bakındı,depo gibi bir yerdeydi ve yerde oturuyordu.Nasıl olmuştu,kim yada kimler kendisini kaçırmıştı bu soruların cevaplarını aramaya çalışıyordu.Şimdi Aslı'yı tanıyalım,kimdi Aslı ve neden bu durumdaydı;

    Aslı,doğuştan işitme engelli olarak doğmuş her iki kulağının arkasında işitme cihazları vardı.Bas sesleri az da olsa duyuyor ama anlayamıyordu.Küçükken aldığı eğitimler ve ailesinin çabalarıyla dudaktan okumayı öğrenmişti.Ailesi ona  çok iyi bir eğitim aldırarak bilgisayar programcılığı bölümünü bitirmesini sağlamıştı..Aynı zamanda da,spor yapmayı çok seven aslı babasının da desteğini alarak karate ve at sporuyla ilgilenmiş ve bu branşlarda madalyaları olan azimli ve kararlı bir kişiliğe sahipti.Babası Turan bey ise Türkiye Cumhuriyeti devlet başkanının korumalarından biriydi ve mesleğinde gösterdiği başarılardan dolayı bir çok takdirnamesi ve üstün başarı hizmet ödülü sahibi idi.Aslı'nın anne ve babası,çocukluğundan beri dedektif olmak isteyen kızlarının,engelinden dolayı bilgisayar programcılığına yönlendirmek istemiş ancak Aslı'nın dedektif olma arzusunun bir türlü önüne geçememişlerdi.Baba Turan bey ise,kızının meraklı soruları karşısında ona mesleği ile ilgili bazı ipuçlarını gösteriyor,anlatıyor ve uygulattırıyordu.Fırsat buldukça beraber karate çalışıyor hatta  kızını atış poligonuna getirip atış talimleri yaptırıyordu.Aslı ise planlarını yapmış,önce diploma hediyesi olarak,babasının söz verdiği İtalya gezisine,arkadaşlarıyla birlikte gidecek ve dönüşte de ilk iş olarak,bir güvenlik şirketinde eğitim görerek dedektiflik sertifikasını almak istiyordu.Kep atıp diplomasını eline alan Aslı,koşarak seyircilerin arasında bulunan anne ve babasına sarılırak sevincini onlarla paylaşmış ve hep birlikte kutlama yemeğine gitmişlerdi.İşaret diliyle konuşmaya başladılar;

 Babası:Canım kızım gurur duyuyoruz seninle,inşeallah bahtın da açık olur.Annesi:"Evet kızım,çok büyük bir başarı kazandın,seni çok seviyoruz bunu unutma sakın."Aslı:"ben de sizi çok seviyorum,canlarımsınız benim.Eee gelelim hediyeme.Ne zaman gidiyorum İtalya gezisine,biliyorsunuz söz vermiştiniz,karate okulundan 4 arkadaşım ve hocamızla birlikte hem kamp yapmak hemde gezip eğlenmek istiyorum."                                                                               Babası biraz düşündükten sonra eşiyle de göz göze gelip,olur işaretini aldıktan sonra,"bak canım kızım bugün 5 temmuz,10 ağustosta başkan İtalya'da,Almanya,Fransa,İngiltere ve Amerika başkanının da katılacağı önemli bir toplantıya kartılacak ve ben de onun yanında olacağım.Siz arkadaşlarınızla birlikte  30 temmuzda gidin.Bir hafta sonra annenle beraber ben de gelirim,fırsat bulursak beraberce bir gün geçiririz anlaştık mı meleğim;Aslı,sevinçle "yaşasııın,teşekkür ederim babacığım,ben hemen arkadaşlara mesaj atayım,hazırlansınlar "

        05/08/2025 Cumartesi;

       Bekledikleri gün nihayet gelmiş,antrenör Sinan bey,Berk,Kemal,Ayşenur ve Aslı,hep beraber uçağa binmiş ve Roma'ya doğru yolculuk başlamıştı.Antrenör Sinan bey hiçbir engeli olmadığı için,tüm ilişkileri o kuruyor,bu da çocuklara ayrı bir güven veriyordu.Ayrıca hepsi karatede siyah kuşak sahibi olmuşlar ve hepsinin yapılan turnuvalarda altın madalyaları ve çeşitli ödülleri bulunmaktaydı.Kamp yapacakları yer Lazio bölgesinde bulunan Latia ili idi.Deniz kıyısında bulunan bir otelde rezervasyonlarını yaptırmışlar,burada konaklayıp,sırasıyla planladıkları,pisa kulesini görmek,Venedik te gondol gezisi yapmak ve eğlence yerlerine gidip eğlenmek istiyorlardı.İlk iki gün bu gezileri yapıp doyasıya eğlendikten sonra otellerine dönüp,otellerinin spor salonunda çalışmalarına başladılar,arta kalan zamanlarında ise denize giriyor ve kitap okuyup dinleniyorlardı.